Bir egemen yükseliyor…
Bu yıl 6 Temmuz'da Azerbaycan ev sahipliğinde gerçekleştirilen gayriresmi Türk Devletleri Teşkilatı başkanları zirvesinin ardından 6 Kasım 2024’te Bişkek'te gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı zirvesi bu yılı birlik açısından çok önemli bir yıl haline getirdi.
Bu yılki kararlarda yer alan Türk Dünyası Şartı da kardeşlik bağlarının önceliği, dayanışma ruhunun sürekliliği, Ortak Türk alanı ve diğer temel ilkeler dahil olmak üzere Türk devletlerinin ortak değerlerini ve isteklerini somutlaştırdı.
Teşkilatın bayrağına 8 köşeli Türk yıldızının eklenmesi ve 34 harfli ortak alfabenin kabulü ile de, teşkilat, ortak kültürü daha da vurgulamış oldu. Ne demişti Gökalp, “Turan, bütün Türk Milleti’nin birleşmesi anlamına gelir. Türk, bir milletin adıdır. Millet kendine özgü bir kültürü olan bir topluluk demektir. Öyleyse Türk’ün yalnız bir dili, bir kültürü olabilir.”
Yine bu yıl Kıbrıs da, gözlemci statü alması ile birliğe katılmanın ilk adımını atmış oldu. Bugün üyeler, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye; gözlemci üyeler de Türkmenistan, Macaristan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Ekonomik İşbirliği teşkilatıdır.
2024 ile ilgili gözden uzak bir noktayı da ben biraz öne çıkartmak istedim. Biliyorsunuz, 4 Kasım 2024 Amerika Birleşik Devletleri başkanlık seçimleriydi. Hemen ardından 6 Kasım 2024 ise Türk Devletleri Teşkilatı’nın, bir anlamda “yükseliyorum” dediği zirvenin tarihi oldu. Biz Türk Asrı derken bunu boşa söylemiyoruz, Türk Devletleri Teşkilatı da ana aracımız olacak. Görülüyor ki, diğer gökalpler devrin egemeni olarak biri çökerken birinin yükseldiğini bu tarihlerle çok iyi bir şekilde vurguladılar!