Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında Misak-ı Milli’nin 105’inci yıl dönümü hakkında önemli mesajlar verdi…
Bahçeli mesajında "Milliyetimize toz konduracak bir müptezel olsa bile omurgası kırılacaktır. Türk ve Kürt kardeşliğine Misak-ı Milli’nin namusu teslim edilmiştir. Bugün değilse yarın, yarın değilse gelecekte, velhasıl Türk ve Türkiye Yüzyılının kutlu bir döneminde ruhumuzu daraltan, adımlarımızı kısaltan, nefesimizi yarım bırakan bugünkü sınırlarımızın kaynama ve buluşma noktası esneye esneye Misak-ı Milli’nin son hudut çizgisiyle and olsun kucaklaşacaktır.
MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin açıklamaları şu şekilde:
Bildiğiniz gibi bugün Misak-ı Milli’nin 105’inci yıl dönümüdür. Misak-ı Milli Mülkü Millettir. Millet ise sonuna kadar, sonsuza kadar Türk’tür. Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nin hürmet ve rahmetle andığımız mebusları Türk milletinin meşru ve son direniş hattının hukuki belgesi olan Misak-ı Milli’yi kabul ederek bizlere hem miras hem de emanet olarak tevdi etmişlerdir. Allah hepsinden razı olsun diyorum. Onların kaldırdığı sancak yere inmeyecektir.
Misak-ı Milli silinmeyecek ufuk çizgimiz, sönmeyecek meşalemizdir
Asırlara sari savunmamızın ve var oluş mücadelemizi kilit taşıdır. Tasvir-i Efkâr Gazetesi başyazarı Velid Ebuzziya 13 Ekim 1919 tarihinde Mustafa Kemal ile telgraf üzerinden bir mülâkat yapmıştı. Bu mülâkatında çeşitli sorular sormuştu. Bunlardan birisi de müstakbel hudutlarımız sizce ne olabilir? şeklinde idi.
Bu soruyu Mustafa Kemal Paşa, “…bizce 30 Ekim 1918 tarihinde Mondros Mütarekesi akdedildiği günde fiilen sahip kaldığımız huduttur” diyerek kararlı bir şekilde cevaplamıştı.
Yalnızca askeri değil; sosyolojik, tarihi ve kültürel müktesebatla, şehitlerimizin kanıyla, ecdadımızın onuruyla ihata edilen Misak-ı Milli sınırlarımızın her karışında, önemle altını çizerim ki, bugünlerde hain ve düşmanca planların her gün bir yenisi tedavüle sokulmaktadır. Emperyalizmin taşeronu olan bölücü terör örgütünün tehdit olmaktan çıkarılması Misak-ı Milli’nin Türk milletine yüklediği sorumluluktur.
Türk ve Kürt kardeşliğine Misak-ı Milli’nin namusu teslim edilmiştir
Misak’tan geri dönüş yoktur. Milletten taviz yoktur. Milliyetimize toz konduracak bir müptezel olsa bile omurgası kırılacaktır. Türk ve Kürt kardeşliğine Misak-ı Milli’nin namusu teslim edilmiştir. Bugün değilse yarın, yarın değilse gelecekte, velhasıl Türk ve Türkiye Yüzyılının kutlu bir döneminde ruhumuzu daraltan, adımlarımızı kısaltan, nefesimizi yarım bırakan bugünkü sınırlarımızın kaynama ve buluşma noktası esneye esneye Misak-ı Milli’nin son hudut çizgisiyle and olsun kucaklaşacaktır. Vuslatımız yakındır. Devir Türk Devri’dir. Yüzyıl barış ve birlik içinde yaşanacak Türkiye Yüzyılıdır.