Saçmalamanın kralı Kemal!
“Saçmalamak insanoğlunun diğer canlılara göre tek ayrıcalığıdır. İnsan saçmalayarak gerçeğe ulaşır” diye motivasyon eğitimlerinde kullanılan bir cümle vardır. Biz de Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyasetteki saçmalıklarını gördükçe ona “Saçmala, saçmalayabileceğin kadar…” diye geniş bir kredi vermiştik. Yıllardır aralıksız saçmalıyor ama ondaki en büyük eksiklik saçmalayarak gerçeğe ulaşma konusunda çok başarısız kalmasıdır.
Kemal Kılıçdaroğlu, saçmalama konusunda öylesine aciz bir durumda ve kendi ihanet politikalarını meşrulaştırmak için öylesine saçmalıyor ki hızına yetişemediğimiz gibi artık “Yahu saçmalamanın da bir sınırı olur” diyoruz.
Geçen gün CHP’nin Grup Toplantısı’nda bir konuşma yaptı. Ama motivasyon cümlesinde olduğu gibi “saçmalayarak gerçeğe ulaşma” yolunda değil, yine gerçekleri örtmek için bol bol saçmalıyordu.
MHP Lideri Devlet Bahçeli, Kemal Kılıçdaroğlu’nun ciğerini bildiği için onun konuşmasından 2 saat önce “Kılçdaroğlu’nun görüşülecek tezkereye geçtiğimiz yılda olduğu gibi hayır demesi halinde milletvekili arkadaşlarıyla beraber bayrağa, vatana, millete ve şehitlere alenen ihanet edeceklerini akıllarından çıkarmamaları tavsiyemdir.” şeklinde seslenmişti. Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu’nun geçmişte yaptıkları, gelecekte yapacaklarının garantisidir. HD(P)KK’nın ittifak ortağından ne bekleniyorsa onu yerine getirmektedir. Geçtiğimiz yıllarda Türk Ordusu’nun Irak ve Suriye’de gerçekleştirdiği terörle mücadele için TBMM’den geçen tezkereye “Hayır” oyu vermiş ve bol bol saçmalayarak ihanetine gerekçe oluşturmaya çalıştırmıştı.
Şimdi saçmalıklarını yine güncel tutarak MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamalarına "Önümüzde bir tezkere var, terörle mücadele edeceğiz diyorlar. Hiçbir zaman terörle mücadelenin karşısında olmadık. Elbette ki terörle mücadele konusunda verilecek her yetkiye evet deriz ama anlamadığım bir şey var ‘yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunması’ diyor. Birinci sorum Bahçeli’ye partinin adı Milliyetçi Hareket Partisi, MHP olarak bu tezkereye evet diyeceğini söylüyorsun, yabancı asker postallarının TC topraklarını çiğnemesine evet diyor musun demiyor musun? Bu yabancı askerler kimler? Hangi askeri terörle mücadele için Türkiye’ye davet edeceksiniz? Bu ülkede terörle mücadeleyi TSK verdi, polislerimiz verdi binlerce şehidimiz var bir tane yabancı asker gelmedi, şimdi beyefendiler yabancı askerleri davet edeceğiz diyor. Kim BUNLAR?” şeklinde cevap vermiş…
Türk Ordusu’nun mücadele ettiği terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile ittifak yapan, Türk Ordusu’nun Suriye’de temizlemeye çalıştığı PKK’nın kolu YPG için “YPG terör örgütü değil, vatanını kurtarmak için örgütlenmiş bir oluşum” yorumunda bulunmuş Kemal Kılıçdaroğlu’nun ağzından “Kim bunlar?” sorusu saçmalık değil de nedir? Asıl soru “Kemal Kılıçdaroğlu asıl sen kimsin?” olmalıdır.
Türk Ordusu’nun sınır ötesi Fırat Kalkanı, Barış Pınarı, Bahar Kalkanı, Zeytin Dalı, Pençe-Kilit Operasyonları gibi operasyonlarının tamamında terör örgütü PKK/YPG’ye büyük darbe vurulmadı mı? Hangi tezkere sonrası senin saçmaladığın gibi “Yabancı asker postalları TC topraklarını çiğnedi?”
Söylesene saçmalıkların Kralı Kemal!
Yabancı asker postalından bahsediyorsun ya…
“YPG terör örgütü değil, vatanını kurtarmak için örgütlenmiş bir oluşum” cümlesiyle kutsallaştırdığın terör örgütüne tonlarca silah yardımı yapan, askeri eğitim veren, beraber tatbikat düzenleyen ABD, senin için nasıl bir postal oluyor?
MHP tezkereye “Evet” oyu veriyor ve senin kahraman muamelesi yaptığın teröristlerin leş haline gelmesini 2016 yılından bu yana izliyor. Ya sen ne yapıyorsun Saçmalıklar Kralı Kemal?
“Yabancı asker postalı” saçmalıklarıyla destek olduğun terör örgütü YPG’den tezkereye “Hayır” verdikten sonra “aferin” alıyorsun değil mi?
Terör örgütü YPG’nin başındaki teröristbaşı Mazlum Kobani, bir röportajında CHP’yi övüp CHP’den bir heyeti terör kamplarında ağırlamak istemişti.
Amberin Zaman: Bu arada Türkiye’de ilginç bir şey oldu. Ana muhalefet partisi CHP, Kürtlerle bir diyaloga, hatta 2019 yerel seçimlerinde görüldüğü üzere zımni bir ittifaka girdi. Geçtiğimiz günlerde ilk kez Irak Kürdistan bölgesine üst düzey bir heyet yolladı. Daha önemlisi meclise sunulan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye ve Irak’ta iki yıl daha görev yapmalarını onaylayan tezkereye ilk kez “hayır” dedi.
Kobane: İlk defa karşı çıktılar doğru. Bir de uluslararası güçlerin böyle bir operasyona karşı durması CHP’yi cesaretlendirdi diyebiliriz. Bence CHP ilerideki seçimler için de hazırlık yapıyor.
Amberin Zaman: Yani Kürtleri yanına çekmek için mi?
Kobane: Doğru ama her halükârda iyi bir sinyal ve önemli bir adım. Ve CHP böyle bir şey yapıyorsa bu da Türkiye içerisindeki dengelerin değiştiğine işaret ediyor. Bu da umut verici.
Amberin Zaman: CHP’den bir heyet davet etmek ister misiniz buraya?
Kobane: Olabilir. Bence olumlu da olabilir.
***
Teröristbaşının bu sözleri, Atatürk’ün miras bıraktığı CHP’nin başındaki bir Genel Başkan için utanç olması gerekirken Kemal Kılıçdaroğlu içinde bulunduğu durumu övünç kaynağı görmektedir.
Yabancı ülkelerin emperyalist projelerinde figüranlık yapan Kemal Kılıçdaroğlu, PKK/YPG’yi korumak için bilinçli bir şekilde “Yabancı Postal” hikâyeleri anlatmaktadır. Be adam zaten senin safın Türk Ordusu’nun mücadele ettiği terör örgütlerinin safları olmuş, bu hikâyelerinin amacını anlamayan mı var?
Hele bu hikâyeleri, MHP Lideri Devlet Bahçeli gibi attığı her adımı, aldığı her nefesi Türk milletinin varlığı ve geleceği için belirleyen bir devlet adamına hiç anlatma!
Tezkereye yine “Hayır” de, terör örgütlerin “Aferin” almaya devam et sen… Belli ki eğer CHP Genel Başkanı olarak kalabilirsen yerel seçimlerde yine HDP ile ittifak kurmayı arzuluyorsun?
MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli “CHP Genel Başkanı’nın milli damarı çatlamış ve kurumuştur.” derken haksız mı?
