Bilmek ve asla unutmamak gerekir ki; Çanakkale Savaşları'nda Seyit Onbaşı ve nice kahraman millet evlatları görevlerini yerine getirerek, bu vatanı, bu bayrağı bize emanet etmişlerdir.
Vatanını ve milletini korumak uğruna, Çanakkale'de bir insanın kaldırabileceğinden çok fazla bir yükü omzuna alan bu kahramanlar, Çanakkale ruhunun temsilcileridir.
22 Şubat 1915 tarihinde törenle sancağı verildikten sonra bir daha geri dönmemek, imanla yoğrulmuş ruhunu, memleketin yapı taşı yapmak üzere Çanakkale'ye doğru yola çıkan, 57. Alay tüm Türkiye’dir.
57. Alay bir memleketin kurtuluş azmi, varoluş mücadelesidir. 57. Alay, bir milletin bir olup sancağa dönüşmesi demektir. Çanakkale'de çarpışan 450 bin askerin ve 253 bin şehidin her birinde, 57. Alay'ın ruhu ve inancı vardır. Bizi zafere götüren ruh, o asil ruhtur.
Bu cansiperane mücadelelere ismini yazdıran tunç yürekli, demir bilekli yiğitler, Yüce Türk Milleti'nin şerefini ayaklar altına aldırmamak; gökleri bayraksız, minareleri ezansız bırakmamak için zerrece tereddüt göstermeden bedenlerini sağanak sağanak yağan ölüme karşı siper etmişlerdir.
Yüz binlerce kahramanımızın, “Bir gül bahçesine girercesine” toprağa düştüğü, dünyaya kendilerini hayran bırakan mücadeleleriyle “Çanakkale Geçilmez” sözünü, daha doğrusu bu sözün arkasındaki inancı, imanı ve kararlılığı şanlı tarihimize kanlarıyla kazımışlardır.
Unutulmamalıdır ki, Çanakkale ruhu gönüllerde yaşadıkça ve bunu sahiplenen vatansever şahsiyetler oldukça, geçmişte ve günümüzde başarılmaya çalışılan bölücülük faaliyetleri kendine asla yaşam alanı bulamayacaktır. Bu vatanı korumanın bedelini kanıyla ve canıyla ödeyen bu millet, bundan sonra da terör faaliyetleri ile sahnelenmek istenen kirli oyunları bozarak tüm saldırıları geri püskürtecektir.
Bu duygu ve düşüncelerle; 'Ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zamanda yerimizi başka kuvvetler alabilir.' sözleriyle Çanakkale Savaşı'nın kaderini değiştiren Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere vatan topraklarını korumak ve savunmak için canlarını ortaya koyan şehitlerimizi rahmet ve minnetle, gazilerimizi de saygı ve şükranla anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum” dedi.
