Gazi Mustafa Kemal, “Ben her şeyden önce bir Türk milliyetçisiyim. Böyle doğdum. Böyle öleceğim.” Sözleriyle, hakkındaki gereksiz tartışmaları daha hayattayken bitirmiştir. Türk birliğinin, bir gün hakikat olacağına inancını korumuş ve her fırsatta dile getirmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 80’nci yılındayız. Atatürk, Türk’ün onuru, dünyanın saygın lideri, mazlum ve mağdur milletlerin rehberidir. Bu ülkede yaşayan, Türk olmaktan gurur duyan, bu vatanın bölünmez bütünlüğünü savunan herkesin önünde saygıyla eğildiği, rahmet ve minnetle andığı bir büyük şahsiyettir. Bugün bu topraklarda, bu bayrağın altında yaşayıp da Atatürk’le sorunu olan birisi varsa, kendini gözden geçirmeli ve samimiyetini sorgulamalıdır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk; Türk milletine kendisini adamış, bu toprakların yeniden vatan olması için insan üstü bir gayret ve yüksek bir vizyon ortaya koymuş dünya lideridir. Komutanlığı, devlet adamlığı, dehası ve yetenekleriyle tebarüz etmiş ve hak ettiği saygınlığı kazanmıştır. Dünyanın neresinde mazlum bir millet varsa tamamı için ilham kaynağıdır. Atatürk iyi tanımak, doğru değerlendirmek ve yeni nesillere gerektiği gibi anlatmak ve öğretmek durumundayız.

  HER ŞEYDEN ÖNCE TÜRK MİLLİYETÇİSİYİM

Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları varlıklarını Türk milletine adadılar.  Mücadelelerini Türk milleti için ve Türk milletiyle beraber yaptılar. “Bizim yolumuzu çizen, içinde yaşadığımız yurt, bağrından çıktığımız Türk milleti ve bir de milletler tarihinin binbir facia ve ıstırap kaydeden yapraklarından çıkardığımız neticelerdir.” Sözü Mustafa Kemal Atatürk’ündür. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, tarihten çıkarılan bu neticeyi önlerine koyarak kurdular. Milli oldular, milli yaşadılar ve milliliği hayatlarının değişmezi yaptılar. İcraatları da, sözleri de, hedefleri de hep milliydi. Bugün en çok ihtiyacımız olan şey de budur. Gazi Mustafa Kemal, “Ben her şeyden önce bir Türk milliyetçisiyim. Böyle doğdum. Böyle öleceğim.” Sözleriyle, hakkındaki gereksiz tartışmaları daha hayattayken bitirmiştir. Türk birliğinin, bir gün hakikat olacağına inancını korumuş ve her fırsatta dile getirmiştir. “Ben görmesem bile, gözlerimi dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım. Türk birliğine inanıyorum, onu görüyorum. Yarının tarihi, yeni fasıllarını Türk birliğiyle açacaktır. Dünya sükununu bu fasıllar içinde bulacaktır. Türk'ün varlığı bu köhne aleme yeni ufuklar açacak, güneş ne demek, ufuk ne demek, o zaman görülecek." Sözleri, bizim Kızılelmamızdır ve tam bir Turan hedefidir.

  YOL GÖSTERDİ

Millilik, var olmanın ve geleceğe yürümenin altın anahtarıdır. Gazi Mustafa Kemal, “Milli benliğini bulamayan milletler başka milletlerin avı olacaklardır. Türkiye ne Amerikanlaşacak, ne de Batılılaşacaktır; o sadece özleşecektir. Milletimizin, güçlü, mutlu ve güvenlik içinde yaşabilmesi için, devletin tamamen milli bir siyaset izlemesi ve bu siyasetin, iç kuruluşlarımıza tamamen uygun ve dayalı olması lazımdır. Milli siyaset dediğim zaman kastettiğim mana ve anlam şudur; Milli sınırlarımız içinde, her şeyden evvel kendi kuvvetimize dayanıp varlığımızı koruyarak millet ve memleketin gerçek mutluluğuna ve bayındırlığına çalışmak.” Sözleriyle kendisinden sonra gelecek bütün devlet adamlarına, asla ayrılmamaları gereken bir yol göstermiştir.  Bu yolda yürüyerek varılacak hedef, yine Mustafa Kemal’in sözlerinde mevcuttur: “Yüksek Türk! Senin için yüksekliğin hududu yoktur. İşte parola budur.”

  NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE

Gelecek hedefine ulaşabilmemiz, geçmişimizi iyi tanıyıp örnek almamızı da zorunlu kılıyor. Mustafa Kemal’in “Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır." Sözleri, hepimiz için bir derstir.

Bugün çok talihsiz bir Türklük tartışmasına şahit oluyoruz. Türk milleti masaya yatırılıyor, Andımız bahanesiyle ölçüsü kaçan polemikler yaşanıyor. Bu haddini bilmezlere, Atatürk’ün şu sözlerini özellikle hatırlatıyorum:

-Taş kırılır, tunç erir; ama Türklük ebedidir.

-Benim hayatta yegane fahrim, servetim Türklükten başka bir şey değildir.

-Bu memleket tarihte Türktü, halde Türktür, ebediyen Türk olarak yaşayacaktır.

-Türk, öğün, çalış, güven.

-Bir Türk dünyaya bedeldir.

-Ne mutlu Türküm diyene.

  TÜRKÇE KONUŞ

Bugün çok farklı bir dünya yaşıyoruz. Her şey hızlı değişiyor. Her ne olursa olsun bölünmez bütünlüğümüz her şeyin üzerindedir. Aldanmayacağız, akıntıya kapılmayacağız ve kendi değerlerimizden vazgeçmeyeceğiz. Türkçe düşünecek, Türkçe konuşacak ve Türkçe yaşayacağız. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu nasihatini hiç unutmayacağız: “Asya için, Avrupa için bizim konumumuz aynıdır. Tam bağımsızlığımızı korumak. Herşeyi Türk cephesinden değerlendirmek. Türk milletinin kuruluşunda etkili olduğu görülen tabii gerçekler şunlardır; Siyasi varlıkta birlik. Dil birliği. Yurt birliği. Irk ve menşe birliği. Tarihi karabet. Ahlaki karabet. Türk milletinin teşekkülünde mevcut olan bu şartlar diğer milletlerde hepsi birden yok gibidir. Milletin çok bariz vasıflarından biri dildir. Türk milletindenim diyen insan, her şeyden evvel mutlaka Türkçe konuşmalıdır. Türkçe konuşmayan bir insan Türk kültürüne, topluluğuna bağlılığını iddia ederse buna inanmak doğru olmaz.”