TBMM Genel Kurulunda konuşan Öztürk “2018 Mayıs’ta Sayın Genel Başkanımız; 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında ortaya çıkan siyasi ve sosyal ortamda, cezaevlerinin kapasitesinin oldukça üzerinde bir doluluğa sahip olmasının sakıncalarına dikkat çekmiştir. Sayın Genel Başkanımızın hassasiyetlerini kapsayan, şartlı ceza indirimine yönelik kanun teklifimiz de, 24/9/2018 tarihinde TBMM Başkanlığı’na sunulmuştur. Ancak sayısal çoğunluğumuz, teklifimizin öngördüğümüz şekilde yasalaşmasına yeterli gelmemiştir. Bu yüzden Cumhur İttifakı’nı oluşturan; Adalet ve Kalkınma Partisi ile Milliyetçi Hareket Partisi’nin ortak imzasıyla, TBMM’ye infaz yasasını yeniden düzenleyen kanun teklifi sunulmuştur. Teklifimiz; bir genel af değil, infaz sürelerini kalıcı olarak düzenleyen bir çalışmadır. Kanun Teklifimiz’de; terör, cinsel suçlar, uyuşturucu madde ticaret suçu, kadına karşı şiddet ve kasten adam öldürme suçları hariç tutulmuştur” ifadelerini kullandı.
Kanun teklifi infaz sistemine yenilikler getiriyor
MHP’li Öztürk TBMM Genel Kurulu’ndaki konuşmasında; ortak kanun tekliflerinin, ceza infaz sisteminde çok sayıda yenilikler öngördüğünü dile getirerek, şöyle dedi: “Özellikle, 0-6 yaş arası çocuğu bulunan kadınlar ile yaşlıların, kademeli olarak konutta infaz sisteminin kapsamı ve şartları genişletilmektedir. Yeni doğum yapmış üç yıl ve altı hapis cezasına mahkûm olan kadın hükümlüler de yine cezalarını konutunda infaz edebilecektir. Hapis cezalarının hafta sonu veya geceleri, konutta infazına ilişkin mevcut uygulamaların kapsamı genişletilirken, 5 yıl ve altı hapis cezasına mahkûm olan hasta ve engelli hükümlüler, Adli Tıp Kurumu raporuyla cezalarını konutlarında infaz edebileceklerdir. Denetimli serbestlik süresi 30 Mart 2020 tarihinden önce işlenen suçlarda 1 defaya mahsus olmak üzere üç yıla çıkarılmaktadır. Ayrıca; Korona Virüs salgını nedeniyle açık ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlüler ile denetimli serbestlik uygulananlar, 31 Mayıs 2020 tarihine kadar izinli sayılabileceklerdir. Bu süre gerektiğinde 3 kez olmak üzere Adalet Bakanı tarafından uzatılabilecektir.” diyerek, teklifin içeriğini açıkladı.
Sağlık çalışanları, polis, jandarma ve infaz koruma memurlarına birer maaş ikramiye talebi
Milletvekili Öztürk, salgınla mücadelede en ön safta büyük bir özveriyle görev yapan, sağlık çalışanları, polis, jandarma, infaz koruma memurları, denetimli serbestlik çalışanlarına birer maaş ikramiye verilmesini istedi. Öztürk, sözlerine şöyle devam etti:
“Salgın virüsle mücadele ettiğimiz şu günlerde; riskli çalışma grubu olarak nitelendirilmesi ve öncelikli olarak sorunlarına çözüm sunulması gereken sayıları 70 bini aşan infaz koruma memurlarımız, büyük fedakârlık örneği göstermektedirler. Öyle ki; son düzenlemelerle mesailerinin bitiminde evlerine, ailelerine gidemeyip, çalıştıkları kurumlarda kalmaktadırlar. Bu özverileri, mücadele azimlerinin sonucu olarak; sözleşmeli ceza infaz koruma memurlarına kadro verilmesi, mesai ücretlerinin yeterli hale getirilmesi, yıpranma hakkı tanınması, psikolojik destek, rotasyon, lojman ve kreş imkânı sağlanması ve en önemlisi emekli olduklarında yeterli emekli maaşı imkânı sunulması gerekmektedir. Yine risk grubunda değerlendirilecek diğer bir çalışma grubu ise denetimli serbestlik çalışanlarımızdır. Denetimli serbestlik çalışanlarımıza da, fiili hizmet zammı verilmesi yerinde ve beklentiyi karşılayacak bir uygulama olacaktır.
Belki de önümüzdeki süreçte TBMM’ye gelecek ve 4’üncü Yargı Paketi olarak adlandırılacak kanun teklifinin; sadece tüm adalet çalışanlarının sorunlarına çözüm olacak ve beklentilerini karşılayacak düzenlemelerin yer aldığı bir metin olması yerinde olacaktır. Adalet çalışanlarımıza yönelik böyle bir yasal çalışmaya, Milliyetçi Hareket Partisi olarak destek ve katkı sunacağımızı bugünden belirtmek isterim. Tüm bunlarla birlikte; başta sağlık çalışanlarımız olmak üzere, gerek vefa gruplarında, gerekse güvenlik ve tedbirlerin denetlenmesinde canla başla çalışan Polis ve Jandarmalarımıza, birer maaş ikramiye verilmesi şu günlerde çok ciddi moral ve motivasyon sağlayacaktır.”
