Çin Savunma Bakanı Wei Fenghe ile ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, "Shangri-La Diyaloğu" adlı güvenlik zirvesi için bulundukları Singapur'da bir görüşme yaptı.
Çin Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Wei, Austin'e, Tayvan'ın bağımsızlık ilanı halinde Çin'in "savaş başlatmakta tereddüt etmeyeceğini" söyledi. Çin Savunma Bakanlığı Sözcüsü Wu Qian, Wei'nin, "Eğer birileri Tayvan'ı Çin'den ayırmaya cüret ederse, Çin ordusu bedeli ne olursa olsun kesinlikle savaş başlatmakta tereddüt etmeyecektir" uyarısı yaptığını belirtti.
"ANAVATANI SAVUNACAĞIZ"
Çin anakaradan ayrı bir ada olan ve fiilen kendi yönetimine sahip olan Tayvan'ı kendi toprağı olarak görüyor ve gerekli gördüğünde güç kullanarak adayı günün birinde işgal edebileceğini sürekli ifade ediyor.
Çin Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Savunma Bakanı Wei ayrıca herhangi bir "Tayvan bağımsızlığı komplosunu un ufak edeceklerini ve anavatanın birliğini kararlılıkla savunacaklarını" söyledi.
ABD: STATÜKONUN TEK TARAFLI DEĞİŞTİRİLMESİNE KARŞIYIZ
ABD Savunma Bakanlığı'ndan görüşmeye ilişkin yapılan açıklamada da Austin "Tayvan Boğazı'nda barış ve istikrarın önemini, statükonun tek taraflı olarak değiştirilmesine karşı olduklarını bir kez daha teyit ederek Çin'i Tayvan'a yönelik istikrarsızlaştırıcı eylemlere devam etmekten kaçınmaya çağırdı" denildi.
ÇİN-TAYVAN MESELESİ
Çin'de İkinci Dünya Savaşı'nın ardından çıkan iç savaşta Mao Zedong liderliğindeki Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 1949'da iktidarı ele geçirmesi ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ilan etmesi üzerine, Çan Kayşek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Kuomintag) üyeleri Tayvan'a yerleşip, 1912'de kurulan "Çin Cumhuriyeti" iktidarının Ada'da devam ettiğini ileri sürerek bağımsızlık ilan etmişti.
Bu girişim, Çin tarafından kabul edilmese de Tayvan temsilcileri, 1971'e kadar Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda Çin'i temsil etmişti. 1950'ler ve 1960'larda çok sayıda ülkenin diplomatik ilişki tercihini Çin Cumhuriyeti'nden Çin Halk Cumhuriyeti'ne çevirmesinin ardından 1971'de BM Genel Kurulunda yapılan oylamada, Pekin hükümetinin Çin'in tek meşru temsilcisi kabul edilmesiyle Tayvan'ın uluslararası örgütlerdeki konumu belirsiz hale gelmişti.
Pekin yönetimi, "Tek Çin" ilkesini benimseyerek Tayvan'ın kendi topraklarının parçası olduğunu savunuyor. Çin, boğaz ve çevresindeki askeri varlığının yanı sıra Tayvan'ın dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, BM'de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor.