27 Kasım 2024
weather
1°
Twitter
Facebook
Instagram

CHP'nin şişirilen balonları birer birer patladı

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
CHP'nin şişirilen balonları birer birer patladı

          Tüm siyasi hesaplar, planlar, hazırlıklar, algı ve propaganda çalışmaları 2023 seçimlerine yönelik şekillenmektedir. Muhalefet her ne kadar pandemi sürecinin ekonomik sıkıntılarını istismar fırsatı olarak görüp erken seçim için bastırsa da seçimlerin 2023 yılında ve zamanında olacağından şüphe yok…

          Cumhur İttifakı’nın adayı Recep Tayyip Erdoğan olarak geçtiğimiz yıl bir kez daha netleşmişken, CHP’nin başını çektiği garabet muhalefet adayları olarak her gün yeni bir isim ortaya atıyor ve aralarında anlaşma sağlayamadıklarından dolayı artık birbirlerine posta koymaya başladılar.

          HDP ve İP yöneticileri kendi ellerini güçlendirmek için CHP’yi terbiye etmeye ve kontrol altına almaya çalışan açıklamalar yapıyor. İP “Kemal Kılıçdaroğlu bireysel açıklamalar yapıyor, ittifak yapımızı dikkate almıyor” derken, HDP “Biz kendimize yeni bir yol çizeceğiz” diyor. CHP’de her ikisine muhtaç olduğu için hep alttan alan, silik karakterli cevaplar veriyor. Zaten CHP’de karakter olsa, terör örgütü PKK’nın uzantısıyla siyasi menfaat birlikteliği yapar mı?

Kemal-Meral ikilisi için esas olan siyasi menfaat olunca HDP, şu, bu fark etmiyor.

          CHP’nin başını çektiği muhalefet hem siyasi proje birlikteliği hem menfaat birlikteliği yaptığı için bunların karakteri 2023 seçim tarihine kadar inanın zor dayanır. Oturup bir Cumhurbaşkanı adayı dahi belirleyemeyenler, bu belirsizlik içinde daha çok menfaat kavgası yaparlar. CHP’nin başını çektiği garabet muhalefetin her ilişkisi ihanet ve ikiyüzlülük barındırmaktadır. Bu manada hangisine dokunsanız inanın çürüklüğüne şahit olacaksınız.

          Boyundan büyük laflar ederek Türkiye’nin iyi yönetilmediğini söyleyen ve Türkiye’yi yönetmeye talip bu garabet muhalefetin sırf ittifakla kazandıkları belediyelerdeki çapsızlıklarını, beceriksizliklerini, vizyonsuzluklarını ve milletin değer yargılarına olan düşmanlıklarını anlatsanız bile gerçeklerin anlaşılması adına önünüzdeki en güçlü propaganda olur. Cumhur İttifakı’nın yapması gereken sadece İstanbul’daki, Ankara’daki, Mersin’deki, Adana’daki, İzmir’deki, Antalya’daki belediye başkanlarının hizmet yapmadan ve ortaya gerçekleşmiş bir proje koymadan nasıl kirli algılarla pazarlandıklarını deşifre etseler bile CHP ve siyasi kuyruklarının bitişi olur. Adana, Mersin, Antalya zaten CHP sayesinde artık hayalet oldu. Koltuk boş kalsa bile hizmet kendiliğinden olurdu. HDP’nin “tam bize uygun aday” diyerek desteklediği İzmir Belediye Başkanı her gün yeni skandallara imza atıyor. Ama maalesef Atatürkçü kimliğiyle bilinen İzmir halkı, Tunç Soyer gibi Türk-İslam düşmanlığı netleşmiş, kendini HDP’ye daha yakın gören birini İzmir’e belediye başkanı yapabilmiştir. Aslında bu çelişkiyi ortadan kaldıracak olan İzmir halkı olmalıdır.

          İstanbul ve Ankara’daki belediye başkanları ise tam evlere şenliktir. Sosyal medya algısıyla şişirildikçe şişirildiler, gelinen noktada her ikisi de patladı. En erken patlayan Ekrem İmamoğlu oldu. Onun ki koltuğa oturur oturmaz gerçekleşti. Böyle birini İstanbul halkı niçin tercih etti inanın akıl alacak gibi değildir. Kendine oy verenleri bile çıldırttı. İlk eleştiriye başlayanların CHP’liler olması da ayrı bir trajediydi. İstanbul belki tarihinin en çapsız, kolpaçino özellikleri olan adamı belediye başkanı yaptı. İhale, şef ve müdürlük peşinde koşan İP’siz sapsızların onu Fatih Sultan Mehmet Han’a benzetmesi de ayrı bir yalakalık ve kepazeliktir.

          Ankara’da da masasında gösterecek proje bulamayan Mansur Yavaş’ın her gün dökülen yanlarını geçtiğimiz gün Belediye Başkanları Vakfı (City Mayors Foundation) tarafından düzenlenen “2021 Dünya Belediye Başkanı” ödülünü verdirerek toparlamaya çalıştılar. Belediyenin parasını bunu duyurmak için öyle bir saçtılar ki, finalde ödül veren bu kuruluşun harabeye dönmüş Suriye’nin Rakka şehrindeki PKK/ YPG’li sözde belediye başkanına da ödül verdiği ortaya çıktı. Mansur Yavaş’ın elbette geldiğinden bu yana belediyecilik adına yaptığı bir şeyler olmuştur ama bu Belediye Başkanları Vakfı (City Mayors Foundation) virane, harabe olmuş Rakka için ne ödülü vermiştir?

          Mansur Yavaş ve menfaat çetesi virane, harabe şehir Rakka’da PKK’lı sözde belediye başkanına bile ödül veren bu kuruluştan aldıkları ödülün nesiyle övünüyorlar?

          Mansur Yavaş hangi makyajı yaparsa yapsın Ankara’ya kayıp yılları yaşatıyor. Ödül işini abartmaları bile nasıl zorda olduklarını gösteriyor.

          Cumhur İttifakı ortaya koyduğu projeleri anlatsa bile yeter ama daha hızlı sonuç almak istiyorsa yerel iktidara gelenlerin bu acizliklerini anlatsa bile daha hızlı sonuç alacağından kimsenin şüphesi olmasın.

          CHP’li belediye başkanları sosyal medya ve uluslararası kuruluşlar tarafından öyle parlatıldı ki aşırılıktan maskeleri düştü, gerçek yüzleri çok net görüldü. CHP’ye bu ülkede bırakın koskoca illeri teslim etmeyi, bir beldeyi bile teslim etmenin maliyeti geç de olsa çok net anlaşıldı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *