Büyükşehirlerin bir mahallesinden az seçmeni bulunan Tunceli’nin Ovacık ilçesi belediye başkanlığına geldiği günden beri; maksadı ve meşrebi belli çevrelerce “Komünist Başkan” diye pohpohlanan şahıs “Yüz verirsen ayıya…” diye başlayan atasözümüzü ispatlama gayesindedir.
Her haberde şahsından ziyade komünistliğine vurgu yapılan TKP’li bu şahıs, Tunceli Belediye Başkanlığına seçilince Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin iradesini bir kenara bırakıp Tunceli’yi bir kolhoz, kendisini de zalim bir kolhoz yöneticisi zannetmiş olacak ki kendisi gibi sakat zihniyete sahip olanlarla ve PKK’nın siyasetteki kolunun temsilcileriyle birlikte Tunceli’nin ismini Dersim olarak değiştirmeye cüret etmiştir.
Balballarla, koç-koyun heykelleriyle, koçbaşı damgalarıyla, halılara ve kilimlere nakış nakış işlenen motifleriyle kadim bir Türkmen şehri olan Tunceli’de oldubitti ile bir isim değişikliğine gitmeye çalışmak açıkça devlete meydan okumaktır.
Türklüğün tunç eli Devlet Bahçeli; bu sakat ve bölücü zihniyetin temsilcilerine gereken cevabı “Türkiye’de resmî olarak Dersim ismiyle anılan bir vilayet yoktur, olamayacaktır. Komünist ve bölücü komploya göz yummak, alttan almak, sessiz kalmak feci akıbetlere davetiye çıkaracak, beka düzeyinde tehlikelere kapı aralayacaktır.” sözleriyle vermiş ve gereğinin yapılması konusunda ilgili makamları göreve çağırmıştır.
Sayın Genel Başkanımızın bu önemli ve millî birliği esas alan çağrısının ardından önce TKP Genel Merkezi, “Komünist Başkan”larının tavrının yersiz olduğunu açıklamış, ardından da bu şahıs Valilik onaylamadığı takdirde bu karara saygı duyacağını söylemiştir.
Fakat “TİP”siz bir milletvekilinin kendisine düzenlediği destek ziyaretinde TİP’siz ile komünist birbirlerinden aldıkları güçle yürek yemişçesine taarruza geçmiştir. Maçoğlu denen bozuk zihniyetin temsilcisi “Bu gündem özellikle milliyetçi ve faşist kesimler tarafından büyütüldü ve Dersimlilere kayyum tehdidi yapıldı. Devlet Bahçeli de zamanında rahat rahat giremediği Dersim'e kinini gösterdi.” demek suretiyle aziz Türk milletine devletin ve milletin koruyucusunun kim olduğunu göstermiş oldu. Bunlara göre kendi bozuk zihniyetinden olmayan herkes “faşist”, “demokrasi düşmanı”dır. Oysa kendileri vatan, millet düşmanı, müstemleke olmaya hevesli acizlerdir.
Bu toprakların her bir karışı şehit kanlarıyla vatan yapılmıştır ve şehit kanlarıyla vatan olarak kalmaya devam etmektedir. Bu bayrak, Türk milliyetçilerinin kanı; bu vatan, Türk milliyetçilerinin fedakârlıklarıyla bugünlere gelmiştir. Canımız ve kanımız pahasına bugünlere getirdiğimiz ve ilelebet de varlığını sürdürmesi için mücadele edeceğimiz vatanımızın herhangi bir yerine, herhangi bir zamanda gitmek için kimseden izin alacak değiliz. Bunu denemek isteyenlerin yüzlerinin Sayın Genel Başkanımızın 28 Kasım 2014 tarihinde Tunceli’ye gerçekleştirdikleri ziyarette “haine, hain dediği” o anlarda aldığı zelil ifadeyi hatırlatırız.
Ülkemizin her bir insanı birbirinden kıymetli, bu vatanın eşit ve değerli bir vatandaşı, Türk milletinin şerefli bir mensubudur. Ömrümüzü adadığımız milletimize kin kusmayız aksine onun için kan kusar, kızılcık şerbeti içtik deriz. Tuncelili vatandaşlarımızı bölücü ve sakat zihniyetlerin keyfî uygulamalarına mahkûm bırakacak değiliz. Türk milletine bir bütün olarak bakamayan, kökü dışarıda bozuk zihniyetlerin Türk milliyetçilerine söz söylemesi komiktir, Türk milletinin nezdinde yok hükmündedir.
Milliyetçi Hareket’in Sayın Genel Başkanı gitmesi gereken yere rahat rahat gider ve oradaki vatan ve millet düşmanları rahatsız olur. Milliyetçi Hareket’in Sayın Genel Başkanı dik ve asil duruşu ile bir yere giderken vatan ve millet düşmanlarının dizleri titrer, dizlerinin bağı çözülür.
PKK’nın siyasi kanadının listesinden Meclis’e giren TİP’siz milletvekili de Maçoğlu’nun yalnız olmadığını, kendisinin yanında olduklarını söylemiş. Sayın Genel Başkanımız “Biz biriz, siz hepiniz.” diyeli çok olmuştur. Hepiniz birleşseniz heybetli bir dağ olan vatan, millet sevdalısı Türk Milliyetçilerinin karşısında bir toz zerresinden farksızsınız.
Aziz Türk milleti müsterih olsun komünist kalıntılarına, PKK terör örgütünün kılıksızlarına ve kökü dışarıda bulunan hiçbir sapkınlığa geçit verecek değiliz. Türk milletinin desteğiyle bu sinekleri ve bu sineklerin ürediği bataklığı yok edecek güç de, kararlılık da Milliyetçi Hareket’in Sayın Genel Başkanı’nda ve Türk Milliyetçilerinde mevcuttur.
Bu vesileyle 27 Mayıs tarihinden beri “Pençe Harekâtı” kapsamında PKK’lı teröristlere nefes aldırmayan Türk Silahlı Kuvvetlerimizin kahraman mensuplarına muvaffakiyetler diliyor ve kahramanlarımızın yanlarında olduğumuzun bilinmesini ifade ediyoruz.