CHP’nin nankör asalakları
Seçime tek başına girse bir tek milletvekili bile çıkaramayacağı için CHP’yi adeta dolandırarak 10 milletvekili çıkaran “tokatçı çetenin” bir üyesi olan Saadet Partisi’nin Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Birol Aydın, MHP’yi hedef alarak “İktidarın asalağı haline gelmiş adamdan ülkücü olmaz.” demiş…
"Şecaat arz ederken merd-i kıbtî sirkatin söyler" sözü de tam buraya uygun düşüyor herhalde?
Asalak kelimesinin sözlükteki anlamı “Bir canlının üzerinde ya da içinde sürekli ya da geçici olarak yaşayan, ondan beslenen başka canlı.” iken ve "Asalağın üzerinde yaşadığı canlı ondan zarar görür" şeklinde tıbbi uyarılar varken asalak parti sözcüsü Birol Aydın, kendi partisini tarif etmiş olmuyor mu?
Bizim tekrar etmemize gerek kalmadan CHP’li yazar Can Ataklı bile bunları "CHP'ye asalak gibi yapışıp içeri (Meclis'e) girenler bel kemiksiz ve onursuz çıktı." şeklinde tarif etmedi mi?
Asalak, hepsini toplasan %1 oy oranı olmayan dört partinin CHP listesinden 40’a yakın milletvekili araklamasına denir? Değil mi Birolcuğum?
MHP, Cumhur ittifakı ortaklığında neyin asalaklığını yapmıştır?
MHP’nin %1 oyu vardı da Cumhur ittifakı sayesinde 50 milletvekilini AK Parti sayesinde mi almıştır?
MHP 2018 yılındaki seçimlerde %11,10 oranında, 2023 tarihinde de 10,06 oranında alnının akıyla, kendi özgül ağırlığıyla oyunu almıştır. Milletvekili adaylık listelerinde yoğunlaşılmış bir titizlikle çalışılsa, belediyesi elinde olan il ve ilçelerde daha çok emek verilse, bazı büyükşehirlerde olayın ciddiyeti kavransa idi, inanın daha fazla bir oy oranıyla MHP karşımızda olacaktı. MHP’nin böyle “Ah keşkeleri” var da CHP’nin Saadetli asalağı olan bu partinin böyle bir “Ah keşkesi” hiç olmuş mudur?
Saadet Partisi’nin olsa olsa “Asalak gibi üzerinde yaşadığımız CHP’yi daha fazla nasıl tokatlayıp da milletvekili sayımızı artırabilirdik?” şeklinde ‘Ah keşkeleri’ olmuştur.
Böyle bir siyasi asalak profilinin, MHP’yi “İktidar asalağı” olarak itham etmesi, yerini ve haddini bilememesinden kaynaklanmaktadır.
Birolcuğum asıl asalaklık nedir biliyor musun?
Sırf CHP’den daha fazla milletvekili hibesi alabilmek için, CHP’nin tüm Türk-İslam düşmanlıklarını, milli ve manevi değerlere olan alerjisini ve ihanet politikalarını sözde bir muhafazakâr parti olarak desteklemenizdir.
Mesela Temel Karamollaoğlu’nun şu hallerinde CHP asalağı bir parti profilini görmüştük biz.
Tunceli dağlarına Türk askerinin yazdığı “Ne mutlu Türk’üm diyene” sözüne “Şu anda milli duyguları galeyana getirmek için bu tip şeylere gerek varsa yazsınlar ama bu başka sebeplerden dolayı gerginliğe vesile oluyorsa bunu yapmanın faydası yok” şeklinde tepki verirken asalak partinizi gördük.
Anayasa’nın ilk 3 maddesinin tartışılmasının ve değiştirilmesinin gerektiğini “Neden tartışılmasın, bunu yani, bizim oturup konuşacağımız zaman, bunun özüdür esas olan. İfade ettiğimiz her maddeyi açarsak niye olmasın ki?” şeklinde açıklama yaparken asalaklık vurgusunu gördük.
“Trakya diye bir bölge varsa neden Kürdistan diye bir bölge olmasın?” sorusuna “Niye olmasın. Bu gibi konularda kelimelere takılıp o kelimeden dolayı her şeyi altüst etme diye veya küçümseme gibi bir niyetimiz yok. Yani Kürtlerin çoğunlukla yaşadığı bölgeye verilen isimdir. Yani temelde böyle bir kelimenin kullanılmasına benim şahsen pek itirazım da olmaz.” cevabını verirken kaypaklığı gördük.
“İnşallah biz gitmeden o çıkar bize de geçmiş olsun deme imkânı doğar. İnşallah Demirtaş kısa zamanda tahliye edilir.” diyerek PKK’lı teröristlere özgürlük isterken yanardönerliğe şahit olduk.
"Hangi akıllının başına Çamlıca Tepesi'ne 60 bin kişilik cami yapmak gelir ya?" diyerek cami yapılmasına karşı çıkarken yaşantıda değil gösterişte muhafazakârlığı gördük.
Bugüne kadar yapılan hastane, okul, cami, köprü, havalimanı gibi yatırımların israf olduğunu ifade ederken milletin refahına muhalefet edeni gördük.
Sergiledikleri bu tiyatroda Saadet Partisinin, CHP bünyesinde bu derece asalaklaştığına şahit olduk yani… CHP’den milletvekili kontenjanını daha fazla almak uğruna muhafazakâr kimliklerini adeta paspas ettiler. Şimdi de bu hallerini işaret edenlere akıllarınca hakaret etmeye kalkıyorlar.
Bir de bunların nankör asalak olma hallerinin örnekleri var. Kemal Kılıçdaroğlu’nun muhteşem hesap uzmanlığında, rüyalarında göremeyecekleri sayıda milletvekili kontenjanı aldıkları halde, CHP’ye teşekkür etmek yerine, "CHP'nin aldığı yüzde 25 oyun içinde en az 7 veya 8'i CHP dışından gelmiş oydur. Bazı gerçekleri görmezsek belli bir noktaya gelemeyiz. CHP bundan önceki seçimlerde de yüzde 25'i tutturamadı." açıklamalarıyla bir de CHP’yi küçümsüyorlar. İyi de Temel Dede, siz CHP’ye % kaç oy desteği verdiniz? Bize bunu bir açıklasana...
CHP’nin asalakları, Ülkücüler hakkında konuşurken “asalak”kelimesinin anlamını öğrenerek ve haddini bilerek yorum yapmalıdır. Yoksa kişi kendinden bilir işi mi demeliyiz?
Konuyu anladın mı Birolcuğum?