Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Merkez Disiplin Kurulu Başkanı ve Kırıkkale Milletvekili Av. Halil Öztürk, TBMM Genel Kurulu’nda, Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi hakkında MHP Grubu adınakonuşma yaptı.
Kanun Teklifine Karşı Çıkanlar Sahte Hesap Savunucuları
MHP’li Öztürk Genel Kurul’daki konuşmasında; kanun teklifine karşı çıkanların sosyal medyada sahte hesap savunucularının olduğunu dile getirerek konuşmasını şöyle sürdürdü: “MHP’nin ısrarla takip ettiği ve tepki gösterdiği hassas konuların başında; sosyal medyada kişisel itibar suikastı, devletin güç ve değer kaybı, toplumun panik havasına sürüklenmesi, yalan haberlerin serbestçe dolaşıma sokulması, anonim (sahte) hesaplar arkasına saklanıp, düşmanlığın, şeytanlığın, terörist eylemlerin rahatça sürdürülmesidir. Bu nedenle kanun teklifini çok önemli buluyor ve ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.” dedi.
MHP’in Çözüm Önerilerini Dile Getirdi
Milletvekili Öztürk TBMM’deki konuşmasında MHP’nin dezenformasyon konusunda yapılmasının yerinde olacağı bazı görüşlerini de dile getirerek, şöyle dedi: “Elbette yalan haberle, dezenformasyonla mücadele, sadece kamunun alacağı tedbirlerle başarıya ulaşılacak bir konu değildir. Bu anlamda, sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin ve ilgili meslek odalarının da sürece katkı sunmaları önem arz etmektedir. Diğer taraftan büyük sosyal medya platformları; bir içeriği neye göre kaldırıp kaldırmadığına ilişkin politikalarını şeffaflıkla paylaşmalı ve bunun ne derece uygulandığının denetlenebilmesi için kendi içlerinde hesap verebilirlik mekanizmaları kurmaları gerekmektedir.” şeklinde konuştu.
Kanun Teklifimiz Dikkate Alınmalı
Öztürk konuşmasında, “Etkili olması ve platformların hesap verebilirliğini artırmak için şikâyet mekanizmalarının ve işleyişinin bağımsız bir şekilde gözden geçirilmesini, yasal mevzuatla düzenlemek de, daha bağlayıcı olabilecektir. Bu alanda; ilk imza sahibi olduğumuz ‘her ilde sosyal medya şikâyet komisyonları’ kurulması yönündeki kanun teklifimizin yasalaşması mevcut sorunların çözümüne katkı sunabilecektir.” dedi.
MHP Olarak Vatanımıza Her Alanda Sahip Çıkıyoruz
MHP’li Öztürk TBMM’deki dikkat çeken konuşmasında, üzerinde yaşanan Anadolu coğrafyasının, tarih boyunca sükûnet bulamadığının belirterek, şöyle devam etti: “Emperyalizmin gözü hep bu coğrafyada olmuş, sınırlarımızın çevresindeki enerji kaynakları, ticaret yolları hep ilgi alanlarında olmuştur. Bu nedenledir ki bölgesinde güçlü bir Türkiye; emperyalist güçlerin işine gelmeyecek, her alanda dışa bağımlı, kontrol edilebilir bir Türkiye işlerine gelecektir. Bu doğrultuda her yolu denedikleri, her fırsatı kullandıklarını yakın tarihimizde yaşadık ve gördük. Gezi Parkı ile başlayan kaos oluşturma süreci, 15 Temmuz FETÖ’cü hainlerin darbe girişimi denemesi, sözde müttefikimiz olan ülke başkanının ülkemizdeki seçimlerle ilgili beyanları, fonlanan medya vb gelişmeler hafızamızda tazeliğini koruyan ilk örneklerdir. Bugün de özellikle sosyal medya üzerinden söz konusu amaca yönelik çalışmaların, algı yöneticiliğinin yapıldığı açık ve nettir. Fakat, ne yaparlarsa yapsınlar, Saygıdeğer Genel Başkanımızın ifade buyurdukları gibi;
“Sosyal medya aracılığıyla provokasyon üstüne provokasyona meyledenler Türkiye’nin önüne taş koymaya muktedir olamayacaklardır.”
Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak, coğrafyayı vatan kılan aziz ecdadımızın emaneti olan vatanımıza, -sosyal medya da dâhil- her alanda sahip çıkacağız, milletimize gerçekleri yine her alanda anlatacağız.’ Şeklindeki konuşması Genel Kurul’da büyük alkış aldı.
Şiarımız Milli İrade
TBMM Genel Kurulu’ndaki konuşmasında Milletvekili Halil Öztürk; “İktidar olmayı, milletin iradesinde değil de yabancı ülkelerin başkanlarının ağzında arayanlara inat, her zaman milli irade diyeceğiz. 15 Temmuz gecesi Türk milletinin sokakta kurduğu Cumhur İttifakının gücüyle, hamdolsun gönül coğrafyamızda, mavi vatanda, Türkiye’ye rağmen plan yapılamayacağını tüm dünyaya ilan ettik. Biz siyasetimizi tarihi gerçekler üzerinden ve tarihimizin omuzlarımıza yüklediği sorumlulukla yapıyoruz. Bu anlayışla 2023’e yürüyoruz; 2053 ve 2071hedeflerine hazırlık yapıyoruz. Bizim için aslolan, Türkiye Cumhuriyetinin hem bölgesinde hem dünyada güçlü olması, ay yıldızlı al bayrağımızın ilelebet dalgalanmasıdır.” diyerek, konuşmasını sonlandırdı.
