Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye'nin dış politikası ve bölgesel güvenlik meselelerine dair önemli açıklamalarda bulundu. Suriye'den Ukrayna Savaşı'na kadar birçok uluslararası meseleyi değerlendiren Fidan, Türkiye'nin hiçbir ülke ile çatışmaya girmeyi amaçlamadığını vurguladı. Bakan Fidan, tüm ülkelerle barışçıl ilişkiler kurma arzusunda olunduğunu belirtti.

Türkiye'nin Suriye Politikası: Güvenlik Önceliği
Bakan Fidan, Suriye'deki gelişmeleri değerlendirerek, Türkiye'nin milli güvenliğini tehdit edebilecek herhangi bir iç karışıklığı veya provokasyonu engellemeye kararlı olduklarını söyledi. "Suriye'nin tekrar Türkiye için bir güvenlik tehdidine dönüşmesine izin veremeyiz. Bakmakla yetinmeyiz" diyerek, Türkiye'nin bölgesel istikrarı koruma kararlılığını dile getirdi.
İsrail'in Suriye'ye Yönelik Saldırıları: Bölgesel Güvenlik Riski
İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırılarının bölgedeki istikrarsızlık ve savaş risklerini artıracağını belirten Fidan, bu tür saldırıların uzun vadede kötü sonuçlar doğurabileceğini ifade etti. Türkiye'nin, bu tür tehditleri engellemek için proaktif diplomatik çözüm yolları geliştireceğini söyledi.
ABD-İsrail Görüşmesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Övgü
Fidan, ABD Başkanı Donald Trump’ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile gerçekleştirdiği görüşmede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a övgü dolu sözler söylediğini aktardı. Trump’ın Erdoğan’a duyduğu saygıyı belirttiğini ifade eden Bakan Fidan, Erdoğan ile Trump arasında en kısa sürede bir görüşme planlamalarının yapıldığını belirtti.
CAATSA Yaptırımları: Türkiye’nin Hakları Korunacak
ABD'nin CAATSA yaptırımlarıyla ilgili de açıklamalarda bulunan Bakan Fidan, önceliklerinin Türkiye'nin haklarını korumak ve teslim edilmesi beklenen 6 adet F-35 uçağını almak olduğunu vurguladı. Bakan Fidan, CAATSA yaptırımlarının kaldırılması için Türkiye'nin diplomatik çabalarını sürdüreceğini, bu tür yaptırımların iki müttefik ülke arasında olmaması gerektiğini ifade etti.
Türkiye-ABD İlişkileri ve Diplomatik Gelişmeler
Fidan, Türkiye-ABD ilişkilerinin daha da güçlendirilmesi gerektiğini, iki ülke arasındaki işbirliğinin sadece savunma ve güvenlik alanlarıyla sınırlı olmadığını da belirtti. Hem bölgesel hem de küresel güvenlik meselelerinde daha güçlü bir ortaklık hedeflediklerini söyledi.