Kartalkaya’da 78 canımızı yitirdik…
Çok acı bir olay, Allah ülkemize böyle acıları bir daha yaşatmasın… Bolu/Kartalkaya’daki otel yangını milletçe yüreğimizi yaktı, 78 canımızı ailesinden, sevdiklerinden kopardı ama yenileri yaşanmasın diye buradaki ihmallerden, tedbirsizliklerden, sorumsuzluklardan, ayak oyunlarından ders çıkaracak mıyız orası meçhul?
En önemli soru bence bu…
Yoksa her facia sonrası "Ölene tabut, kalana zabıt" anlayışı devam mı edecek?
Bolu/Kartalkaya’daki otel yangınının sorumluluğu T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Bolu Belediyesi arasında olduğu bir gerçek… Ortada eksikliklere onay verilen raporlar, suç duyurusu yapılmayan eksiklikler, yeterliliği denetlenmeyen bir otel var… Karşılıklı suçlamalarla, inkârlarla 78 canın ve onların yakınlarının hakkını, hukukunu ve acılarını kimse örtbas etmemelidir. Türk devleti sorumluluk sahipleri kimse hepsinden teker teker hesap sormalıdır. 3 sigorta şirketi, otelin ahşaptan yapılmış dış cephesi ve eski yapısından sigortalamayı reddettiği bir yerde elbette böyle bir acı son, günün birinde mutlaka yaşanacakmış gibi gözüküyor. Ve otelde yangın çıkıyor ve orası 78 cana mezar oluyor.
"Otelde şu da eksiksiz çalıştı" diyebileceğiniz bir tane mekanizma yok… Yangın merdiveni bina içinde işlevsiz, yangın dedektörleri ve alarm sistemi yok yahut çalışmıyor, acil çıkış kapısı yok, eğitilmiş nöbetçi personel yok, otel dışında yangın esnasında müdahale edecek itfaiye düzeneği yok… Anlayacağınız otelde olması gereken hayati hiçbir sistem ya çalışmamış ya da yok… Böyle her yanı hayati önlemlerin eksikliğini barındıran otelin, bir gecelik konaklama ücretinin 30-35 bin lira olması da ayrı bir trajedidir. İnsan hayatını korumaya önem vermeyen ama aşırı para kazanma sistemi kuran bir düzen. Böyle bir sistemin çarklarının dönmesini sağlayan sorumluluk sahibi her kimse işte bunun için 78 canın hesabını "amasız" ve "fakatsız" vermelidir. Eğer bugün hesap veren olmazsa yarınlarda başka yerlerde benzer olaylar ve can kayıpları "Ölene tabut, kalana zabıt" klasikliğinde devam edecektir. Bolu/Kartalkaya’daki otel yangınında kaybettiğimiz 78 can hepimize son ders olmalıdır. Türkiye’nin her yerindeki benzer oteller, dinlenme tesisleri, öğrenci yurtları, huzur evleri, eğlence mekânları velhasıl denetimden geçmesi gereken her yer kontrol edilmelidir. Bakanlıklar, belediyeler, sigorta şirketleri ve bu konularda yetkili hangi kurumlar varsa bu denetim ve kontrol için seferberlik başlatmalıdır. Büyük yangınların çıktığı ve can kaybının yaşandığı tüm olaylara bakın hepsinde ihmal, tedbir ve denetleme eksikliği var. Geçtiğimiz yıl Beşiktaş’ta bir gece kulübünde çıkan yangında 29 kişi hayatını kaybetmişti. Yanan o binada da ruhsatlar, itfaiye raporları hep tartışmalı ve yangın önlemine dair birçok şey eksikti. İBB Beşiktaş Belediyesini, Beşiktaş Belediyesi İBB’yi suçlayarak işin içinden sıyrılmaya çalışmıştı. Her iki belediye de CHP’li idi… 29 can yine ihmaller ve sorumsuzluklar içinde son yolculuğuna uğurlanmıştı. Bugün de yaşananlar farklı değil. O günden ders çıkarmadığımız bugün yaşanan acılardan anlaşılıyor. Önlem, tedbir, donanım, eğitim, liyakat, denetim, sorumluluk ve ahlak, bu gibi acıların tekrarını yaşamamak için en güçlü birleşenler olmalıdır. Yeni acılar yaşamamak için bu birleşenleri hemen Türkiye’nin her yerinde sağlamak lazım.
