Demirtaş ve Kavala'nın sahipleri ses veriyor!
Batının, Avrupa’nın yıllardır Türkiye üzerinde kendi menfaatlerini ilgilendiren tasarımları, projeleri vardır. Bir de Türkiye üzerinde onların tasarımlarına, projelerine taşeronluk yapan elemanları vardır. Onları hep korumuşlar ve her daim onlara sahip çıkmışlardır.
Geçtiğimiz ay Almanya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Miguel Berger Selahattin Demirtaş’ın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı bir şekilde, siyasi sebeplerden dolayı tutuklu bulunduğunu yineleyerek, Türkiye’nin terörist Demirtaş’ı derhal serbest bırakmasını istedi.
Geçtiğimiz günlerde de ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price “Türkiye’de hukukun üstünlüğü ve demokrasiye zarar verdiğini” iddia ederek Osman Kavala’nın derhal serbest bırakılmasını istedi.
ABD daha önce de terörist Demirtaş konusunda da serbest bırakılmasını ima eden açıklama yapmıştı.
Bir garibana yapılan haksızlığa, adaletsizliğe, hukuksuzluğa sahip çıkacak halleri yok ya, nerde PKK, YPG, PYD, FETÖ irtibatı olanlar var hep onlara sahip çıkıyorlar.
15 Temmuz hain darbe girişimini Türkiye’de organize eden FETÖ elebaşı ve diğer teröristleri topraklarında barındıran, besleyen ABD onları Türkiye’ye iade etmeyi görüşmek yerine PKK-FETÖ merkezinde ilişkileri olan Osman Kavala’nın serbest bırakılmasını isteyebiliyor.
Almanya, firari FETÖ’cü savcı Zekeriya Öz’ü yıllardır ülkesinde besledi, Türkiye’ye teslim etmedi ama 145 ülkeye giriş sağlayan özel “iltica pasaportu” vererek onu ödüllendirdi. Şimdi kalkmış Hendek-Çukur-Kobani olaylarında 846 kişinin ölümünü, 7000 kişinin yaralanmasını azmettirmiş terörist Demirtaş’ın serbest bırakılmasını istiyor.
Terörist Demirtaş, Amerika’da, Almanya’da Hendek-Çukur-Kobani gibi olayları organize edip, orada PKK’lı teröristleri azmettirerek 846 kişinin ölümüne, 7000 kişinin yaralanmasına sebebiyet verse idi, Amerika’da idam edilmişti, Almanya’da da ömür boyu müebbet cezası almıştı. Ama Almanya’nın Hessen eyaletinde terör eylemleri gerçekleştirmiş olsaydı 2018’e kadar idam edilmiş olurdu. Çünkü orada idam 2018 yılında kaldırıldı.
Mesela böyle bir terörist, ABD ve Almanya’da buna benzer suçlar işleyip oralarda cezaevinde olup, Türkiye’de o teröristtin serbest bırakılmasını isteseydi, inanın bu ülkeler çıldırır ve Türkiye’ye savaş bile açmaya kalkardı. Ama yüzsüzlükte, sinsilikte sınır tanımayan bu ve benzeri ülkeler, kendilerine yapılmasını istemedikleri davranışları Türkiye’ye yapmaya kalkmaktadır.
Türkiye’ye böyle adamlar üzerinden talimat vermeleri bile, Türkiye üzerinde tüm terör örgütlerini, etnik bölücüleri bunların besleyip- yönlendirdiğini anlamamıza yardımcı olmaktadır.
ABD başta olmak üzere Batı’nın adalet, hukuk, özgürlük kavramları niçin terör örgütlerinin mensuplarına sahip çıkmada kullanılmaktadır?
Osman Kavala ve terörist Demirtaş terör örgütlerinin temsilcileriyle beraber toplantılara katılmış kişiler değil mi? Selahattin Demirtaş zaten çok açık bir şekilde terör örgütü PKK’nın mensubu olduğunu defalarca ifade etmiş ve terör örgütü PKK’nın tüm eylemlerini desteklemiş birisi, Osman Kavala da Türkiye’deki tüm etnik bölücüleri organize eden, PKK’nın yayın organlarında terör örgütüne sahip çıkan konuşmalar yapan kişi değil mi? Yani terörist Demirtaş ile Osman Kavala’nın kuyruğunun birbirine bağlanması bu yüzdendir. Batı bu yüzden adamlarına vefasını göstererek sahip çıkmaktadır. Yoksa onbinlerce insanı öldürmüş terör örgütünün bu mensuplarıyla adalet, hukuk, özgürlük yanyana gelebilir mi?
ABD’nin yeni yönetimi belli ki, terörist Demirtaş ve Osman Kavala üzerinden Türkiye’ye baskısını artıracaktır. Çünkü Joe Biden’in Türkiye üzerinde açık hedefleri vardır. Türkiye düşmanı diğer Avrupa ülkeleri de ABD’den ilham alarak bu isimler üzerinden Türkiye üzerinde propaganda yapacaklardır.
Türkiye bunlara hem hukuki hem de propaganda gücü olarak hazırlıklı olmalıdır. Terörist Demirtaş’ın Türkiye’de işlediği suçlardan dolayı gün ışığı görmesi mümkün değilken, onun ne zaman serbest bırakılacağı konuşulmaktadır. Türkiye’deki muhalefet ABD’nin, Almanya’nın ve diğerlerinin elini güçlendirmek için terörist Demirtaş konusunu sürekli gündemde sıcak tutmaktadır. Daha dün bile Heval Akşener “Demirtaş’ı samimi bir şekilde sabah kahvaltısına davet ettim” demiştir.
Terörist Demirtaş’ın yargılanmasındaki yavaşlık, ortaya konan muhalefet sadece Türkiye üzerinde oyun oynayanlara destek olmaktadır.
Çok ilginçtir terörist Demirtaş’ı eleştirenler bile sadece Kobani olaylarına konuyu sıkıştırmaya çalışmaktadır. Kimi çıkıyor Kobani olaylarında 37, kimi 45, kimi 53 kişinin öldürüldüğünü ifade ederek terörist Demirtaş’ın sokak çağrısını eleştiriyor. Bu konuda bile netlik ortaya konulmamaktadır. Hendek-Çukur olaylarının tamamında terörist Demirtaş azmettirici, yönlendirici, övücü olarak başrolde ve bu olaylarda toplam 793 askerimiz, polisimiz şehit olmuş, birçok sivil öldürülmüş, yaralanmış ama bu terör eylemlerinden bahseden nedense yok… Bu konuda da bir hukuk ve propaganda dil bütünlüğü olmalıdır.
ABD ve Türkiye’deki muhalefetin ağzına Demirtaş’ın D’sini alamaması gereken bu kadar suç ve terör dosyası olmasına rağmen, bugün bunların ahkâm kesebilmesini Türk devleti ve hükümeti iyi anlamalıdır. Bu konuda kendi eksiğini de görmelidir.
Osman Kavala ve terörist Demirtaş’a sahipleri sahip çıkmaktadır. Hiç şaşırmıyoruz ama onların hak ettiği cezalar konusunda, Türk devleti elini hızlı tutmalıdır.