HDP'den ne farkın var ki telef olacaksın?
Meral Akşener’e gittiği her yerde HDP ile ilişkisini niçin soruyorlar?
Çünkü yerel seçimlerde CHP’nin bir yanına Meral Akşener’in partisi İP, diğer tarafına da İmralı ve Kandil’in partisi HDP ittifak ortağı olarak durdu. Meral Akşener İstanbul’un bir ilçesinde CHP’li Ekrem İmamoğlu’na oy isterken, diğer ilçelerde HDP Eşbaşkanları CHP’li Ekrem İmamoğlu’na oy istiyordu. Meral Akşener İzmir’in bir ilçesinde CHP’li Tunç Soyer’e oy isterken, diğer ilçelerinde HDP Eşbaşkanları CHP’li Tunç Soyer’e oy istiyordu. Meral Akşener Adana’nın bir ilçesinde CHP’li Zeydan Karalar’a oy isterken, diğer ilçelerinde HDP Eşbaşkanları CHP’li Zeydan Karalar’a oy istiyordu.
Yani İstanbul’da, Antalya’da, İzmir’de, Ankara’da, Adana’da, Antalya’da, Mersin’de, Hatay’da ve daha birçok yerde Kandil ve İmralı’nın HDP’si ve Meral Akşener’in İP’i belediye başkan adayı çıkarmadı ve CHP’nin adaylarını desteklediler.
Dönemin HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli açık açık "Mansur Yavaş da bilecek ki seçilmişse HDP oylarıyla seçilmiştir. HDP'lileri yok sayarak, Kürtleri yok sayarak, Ankaralıları yok sayarak siyaset yapamaz. O da işte bizim gücümüzdür. Ekrem İmamoğlu seçilmişse bilecek ki o kentte yaşayan 3 milyon Kürt'ün oyuyla seçilmiştir. Kürtlere rağmen siyaset yapamayacağını bilecektir. Yapmaya çabalarsa zaten siyaseten bir karşılığı olmayacaktır. O kentin belediye başkanı olmayacak, o olsa olsa o kentin kayyumu olur. Biz bu riski alıyoruz” açıklamasını yapmıştı.
HDP’nin tüm yöneticileri, Kandil’deki tüm terörist elebaşları hep bir ağızdan CHP’ye oy verin açıklaması yaptı. Cezaevindeki terörist Demirtaş defalarca CHP için destek açıklaması yaptı ve hatta bir açıklamasında açık açık CHP ve Meral Akşener’in partisine oy verme çağrısında bulundu. İşte bu çağrı yüzünden cezaevinden çıkarsa Meral Akşener’in evinde sabah kahvaltısında buluşma sözü verdiler birbirlerine…
Her gittiği yerde HDP ile ilişkisi sorulduğunda inkâr eden Meral Akşener’e Malatya’da da HDP ile olan yakınlığı sorulmuş ve yine klasik tarzda bunu şu sözlerle inkâr etmiştir:
"Bizim HDP ile herhangi bir irtibatımız yok. Söylerken telef oldum ama neyse onu geçtik, şimdi bir şey söyleyeyim, Sayın Cumhurbaşkanı ve artı AK Parti tekrar çözüm sürecine giderse ne yapacaksın?"
Bu sözlerinde hem inkâr var, hem de aklınca kurnazlık yaparak AK Parti’nin geçmişteki yanlışları üzerinden kendine örtü hazırlıyor. İşin tuhaf tarafı ise bugün “Cumhurbaşkanı ve artı AK Parti tekrar çözüm sürecine giderse ne yapacaksın?" diye soran Meral Akşener, 4-5 gün önce bir televizyon programında da “HDP kurumsalını şeytanlaştırdı AK Parti ve ortağı. HDP de onu işlevsiz kılabilecek tutum alamadı. Ben 8 yıl o Meclis'i yönettim. 31 Mart'a giderken Sayın Erdoğan toptan Kürtlere terörist dedi. Bana da, size de dedi. Toptan herkes terörist oldu, nankör oldu. HDP'nin görevi şeytanlaştırmak meselesini kırmaktı” cümlelerini kurdu.
Kadının bir dediği diğerini tutmuyor.
“Sırtımızı PKK’ya, PYD’ye, YPG’ye dayadık” diyen alçaklar topluluğu şeytan olmuyorsa kim olacaktır?
Kendisi HDP’yi “Kürtlerin siyasal temsilcisi” olarak gördüğü için HDP’yi eleştiren herkese Kürtlere hakaret ettiler iftirasını atıyor.
İttifak ortağını böyle propagandalarla koruma kurnazlığı sergiliyor aklınca…
Hükümet HD(P)KK ile olması gereken tavizsiz mücadeleyi yapıyor ve son 6 yıl içinde 18 bini aşkın teröristi etkisiz hale getirerek büyük bir irade gösterdi.
Siz ne yaptınız peki?
Ya PKK’nın, ya HDP’nin, ya terörist Demirtaş’ın önüne paspas oldunuz. Hükümet bir eliyle tekrar çözüm süreci denen ihanet sürecini başlatırsa, şimdi biz CHP ve İP’in PKK açılımlarına karşı nasıl mücadele ediyorsak, biz yine onunla da mücadele ederiz.
Şimdi çözüm süreci yapan sizsiniz, PKK açılımı yapan sizsiniz.
Kandil, HDP, terörist Demirtaş CHP ve senin partine oy istiyor, AK Parti’ye yahut MHP’ye değil…
HDP ile ilişkinizi inkâr edip, halkı kandıracağını düşünüyorsun da peki Allah’ı nasıl kandıracaksın Heval Meral?
Senin bu inkârlarını görünce bir Bektaşi fıkrası aklıma geldi:
“Adamın biri çocuğunun olmasını çok istiyormuş. Allah’a yalvarmış, ‘Allah’ım bana bir çocuk ver de 10 gün sonra canımı al, yeter ki çocuğum olsun’. Adamın dileği yerine gelmiş bir çocuğu olmuş. Fakat verdiği sözü hatırlayınca kara kara düşünmeye başlamış. 9. gün bir hocaya gitmiş durumu anlatmış, ‘Ne yapacağım’ diye sormuş.
Hoca, ‘Bu beni aşar, iyi bir Bektaşi hocası var ona git’ demiş. Adam hocaya gitmiş, ‘Yarın son gün ne yapacağım?’ demiş. Bektaşi hocası, ‘Yanında kimse var mıydı bu sözü verirken’ diye sormuş. Adam, ‘Yoktu’ deyince Hoca, ‘İnkâr et’ demiş."
Meral Akşener’de herhalde kendisine böyle akıl veren bir Bektaşi hocası buldu. Nasıl olsa HDP ile birlikte CHP’yi destekledi. İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de ve diğer illerde genel başkan yardımcılarını, parti yöneticilerini belediyelere müdür, şef yaptırdı. Şimdi Bektaşi fıkrasında çocuğum olsun 10 gün sonra canımı al diyen adama verilen akıl gibi HDP ile ilişkisini inkâr ediyor. Düşünsenize HDP’nin “Tam bizim profilimize uygun belediye başkan adayı” diye sahiplendiği Tunç Soyer seçimleri kazanır kazanmaz, Meral Akşener genel başkan yardımcısını İzmir Büyükşehir Belediyesine müdür olarak yollamadı mı?
Meral Akşener “HDP’li seçmene layık olmaya çalışıyorum. HDP’lilerin başımın üstünde yeri var” diyen Ekrem İmamoğlu’na partisinden kaç müdür ve şef yollamıştır bunu kamuoyuna açıklayabilir mi?
Meral Akşener, “Mersin’deki bu zaferde HDP’nin büyük payı var” diyen Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’e partisinden kaç müdür ve şef yollamıştır bunu kamuoyuna açıklayabilir mi?
Meral Akşener, seçimlerden önce HDP Adana İl binasına posterleri asılan, seçim otobüsünü HDP mitingine gönderen Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’a partisinden kaç müdür ve şef yollamıştır, bunu kamuoyuna açıklayabilir mi?
“HDP ile benim ilişkim yok ama ben HDP ile ilişkisi olan CHP üzerinden işimi yürütüyorum” mantığında mısın Meral Akşener?
Aynı günlerde hem “Cumhur ittifakı HDP’yi şeytanlaştırıyor” diye HDP avukatlığını yapıyorsun, hem de "Bizim HDP ile herhangi bir irtibatımız yok. Söylerken telef oldum” diyorsun.
MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli “Nifakla perçinlenmiş gezmelerinden vakit buldukça aklının dibini döken İP Başkanı, bizim ve AK Parti’nin HDP’yi şeytanlaştırdığını ifade etmiş.
Bu bayan, HDP’nin zaten şeytan olduğunu bilmiyor mu?
Şeytana şeytan demek günah değil sevaptır, helaldir, hukuktur, hakikatin yanında durmak, iman alametidir.
Şeytana öyle ya da böyle, açık ya da gizli destek çıkmak, kol kanat germek, masumiyet kisvesine büründürmeye çalışmak bir defa ayan beyan günahkârlıktır.
İP’in, HDP’nin dibinde ne işi vardır?
CHP’nin küçük beslemesi haline dönüşen bu parti yönetiminin, HDP’ye sevimli görünme çabası siyasi münafıklık, siyasi madrabazlıktır” tespitlerinde bulunurken haksız mıdır?
Hiçbir inandırıcılığı olmasa da "Bizim HDP ile herhangi bir irtibatımız yok. Söylerken telef oldum” diyorsan, o zaman CHP’ye yüksek sesle “HDP, Kandil, terörist Demirtaş ile bağı, bağlantısı olan, işbirliği yapan, bunlara sahip çıkan şerefsiz ve namussuzdur” diye bağırsana…
Bağıramazsın değil mi?
Çünkü HDP sayesinde kazandığınız İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de, Mersin’de, Antalya’da, Adana’da, Hatay’da size verilen müdürlükler, şeflikler ve ihaleler iptal edilir değil mi?
Asıl o zaman telef olursun sen Heval Meral…
HD(P)KK ile referandumda “Hayır” için yanyana gelirken, HDP ile yerel seçimlerde ittifak yaparken, HDP ile birlikte Zeytin Dalı operasyonuna karşı çıkarken, terörist Demirtaş ile kahvaltı hayali kurarken telef olmadın da, sana HDP ile işbirliğini sorduklarında mı telef oluyorsun?
Senin HDP’den ne farkın kaldı ki, telef olacaksın?