Yıldıray Çiçek / TÜRKGÜN
“Casusluk her zaman bilgi edinmenin pahalı bir yöntemidir” derler ama Ali Babacan’ın Deva’sının bu işi ucuzlattığı ortaya çıktı. 400 dolara AVM’lerde, otoparklarda, araba içinde, kafelerde yabancı diplomatlara Türkiye hakkında bilgi satan kişinin Ali Babacan’ın partisinde kurucular kurul üyesi Metin Gürcan olduğu geçtiğimiz günlerde “Siyasi ve askeri casusluk” suçundan tutuklanmasıyla netleşti.
Ali Babacan’ın bu ucuz casusu Süleymaniye’de Türk karargahını basan ABD’li askerlere bir çay partisi verdiği için Özel Kuvvetler’den uzaklaştırıldığı ve Amerikalılardan ödül olarak yüksek lisans bursu aldığı daha önce ortaya çıkmıştı. MİT’in bunu özel takip edip, yabancı diplomatlarla fotoğraflamasıyla casusluğunu ispat etmesine gerek yoktu. Coni çaycılığı bile onun nasıl biri olduğuna dair sağlam kanaat oluşturuyor.
Pentagon’a bağlı RAND Corporation’ın raporunda tam 39 kez Gürcan’a atıfta bulunulması bile onun ucuz casusluğuna dair bir belgedir.
Metin Gürcan’ın TSK’da Yüzbaşı iken Mehmetçikleri hedef tahtasının yanına koyarak arkasını dönüp bacaklarının arasından silahla atış yapacak kadar ruh hastası olduğunu da tüm bu bilgilerin yanına eklemek lazımdır. Ali Babacan Tekstil A.Ş. binasında İngiltere Büyükelçisi ile buluşarak onlardan aldığı yol haritası ve akılla Deva’yı kuran Ali Babacan’ın partisinde vatanseverler olacak hali yok ya, elbette etki ajanı Osman Kavala’nın yetiştirmeleri yer alacaktır. Ama casus Metin Gürcan 400 dolara bilgi satarken, Osman Kavala gibi etki ajanları milyon dolarlarla oynuyordu. Genel casusluk yapan siyasilere, medya kuruluşlarına, sivil toplum kuruluşlarına Osman Kavala organizatörlüğünde aktarımlar yapılıyordu. Gariban(!) Metin Gürcan ise köstebek gibi AVM otoparklarında yabancılara olan aşkını dolara çevirmeye çalışıyordu.
Ekonomiden çok iyi anladığını söyleyen Ali Babacan partisindeki casusları niçin bu derece ucuza çalıştırıyordu acaba?
Yoksa büyük payı kendi alıp, Metin Gürcan gibileri amele olarak mı çalıştıyordu?
Türk milletinin ve devletinin temel omurgası, hayat nefesi olan Anayasanın ilk dört maddesinin uygun iklim ve atmosfere göre değiştirilmesinin tartışabileceğini söyleyen Ali Babacan’ın yanında da elbette ki “Siyasi ve askeri casuslar” yer alacaktır.
Atalar “Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim” atasözünü kullanırken, Ali Babacan gibi tiplerin çözümlenmesi için çok basit bir şifre vermiştir. Bak Metin Gürcan’a anla Ali Babacan’ı, bak Ali Babacan’a anla Metin Gürcan’ı…
Bir de bu partideki Ramiz Ongun’a baksak ne anlayacağız acaba?
Ali Babacan gel Sayın Bahçeli’nin “Partine doldurduğun askeri ve siyasi casuslarla birlikte geçmişte yönettiğin bakanlıkları hangi örgütlere peşkeş çektiğini adamsan açıkla” çağrısına kulak ver, MİT onları ortaya çıkarmadan sen onları itiraf et… Etkin pişmanlık yasasından yararlan.
Bu arada CHP başta olmak üzere ittifak ortaklarının ve onların medyasının Metin Gürcan’ın “Siyasi ve askeri casusluk” faaliyetlerini basitleştirme ve karartma çabaları bu ülkede daha çok ucuz casusun olduğunun delilidir
