Cenber, "Sağ olanları kurtarmak çok önemli. Allah başka can kaybı vermesin. Camiyi 30 yıl önce yaptırdık. Vatandaşların el emeği ile yapıldı. Gördüğünüz gibi sözün bittiği yerdeyiz. Allah kimseye böyle bir acı vermesin. Bildiğim kadarıyla imam vefat etmiş" dedi.
Cenber, ekiplerin gece gündüz çalıştığını, askerlerin yağma olaylarına karşın halkı koruma amacıyla gece gezdiklerini söyledi.
Mahalleliler arasında, 'enkaza girmeyin' uyarıları ve tartışmaları da yaşanıyor. Balyoz ve iş aletleri ile korumasız bir şekilde enkaz altında yakınlarını aramak isteyenleri, diğer vatandaşlar 'Enkaz altında kalırsınız, can güvenliğiniz yok uzman ekip gelsin' diye uyarıyor.
ÇADIR VE BATTANİYE TALEBİ
Antakya'da züccaciyelik yapan ve Narlıca'da yaşayan İsmail Batın, bölgede en büyük sorunun ısınma ve barınmaya yönelik olduğunu söyledi. Hasarlı binalar yüzünden dışarıda gecelediklerini belirten Batın, "En çok barınabilmek için çadır ve battaniyeye ihtiyacımız var. Geceler çok soğuk geçiyor.
Gıdayı temin ediyoruz, Allah razı olsun milletimiz sahip çıktı bize. Gönderdiği gıda maddeleriyle gayet iyiyiz. En büyük ihtiyacımız battaniye ve çadır. 3 kişinin kalacağı yerde 25 kişi kalıyoruz" dedi.
Olağanüstü Hal ilan edilmesinin ardından bölgeye çok sayıda askeri araç ve asker sevk edilmesi, yağma olaylarına karşın tedbirlerin artırılması dikkati çekti.
Kaynak: DHA