Yıldıray Çiçek / TÜRKGÜN
Meral Akşener özellikle son iki üç aydır CHP’nin iki belediye başkanını ayartarak aklınca oyun kurmaya çalışıyordu. Birileri dalga geçiyor gibi “Meral Akşener siyasi deha, büyük oyun kurucu” gibi yorumlarda bulunarak mizah üretse de Meral Akşener’in siyasi karakteri Saraçhane’de patladı.
Meral Akşener’in nasıl bir imajı ortaya çıktı?
Güvenilmez, arkadan iş çeviren, nezaketsiz, görgüsüz… Şimdi bu imajı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kadrosu kendi arasında konuşuyor.
CHP’nin siyaset olarak besleyip büyüttüğü Meral Akşener, CHP’nin de “Sen de mi Brütüs?” diyeceği bir siyasetçi olmuştur.
Olayı bir de şöyle tersten yorumlayın. Kemal Kılıçdaroğlu İP’li belediye başkanlarıyla Meral Akşener’in aleyhinde olacak bir tutuma girse bu nasıl olurdu? İP, Kemal Kılıçdaroğlu’na neler söylerdi?
Saraçhane’de sahne açıyorsunuz ve hepsini de Kemal Kılıçdaroğlu’na haber vermeden yapıyorsunuz.
Ve Kemal Kılıçdaroğlu da bu durumu kendi ağzından şöyle açıkladı:
“Ahmet Davutoğlu Saraçhane’ye giderken beni aradı. Meral Akşener haber etmedi.”
"Saraçhane çağrısını sosyal medyadan öğrendim."
“İmamoğlu’nun Saraçhane çağrısını Almanya’da öğrendim.”
Bu cümleler, arkasından iş çevrilen bir siyasetçinin sitemleridir aslında.
Ve Kemal Kılıçdaroğlu bugüne kadar içine attığı cümleyi artık dayanamayarak kamuoyuna yansıtmıştır.
Neydi o cümle?
"Bir parti başka bir partinin iç işlerine karışmamalı."
Bu sözün direkt muhatabı Meral Akşener’dir.
Çünkü CHP’li iki belediye başkanını sürekli ayartan, onları CHP disiplini dışına çıkaran Meral Akşener’dir. Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz aylarda CHP’lilere “Benimle misiniz?” sorusunu yönelttiğinde ilk cevap Mansur-Ekrem ikilisinden “Her şartta Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanındayız” şeklinde gelmişti. Meral Akşener bu sözlere rağmen yine “Kemal Kılıçdaroğlu kazanamaz. İmamoğlu ve Yavaş aday gösterilirse destekleriz” diyerek onların nefsini yine şeytanla temasa geçirmiştir.
Meral Akşener’in aklındaki asıl isim İmamoğlu’dur. Saraçhane tiyatrosu da bunu her türlü ispatlamıştır. Meral Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu’ndan habersiz çevirdiği tiyatroyu eline yüzüne bulaştırmış durumdadır.
6+HDP masasında bu saatten sonra huzursuzluk olacağı kesindir.
Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu’nun "Bir parti başka bir partinin iç işlerine karışmamalı" sözü anlayana ağır bir sözdür.
Kemal Kılıçdaroğlu kendinin ve partisinin paspas edildiğinin, itibarsızlaştırıldığının farkında olduğu için bu sözü kullanmıştır. Bu sözü kullanmasını da kendi kadrosu “Hadlerini bildirmek lazım” mealinde istemiştir.
Bakalım, CHP’li belediye başkanlarını Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı ayartan Meral Akşener bu sözün altında kalacak mı yoksa yeni tiyatro sahneleri için fırsat mı kollayacak? Bunu bekleyip göreceğiz.
Bu saatten sonra Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener ilişkisi hep birbirini kontrol etmekle, birbirini tartmakla geçecektir.
Meral Akşener MHP’de operasyon figüranlığı yaparken destek veren Kemal Kılıçdaroğlu şimdi CHP’de operasyon yiyor.
Geç de olsa farkına vardı ve “partisinin iç işlerine” karışıldığını anladı.