Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan paketin hazırlık sürecine ilişkin bilgiler veren Elvan, bu süreçte bakanlıkların yanı sıra vatandaşların taleplerini, sivil toplum kuruluşlarının görüşlerini bir bütün halinde değerlendirdiklerini söyledi.
Elvan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir araya gelerek paketin içerisindeki her bir maddenin üzerinden geçtiklerine değinerek, "Burada yer alan her bir maddenin altında yüzlerce, onlarca sayfalık çalışma var. Diğer taraftan bununla ilgili bir kanun ya da yönetmelik gerekiyorsa bunlara yönelik hazırlıklarımızı hemen hemen tamamladık." ifadelerini kullandı.
Pakete neden ihtiyaç duyulduğuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Elvan, dünyanın çok hızlı bir değişim ve dönüşüm sürecinde olduğunu söyledi.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınını getirdiği ciddi sorunlar bulunduğuna işaret eden Elvan, "İnsanların yaşam, davranış, alışveriş şekillerinde, ticari hayatta, hangi alana bakarsanız bakın Kovid-19 sonrası süreç, yeni bir değişim ve dönüşümün işaretlerini ortaya koyuyor. Bu sürece bizim mutlaka hazırlıklı olmamız gerekiyor. Bu açıdan bizim ekonomi reform programımız son derece önemli." dedi.
"Pandemi sonrası döneme hazır olmak adına yol haritası"
Kovid-19 sürecinde tedarik zincirinde kopukluklar yaşandığını anımsatan Elvan, özellikle Avrupa ülkelerinde otomobil sanayi ve diğer sektörlerde Çin'den tedarik edilen ham maddenin veya değişik araç ve gereçlerin zamanında gelemediğini, konteyner sorunları yaşandığını anlattı.
Elvan, artık yeni bir dünya düzenine girildiğini aktararak, şöyle devam etti:
"Burada Avrupa'nın, Uzak Doğu'nun bakış açısı farklı olacak. Avrupa artık 'biz bundan sonraki süreçte tedarik zincirimizdeki bu kopukluğa müsaade etmemeliyiz, kendi ülkelerimizde veya bu ülkemizin hinterlandındaki ülkelerde üretim üsleri oluşturmalıyız' diyor. Bu açıdan baktığımızda Türkiye'nin son derece stratejik ve önemli bir konumu var. Türkiye güçlü bir ülke. İnsan kaynakları açısından oldukça güçlü bir altyapıya sahip. Dolayısıyla biz bu ekonomik reform programıyla bu fırsatı değerlendirmek istedik. Özellikle Türkiye olarak pandemi sonrası döneme hazır olmak adına yol haritamızı ortaya koyalım dedik."
"Büyükelçilerle bir araya geleceğiz"
Ekonomi Reform Paketinin yabancılara anlatılması için yapılan çalışmalara ilişkin de bilgi veren Elvan, çok değişik ülkelerden, büyükelçiliklerinden paketle ilgili bilgi istenildiğini söyledi. Elvan, "Önümüzdeki günlerde Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere G20 ülkelerinin büyükelçileriyle bir araya geleceğiz. Ekonomi Reformlarının detaylarını paylaşacağız." dedi.
Yabancı yatırımcılarla da bir araya geleceklerini vurgulayan Elvan, onlara da programı kapsamı bir şekilde anlatacaklarının altını çizdi.
"Ertelenmiş bir taleple karşı karşıyayız"
Elvan, 2020'de özellikle Kovid-19 süreciyle dünyada doğrudan yatırımların ciddi bir şekilde daraldığına dikkati çekerek, "Yüzde 40'ın üzerinde bir daralma söz konusu. Şu anda biz ertelenmiş bir taleple karşı karşıyayız. Bu iyi bir şey. Türkiye'nin önünde de çok önemli bir fırsat penceresi var. İşte hazırladığımız bu paketle fırsatları yakalamak istiyoruz." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da kasım ayında ifade ettiği 3 önemli sacayağının "makroekonomik, finansal ve fiyat istikrarının sağlanması" olduğunu anımsatan Elvan, şunları kaydetti:
"Bunların en öncelikli alanlarımız. Bu çerçevede de çalışmaları sürdürdük. Reformlara baktığımızda da özellikle makroekonomik istikrarın temini alanında atacağımız adımlar bizim öngörülebilirliğimizi daha da artıracak. Türkiye, doğrudan yatırımlar için, portföy yatırımları için daha da cazip bir ülke haline gelecek. Bunu da özellikle ifade etmek istiyorum."
"Yatırımcıların önünü açabilecek bir mekanizma oluşturmayı düşünüyoruz"
Elvan, makroekonomik istikrara yönelik tedbirlerin dışında yapısal reformlar ayağında da çok önemli bir çerçeve oluşturduklarına dikkati çekerek, "Yatırım Uyuşmazlığı Kurumunun kurulması söz konusu. Özellikle yatırımcılarımızın kamu kurumalarıyla sık sık problemlerle karşı karşıya kaldığını görüyoruz. Bu problemlerin mahkeme kanallarına gitmeden, çok kolay bir şekilde çözülmesini, yatırımcıların önünü açabilecek, öngörülebilirliğini artıracak bir mekanizma oluşturmayı düşünüyoruz." diye konuştu.
Yenilikçi ve katma değerli yatırımlara verilecek münhasıran destekler de olacağını aktaran Elvan, şöyle devam etti:
"Nakit yatırım teşviklerini devreye sokacağız. Çünkü Doğu Avrupa ülkelerine baktığımızda birçoğunda nakit yatırım teşviklerinin verildiğini görüyoruz. Ülkemizin daha cazip olabilmesi açısından bunu önemsiyoruz. İnsan kaynakları açısından Doğu Avrupa ülkeleriyle kıyasladığımızda Türkiye'nin çok daha güçlü bir insan altyapısı olduğunu görüyoruz. İnsan kaynakları açısından teknik yönü itibarıyla çok daha güçlü olduğunu görüyoruz. Bizim avantajlarımız diğer ülkelere göre çok daha fazla. Bunu bir fırsata dönüştürmeyi düşünüyoruz."
"Mali disiplinden bugüne kadar asla taviz vermedik"
Bakan Elvan, "Kamu maliyesinde bütçe disiplininin son derece önemli olduğunu düşünüyoruz. Mali disiplinden bugüne kadar asla taviz vermedik." ifadesini kullandı.
Takvimi hazırladıklarını belirten Elvan, kapsamlı olarak en geç önümüzdeki hafta salı günü eylem programını ve takvimi paylaşacaklarını söyledi.
Bakan Elvan, Ekonomi Reform Paketi ile ilgili, "Her 3 ayda bir reform takip toplantılarıyla programın başarısını değerlendirip, kamuoyunun takdirine sunacağız." dedi.
Basit usule tabi esnafa gelir vergisi muafiyeti
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde esnafa sağlanan desteklerin salgının gelişimine bağlı olarak tekrar değerlendirilmesinin mümkün olacağını belirten Elvan, "Bütçe disiplini bizim açımızdan önemli ama salgınla ilgili harcamalarımız dışındaki alanlarda gerekli disiplini sağlıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı'mız da 2021 yılı için yüzde 4,3 olan bütçe açığı hedefimizi yüzde 3,5'e çekeceğimizi ifade etti. Tüm çalışmalarımız bu yönde. Gelir ve harcama yönüyle en ince hesaplamaları yapıyoruz. Odaklandığımız alan bütçe disiplini ama esnafımızı da yalnız bırakmadık, bundan sonraki süreçte de yalnız bırakmayacağız." dedi.
Esnafa getirilecek istisna uygulamasının, basit usulde vergilendirilen 850 bin esnafı ilgilendirdiği bilgisini veren Elvan, "Gelir vergisinden muaf tutuyoruz, beyan yükümlülüklerini kaldırıyoruz. İstisna uygulamamız 2021 yılı kazançlarıyla başlayacak ve kalıcı olarak uygulanacak, bunu özellikle vurgulamak istiyorum." diye konuştu.
Elvan, bu adımın, salgın süreciyle kısıtlı geçici bir uygulama olmayacağını vurguladı.
"Meclisin bütçe hakkını güçlendireceğiz"
Döner sermaye ve özel hesap uygulamalarına ilişkin adımlara da açıklık getiren Elvan, döner sermayeler ve özel hesap uygulamalarının Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu ile Kamu İhale Kanunu'na tabi olmadığını, Sayıştay denetimi kapsamında bulunduğunu ifade etti.
Elvan, özel hesap uygulamasının, bütçe kapsamında bulunup bütçeden ayrılan bazı ödeneklerin özel bir hesapta toplanması olduğuna işaret ederek, şu bilgileri verdi:
"Bu özel hesapta toplanan paranın da orada belirlenen amaç doğrultusunda harcanması söz konusu. Şu anda 46 adet özel hesabımız var. Zorunlu olarak devam ettirmemiz gereken özel hesap uygulamalarını devam ettireceğiz ama önemli bir kısmını merkezi yönetim bütçesi kapsamına alacağız. Yani ne demek, Meclisin bütçe hakkını daha da güçlendireceğiz. Döner sermayeler de kamuoyunda pek konuşulmuyor. Ülkede ilgili kurumlar ve bakanlıkların 2 bin 300 civarında döner sermaye işletmesi var. Bunların bütçesi de 100 milyar liranın üzerinde. Merkezi yönetim kapsamında değiller. Aşamalı olarak döner sermaye işletmelerini de merkezi yönetim bütçesi kapsamına almak istiyoruz. Meclisin bütçe hakkını daha da güçlendiren yapıya kavuşturmuş olacağız."
"Kurumların daha hızlı karar vermesi ve etkin çalışması sağlanacak"
Temsil, ağırlama ve taşıt gibi alanlar dışındaki konularda da tasarrufun son derece önem taşıdığına dikkati çeken Elvan, bakanlıklar ve kamu kurumlarının etkinlik ve verimliliklerini daha da artırıcı çalışma yaptıklarını, bunu da sürekli yineleyip kurumların daha hızlı karar vermesini ve etkin çalışmasını sağlayacak çalışmalar yürüteceklerini anlattı.
Elvan, taşıt alanındaki tasarruf çalışmaları kapsamında Kamu Filo Yönetim Sistemi'ni geliştirdiklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Kamu taşıtlarının tedariki, kullanımı ve tasfiyesinde etkinlik ve verimliliği artırıcı birtakım tedbirler alıyoruz ve alacağız. Bu sistemle neyi yapmak istiyoruz? Örneğin, taşıt bazlı envanter ve maliyet bilgisi düzenli kayıt altına alınacak. Taşıt edinimi ihtiyaç analizlerine dayandırılacak. Edinilecek taşıtlarda hizmet türleri itibarıyla standardizasyon sağlanacak. Satın alma ve kiralama ihtiyaçları toplulaştırılarak tedarik edilecek, Ortak Taşıt Fonu Sistemi geliştirilecek. Bunların hepsini çalışıyoruz, taslak yönetmelik ve genelgelerimiz aşağı yukarı hazır. İnşallah önümüzdeki günlerde Sayın Cumhurbaşkanı'mızın onayıyla kamuoyuna paylaşma imkanına kavuşacağız."
"Yerel yönetimlerin faiz giderlerinde artış var"
Bakan Elvan, mahalli idarelerin borç yüklerinin artmasını önleyici tedbirlere ilişkin de bilgi verirken, yerel yönetimlerde mali disiplinin son derece önemli olduğunu söyledi. Belediyelerin meclis kararıyla borçlanma yetkisine sahip olduğunu ve önemli kısmının çok yüksek oranda borçlandıklarını dile getiren Elvan, faiz giderlerinde de ciddi miktarda artış olduğunu, bunun bütçe yapılarını bozduğunu, bu nedenle yatırım ve transfer harcamalarında kısıntıya gitmek zorunda kaldıklarını bildirdi.
Bu konuda muhalefetin, "Bizim belediyelerimizin çalışmalarını engelleyici düzenleme mi yapmak istiyorlar?" şeklinde yorumları olduğuna işaret eden Elvan, şu değerlendirmede bulundu:
"Türkiye'de 1389 belediyemiz var. 797'si AK Parti'ye, 247'si CHP'ye ait. AK Parti'nin üçte biri. MHP'nin 233, HDP'nin 7, İYİ Parti'nin 19, kayyumda 49 ve diğer partileri saymıyorum. Dolayısıyla burada böyle bir yaklaşımımız olsa belediyelerin önemli kısmı Adalet ve Kalkınma Partisinde, dolayısıyla biz böyle bir tedbiri getirmezdik. Buradaki temel yaklaşımımız şu: Tüm belediyelerimizin mali disipline riayet etmelerinin ve yatırımlarını daha rahat yapabilmelerinin önünün açılmasıdır. Yasa diyor ki, 'Belediyelerin borç stokları, büyükşehir belediyeleri için bir önceki yıl gelirleri toplamının 1,5 katı, diğer belediyeler için de 1 katı olmak zorunda.' Gerçek nedir? Büyükşehir belediyelerinin bu 1,5 katın oldukça üzerinde, diğer il ve ilçe belediyelerinin de 1 katının üzerinde borçlanma yaptıklarını görüyoruz. Bu yüksek oranda borçlanma, belediyelerin vatandaşa hizmetini, özellikle yatırım yapılmasını önemli ölçüde kısıtlayabiliyor. Bu açıdan harcama disiplini oluşturulması gerekiyor. Kanunlara uyulmadığını görüyoruz, bununla ilgili yaptırım da söz konusu değil. Özellikle yerel yönetimlerin harcamalarına yönelik bir düzenlemenin yürürlüğe girmesini arzu ediyoruz."
Elvan, belediyelerin şirket kurmak istediğinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı üzerinden Cumhurbaşkanlığından izin aldığını anımsatarak, "Son aylarda, son 1 yılda ise şöyle bir gelişme görüyoruz, herhangi bir vatandaş şirket kuruyor, bu şirketi belediyeye hibe olarak veriyor ve Cumhurbaşkanlığından izin almadan bunun üzerinden belediyeler iş yapıyor. Bu da tamamıyla kanunu dolanmak anlamına geliyor. Bunlara çekidüzen vermek istiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Kamu Filo Yönetim Sistemi'ni geliştirdik"
Kamu Filo Yönetim Sistemi'ni geliştirdiklerini belirten Elvan, kamu taşıtlarının tedariki, kullanımı, tasfiyesinde etkinlik ve verimliliği artıracaklarını söyledi.
"Kamuda taşıt bazlı envanter ve maliyet bilgisi düzenli kayıt altına alınacak, taşıt edinimi ihtiyaç analizlerine dayandırılacak." diyen Bakan Elvan, "Taşıtlarda hizmetlere göre standardizasyon sağlanacak, satın alma ve kiralama toplu tedarik edilecek, ortak taşıt alma sistemi geliştirilecek." ifadesini kullandı.
"Kamu ihalelerinde sertifikasyon sistemi getiriyoruz"
Bakan Elvan, kamu ihaleleri ile ilgili, "Sertifikasyon sistemi getiriyoruz. Firmaların liyakat ve yetkinliklerini belirleyen kriterler kamuoyuyla paylaşılacak." diyerek, "Yerel yönetimlerin harcamalarına yönelik de bir düzenlemenin yürürlüğe girmesini arzu ediyoruz." şeklinde konuştu.
Hem ulusal hem uluslararası yatırımcılar açısından şeffaflık ve öngörülebilirliğin önemli olduğunu belirten Elvan, "Bu konuda hassasiyetimizi sonuna kadar sürdüreceğiz." dedi.
"Fiyat İstikrarı Komitesi ile enflasyonla mücadelede tüm tarafları aynı masada topluyoruz"
"Fiyat İstikrarı Komitesi ile enflasyonla mücadelede tüm tarafları aynı masada topluyoruz." ifadesini kullanan Elvan, "Enflasyonla mücadelede para politikaları, mali ve yapısal politikaların bir arada olduğu bütüncül bir bakış açısına gerek duyuluyor." şeklinde konuştu.
Bakan Elvan, Fiyat İstikrarı Komitesinin ana amacının, enflasyon üzerinde risk oluşturan arz şoklarına karşı çözüm önerilerinin geliştirilmesi olduğunu söyledi.
Elvan, "Şu anda takipteki alacakların miktarı 151,6 milyar lira, yakın izlemedeki krediler 387,5 milyar lira. Bu son derece yönetilebilir durumda." dedi.
"Finansal İstikrar Komitesi, Merkez Bankasının elini güçlendirecek, para politikalarını tamamlayıcı bir rol üstlenecek. Arz sıkıntısı kaynaklı fiyat artışı varsa arza yönelik tedbirlere burada karar verilecek." ifadesini kullanan Bakan Elvan, "Kredi Yaşam Döngüsü Projesi ile bankalarda tahsili gecikmiş alacaklara ilişkin çözümleme birimleri oluşturulmasını arzu ediyoruz." şeklinde konuştu.
"Dijital para konusunda Merkez Bankamız çalışıyor"
Bakan Elvan, "Dijital para konusunda Merkez Bankamız çalışıyor. Teknolojik altyapı için Ar-Ge projesi yürütülüyor, yasal altyapı için hazırlığımızı yaptık." diyerek, "Dijital para ile kriptoyu karıştırmamak lazım. TL karşılığı dijital paradan bahsediyoruz. Kripto paralarla ilgili çok ciddi kaygılarımız var." şeklinde konuştu.
Elvan, "Türkiye, savunmadaki gibi sağlık ile yazılım-donanımda dünyada başat rolü oynayacak bir konuma gelecek, gerekli kaynakları da ayıracağız." ifadesini kullandı.
"Hiçbir şekilde TÜİK'e müdahale etmemiz söz konusu değildir"
"Hiçbir şekilde TÜİK'e müdahale etmemiz söz konusu değildir" diyen Elvan, "TÜİK'i ilişkili kuruma dönüştüreceğiz, en kısa sürede de bunu gerçekleştireceğiz." şeklinde konuştu.