İstanbul’a sadece başarıda mı ortak olunur!..
Bu takımın niyeti bozuk… Bozuk derken, öyle kötü anlamda düşünmeyin. Hani şaka yollu takılmalardan biridir. Birisi kendisi için olumlu, ancak, başkaları için o derece keyif vermeyecek bir şey yapmaya kalkınca, böyle denir.
Trabzonspor da bu takılmayı hak ediyor. Baksanıza, geçen sezon gençleşti. Sezon başında ucuz ucuz kaliteli transferler yaptı. Hemen her kulübün karalar bağladığı dönemde, ekonomisi için kendi ölçeklerinde büyük adımlar attı. Tribünlerini doldurdu. Futbol olarak her geçen gün artıya, güzelliğe doğru adım adım koşmaya başladı. Sezon başından bu yana yaptığı rotasyonlarla bazı maçlarda sıkıntı yaşasa da, sonuçta yedekleri bile 11 oyuncusu olan bir takım oluştu. Oynayan, oynamayan her futbolcu için iki üç güne bir görücü geliyor. Gelmese de bir yerlerden haber gönderiyorlar, “Şuna talip olsak ne dersiniz?” diye…
Ve sonuçta her ne kadar özellikle kimse dillendirmese de, bu artıların yanı sıra bir de şampiyonluğa koşuyor.
Yukatel Denizlispor maçına tam kadro çıktı Bordo-Mavililer. Önde Aleksandr Sörloth, Daniel Sturridge, Anthony Nwakaeme sağlı sollu tamamlayıcı forvet, arkalarında Jose Sosa, Yusuf Sarı, John Obi Mikel nefes kesen orta saha… Savunma bile ofans…
Böyle aktif, önde oynamayı seven oyunculardan bir takım kurulunca, maç konuk takım ceza alanı içine yığıldı. Kanatlara kadar indiler, ortadan şut attılar. Yukatel Denizlisporlu futbolcular, o kadar bunaldılar ki, Daniel Sturridge’in kaleye paralel ortasında topu kendi kalesine gönderdiler.
Golden sonra da vaz geçmedi saldırmaktan, tahtaya çizilmiş bir taktikle topu ağlara gönderdiler, tribünler “Şampiyon” diye ayağa kalkmışken VAR ofsaytı işaret etti. Sayılmayan gol, Trabzonspor’da rahatlık, konuk takımda uyanışa neden oldu. İlk yarının sonlarına çıkan Yukatel Denizlispor, ev sahibinin hücumcu savunmasında kayboldu.
Trabzon’u tanıyan oyuncusu bol olan konuk takım, ikinci yarıya daha önde başladı. Rakibinin baskısını sahasında kabul eden Bordo-Mavililer, golü ani ataklara bıraktı. Bu dönemde Yusuf Sarı’nın hücumlarının yarattığı tehlikeler gole dönüşmezken, Mehmet Özdilek değişikliklerle oyuna müdahale etti. Değişiklikler işe yaradı. Geçen sezon Trabzonspor adına sevinen Hugo Rodallega, markajsız kaldığı tek pozisyonda topu Denizlispor adına ağlara gönderdi.
Bu golden sonra bu kez Ünal Karaman, oyuna müdahale etti. Kazanma isteğini sahaya yansıtmaya başlayan Trabzonspor, başlangıç düzeninden uzak olsa da baskı kurdu. Ancak, baştaki heyecanını ve dikkatini tam veremediği için çözüm üretemedi.
Trabzonspor’un geçen sezon sonunda imza attıramadığı Kolombiyalı, yeni takımı adına bir kez daha ağları havalandırınca Trabzonspor, İstanbul’un karalar bağlayan üç büyüklerini, başarılarında olduğu gibi yine yanlız bırakmadı.
Her ne kadar Trabzonsporlu yöneticiler ‘şampiyonluk’ sözünden uzak dursalar da, Hugo Rodallega çıkarken alkışlayan taraftarının bilgisine ve futbol sevgisine inançla, hedefi biraz daha yükseğe koymalılar.