İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, 15 Temmuz 2016'da darbe girişiminin, TSK içerisine sızdırdığı ve birebir veya küçük gruplar halinde örgütsel taraftan "öğretmen" denilen sivil unsura bağlılık şeklinde, birbirini tanımayan hücreler şeklinde örgütlediği üyelerine terör örgütü lideri Fetullah Gülen ve örgütün sözde TSK sorumlusu "Namık" kod adlı Adil Öksüz tarafından bir kısım hücrelere emirler verilmesi ve örgüt üyesi askerlerin fiilen katılmasıyla gerçekleştirildiği belirtildi.
FETÖ'nün TSK içerisine sızmış ve halen ortaya çıkarılamayan üyelerin sayıca darbe girişimine katılanlara göre daha fazla olduğu, bu açıdan terör örgütünün devletin anayasal düzeni ve bekası açısından halen en büyük tehlike arz eden terör örgütü olduğunun altı çizilen açıklamada, şu bilgiler yer aldı:
"Asker şahıs örgüt üyelerinin ortaya çıkarılmasına yönelik Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından 29 Kasım 2017'den bugüne kadar devam eden soruşturmalar çerçevesinde örgüt içi iletişim yöntemlerinden biri olarak örgüt mensubu askerlerden sorumlu sivillerin askerlerle örgütsel irtibat amacıyla kullandığı büfe, market, fatura ödeme merkezi gibi yerlerde bulunan kontörlü hatlar ile kamuya açık yerlerde yer alan ankesörlü hatlardan örgütsel tarza uygun irtibat sağlanan ve darbe girişimi veya münhasıran terör örgütü üyeliği sebebiyle haklarında işlem tesis edilmeyen 2 bin 287 asker şahıs şüpheli hakkında yakalama ve gözaltı kararı verilmiş, bu şüphelilerden bin 980'i yakalanmış, yakalanan şüphelilerden 515'i etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma istemiş, açıklamalarda bulunarak örgütsel faaliyet ve üyeleri hakkında faydalı bilgiler verdiklerinden bahisle serbest kalmış (sabit hat örgütsel bağını kabul eden ancak faydasız ve eksik bilgiler veren şüpheliler bu sayıya dahil olmayıp bu tür şüpheliler tutuklama istemiyle sevk edilmiştir), 222'si tutuklama istemiyle sevk edildikleri sulh ceza hakimlikleri önünde etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma istemiş, açıklamalarda bulunmaları/delil durumu sebebiyle adli kontrol şartıyla serbest bırakılmış, bin 233'ü ise tutuklanmıştır."
Açıklamada, aynı şekilde örgütsel iletişim modeline uygun şekilde Emniyet Genel Müdürlüğü TEM Dairesi Başkanlığı ve İstanbul Emniyet TEM Şube Müdürlüğü arasındaki koordineli çalışma sonucunda belirlenen, üye olunan kuvvete göre tasnif edildiğinde; 37'si Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, 33'ü Hava Kuvvetleri Komutanlığı, 100'ü Kara Kuvvetleri Komutanlığı, 6'sı Sahil Güvenlik Komutanlığı'na mensup 1 albay, 2 yarbay, 5 binbaşı, 7 yüzbaşı, 100 üsteğmen, 18 teğmen ve 43 astsubay olmak üzere tamamı muvazzaf 176 askeri personel şüpheli hakkında eş zamanlı olarak uygulanmak üzere yakalama ve gözaltı kararı verildiği ifade edildi.
Şüphelilerin yakalanmaları ve gözaltına alınmaları işlemlerinin İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele, Organize Suçlarla Mücadele ve Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü görevlileri tarafından sürdüğü ifade edildi.