Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Myanmar'da halkın serbest iradesiyle oluşan yeni parlamentonun en kısa sürede toplanması, seçilmiş liderlerin ve demokratik kurumların önüne konulan engellerin süratle kaldırılması çağrısında bulunuldu.
Açıklamada, "Myanmar Silahlı Kuvvetlerinin bugün yönetime el koymasını derin endişeyle karşılıyor ve şiddetle kınıyoruz. Türkiye her türlü darbeye ve askeri müdahaleye karşıdır." ifadesine yer verildi.
"Gözaltına alındığı bildirilen tüm seçilmiş liderlerin, siyasi şahsiyetlerin ve sivillerin derhal serbest bırakılmalarını bekliyoruz." çağrısı yapılan açıklamada, bu vahim gelişmenin Myanmar'da ağır şartlar altında yaşayan Rohinga Müslümanlarının durumunu daha da kötüleştirmemesinin temenni edildiğinin altı çizildi.
Myanmar'daki askeri darbe
Myanmar ordusunun yayın organından yapılan açıklamada, sabah saatlerinde gözaltıların ardından darbe iddiaları doğrulandı.
Ülke idaresinin Genelkurmay Başkanı Min Aung Hlaing'in elinde olduğu, darbenin 8 Kasım 2020 seçimlerinde hile yapıldığı iddiaları üzerine gerçekleştirildiği belirtildi.
Darbenin ardından ülkede olağanüstü hal ilan edildiğini açıklayan ordu, Myanmar'ın bir seneliğine askeri yönetimle idare edileceğini duyurdu.
İktidar partisi, halka, ordunun yönetime el koymasına karşı çıkma ve askeri diktatörlüğe dönülmesine izin vermeme çağrısında bulundu.
Seçim Komisyonu, 29 Ocak'ta iktidardaki Aung San Suu Çii'nin partisinin zaferiyle sonuçlanan seçimde ordunun sonuçların belirlenmesinde hile yapıldığı iddialarını yalanlamıştı.
Ülkede ordu, ana muhalefetteki Birlik İçin Dayanışma ve Kalkınma Partisini (USDP) destekliyor.