Akçay yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
“Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli, Türkiye tarihinde Doğu Türkistan’a giden ilk devlet adamıdır. Başbakan Yardımcısı iken 25 Mayıs-8 Haziran 2002 tarihlerinde Doğu Türkistan’ı ziyaret ederek buradaki soydaşlarımızın hakkını savunmuştur.
HDP’nin vesayetine giren, terörist Demirtaş’ın serbest bırakılması için çırpınan ve Demirtaş ile kahvaltı hayalleri kuran İP başkanı Doğu Türkistan’daki Uygur Türkleri üzerinden Milliyetçi Hareket Partisi’ni ve Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’yi eleştirmeye kalkışmaktadır.
Varlığımıza kasteden PKK ve YPG’li teröristler Suriye’de Türkmen kardeşlerimizi katlederken Afrin operasyonuna karşı çıkan, Parti programında milliyetçiliğin ‘M’si, Türk Milletinin ‘T’si dahi olmayan İP Başkanı hangi yüzle milliyetçilikten ve Türk Milletinden bahsetmektedir.
Terör destekçisi HDP ile işbirliği yapan, HDP kapatılmasın diye feryat figan eden, HDP’nin Esenyurt ilçe başkanlığındaki rezaletler hakkında tek kelime etmeyen İP Başkanı istikametini Kandil’e döndürmüştür.
İP Başkanı, Bebek katili Öcalan’ın İmralı cezaevinden villaya çıkartılarak görüntülü olarak televizyon programlarına katılmasını isteyen Mehmet Salim Ensarioğlu’nu genel başkan yardımcısı yaparak kimlerin safında olduğunu göstermiştir.
İP Başkanı, HDP’lilerin mecliste “İyi Parti size söylüyorum. Şu anda koltuklarınızda HDP’nin oylarıyla oturuyorsunuz.” ve CHP’li bazı yöneticilerin "İyi Parti'nin varlığı CHP sayesindedir" sözlerine cevap veremeyerek partisini HDP ve CHP’nin şamar oğlanına çevirmiştir.
Evlatları dağa kaçırılan annelerin Diyarbakır HDP İl Başkanlığı önündeki feryadına vicdanını ve kulaklarını tıkayan İP Başkanı HDP’yi Kürtlerin siyasal temsilcisi olarak gördüğünü söyleyerek terör destekçisi HDP’yi meşrulaştırmaya çalışmıştır.
CHP ve HDP ile Türkiye’nin üniter yapısını bölmeye yönelik Anayasa toplantıları yapan İP, Anayasa’dan “Devletin resmi dili Türkçedir”, “Atatürk ve Atatürk Milliyetçiliği”, “Türk ve Türk Milleti” ibarelerini çıkarmaya çalışan Atatürk ve Türk düşmanlarıyla işbirliği halindedir.
Hiçbir parti muhalefet yapmak adına Devlet aklının yürüttüğü siyaseti popülizme kurban edip istismar etmemelidir.”