AHMET AYDEMİR / TÜRKGÜN
Birleşmiş Milletler, 22 Mart’ı 1993 yılından bu zamana “Dünya Su Günü” olarak ilan etmiştir. Dünya Su Günü kapsamında her sene, yılın teması konusu işlenmektedir. 2022 yılının temasını ise “yeraltı suyu” başlığı oluşturmaktadır. Dünyamızın 3/4’ü sularla kaplı olmasına rağmen kullanılabilir su miktarı %2,5, içilebilir su miktarı ise %1’den daha azdır. Günümüzde 2,2 milyar insan güvenli suya erişememektedir. Ülkemizde ise kişi başına düşen su miktarı 2020 yılı itibarıyla bin 346 m3’tür. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre; 2025 yılında su stresi yaşayan ülkelerin oranı %34’e, su kıtlığı yaşayan ülkelerin oranı ise %15'e ulaşabilir. Türkiye, sanılanın aksine su zengini değil, su azlığı çeken ülkeler arasında yer almaktadır. Bu değerin 2050 yılında bin 120 m3’e düşeceği ve su kıtlığı için sınır değer olan 1000 m3’e çok yaklaşacağı tahmin edilmektedir. Çevre kirliliği de temiz su kaynaklarının kirlenmesine neden olmaktadır.
ŞEHİR SULARININ TEMİZLENMESİNDE KLORUN ROLÜ ÇOK BÜYÜK
Şehir suyu endüstride kullanım öncesinde istenmeyen kimyasallardan, biyolojik kontaminantlardan ve diğer istenmeyen materyallerden arındırılmak için saflaştırılabilir. Saflaştırılan su medikal, farmakolojik, kimyasal ve endüstriyel birçok amaçla kullanılmaktadır. Bu yüzden hem insani amaçlı hem de endüstriyel amaçlı olarak ihtiyaç duyulan suyun ucuz, kolay ve sağlığa uygun sağlanması çok önemlidir. Özellikle şehir sularının temizlenmesinde klor devreye girmektedir.
ARACI: KLOR SANILDIĞI GİBİ ZARARLI DEĞİLDİR, KLORUN MİKTARI ÇOK ÖNEMLİDİR
22 Mart Dünya Su Günü kapsamında değerlendirmelerde bulunan Koruma Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Vefa İbrahim Aracı, şehir sularının temizlenmesinde, sanayide ve birçok alanda kullanılması kaçınılmaz olan klorun öneminin doğru bilinmediğini, çoğu alanda klorun başrol oynadığını vurgulayarak açıklamalarda bulundu.
Aracı, yaygın kanının aksine klorun zararlı olmadığını, aksine klorun koruma sağladığını ifade etti. Aracı, klor kullanımının bilinçli bir şekilde yapılması gerektiğinin özenle altını çizerek, buradaki en can alıcı konunun klor kullanım miktarı olduğunu vurguladı. En basit tarım ilacında ya da insan vücuduna giren bir ağrı kesici de bile ölçünün kaçırılması halinde istenmeyen sonuçların meydana geldiğini ifade eden Aracı, klorlama aşamasının bilinçli bir şekilde yapılması gerektiği konusuna değindi.
Geçtiğimiz 2021 yılı içerisinde gündemin ilk maddelerinden biri haline gelen müsilaj meselesinde bile en etkili koruma yönteminin klor olduğunu ifade eden Aracı, bu konuda bilgilendirme çalışmalarının yapılması gerektiğinin altını çizdi.
Bilgi kirliliğinin kafalarda soru işareti oluşturduğunu söyleyen Aracı, uzmanların bu konularda bilgi aktarımı yapması gerektiğini belirtti. Klorun doğayı koruduğunu ve bunun çoğu insan tarafından bilinmediğini ifade eden Aracı, “Temiz suya olan ihtiyaç her geçen gün daha da artıyor. Biz Koruma Şirketler Grubu olarak Ar-Ge birimi ve laboratuvarlarımızla dünya standartlarında çok önemli çalışmalara imza atıyoruz. Dünyamız için her zaman var gücümüzle çalışacağız. En önemli yaşam kaynağı olan suyun kullanımı için üretmeye devam edeceğiz.” dedi.