Starovic, Sırbistan'ın Ankara Büyükelçiliğinde AA muhabirinin Türkiye-Sırbistan ilişkilerine yönelik sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic arasındaki ilişkinin "son derece yapıcı ve olumlu" olduğunu belirten Starovic, "21. yüzyıl Avrupası'nın iki büyük lideri" olarak tanımladığı Erdoğan ve Vucic'in, iki ülke ilişkilerinin geliştirilmesinde büyük rol oynadığının altını çizdi.
Starovic, son yıllarda Türkiye ile Sırbistan'ın ekonomik alanda önemli başarılar kaydettiğini vurgulayarak "Örneğin Sırbistan'da çok sayıda Türk yatırımı var ve ticaretimiz yıldan yıla artıyor." diye konuştu.
- TÜRKİYE-SIRBİSTAN SAVUNMA İŞBİRLİĞİ
Çeşitli alanlarda Türkiye ile Sırbistan arasındaki işbirliğinin daha da genişletilmesi gerektiğine işaret eden Starovic, Ankara'da Türk yetkililerle bu konuda temaslarda bulunduğunu söyledi.
Starovic, iki ülke arasındaki savunma işbirliğinin "yetersiz olmadığını" ancak bu alanda daha fazla potansiyel olduğunu, başkent Belgrad'da Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile yaptığı son görüşmelerde de bunu gördüklerinin altını çizdi.
Askeri alandaki ekonomik işbirliğinin, iki ülkenin askeri işbirliğinde en önemli potansiyele sahip olduğuna dikkati çeken Starovic, bu alanda iki ülkenin de birbirinden faydalanabileceğini ve birbirini tamamlayabileceğini vurguladı.
Starovic, Türkiye'de üretilen çok sayıda ekipmanın Sırbistan için ilgi çekici olduğunu belirterek şöyle devam etti:
"Çok iyi bir dinamiğimiz var, pozitif bir ivme yakaladık. Öyle görünüyor ki şu anda ayda bir kez güvenlik ve savunma alanında üst düzey toplantı yapıyoruz ve bu gerçekten çok iyi ve çok olumlu bir dinamik. Bize savunma alanındaki ilişkilerimizin yakınlaşmaya başlayacağı, siyaset ve ekonomide halihazırda ulaştığımız işbirliği seviyelerine ulaşacağımız konusunda umut veriyor."
- TÜRKİYE'NİN BALKANLAR'DAKİ ÖNEMİNE DİKKATİ ÇEKTİ
Balkanlar'da "barış ve istikrarın korunması için" Türkiye ve Sırbistan'ın özel bir sorumluluğu olduğuna inandığını söyleyen Starovic, "Türkiye, Balkanlar'ın kesinlikle en büyük ve en güçlü ülkesidir. Balkanlar'da yaşayan bizler için Türkiye'nin bölgesel süper güç olduğunu her zaman söylemek isterim." ifadelerini kullandı.
Starovic, ülkesinin de coğrafi konumu nedeniyle bölgede önemli bir pozisyonda olduğunu belirterek "İşte bu nedenle, biri bölgenin en büyük ve en güçlü ülkesi olan, diğeri ise merkezi konumda bulunan iki ülkenin bu tür özel bir sorumluluğu olduğuna inanıyorum." dedi.
Balkanlar'daki "barış ve istikrarın korunması" için Ankara ile Belgrad arasındaki "iyi ve yapıcı" ilişkilerin önemine işaret eden Starovic, "Bugüne kadar bu iş istikrarını korumayı başardık, bu konudaki karşılıklı bağlılığımızı takdir ediyoruz." diye konuştu.
Starovic, iki ülkenin anlaşamadığı durumlarla da karşılaştığını belirterek "Bu iki egemen devlet arasında normal bir durumdur, farklılıklarımızı gizlemiyoruz ve farklılıklarımızı son derece samimi, açık ve dostane bir şekilde tartışabiliyoruz. Ancak bunun da ötesinde, bizi birbirimize bağlayan ya da bir araya getiren şeyin, iki ülke arasında yarattığımız tüm farklılıklardan çok daha önemli olduğunu düşünüyorum ve bu da Balkanlar'da barış ve istikrarın korunmasına yönelik çok güçlü ve sağlam taahhüdümüzdür." ifadelerini kullandı.
- KOSOVA MESELESİNDE TÜRKİYE'NİN ROLÜ
Kosova konusunda iki ülkenin farklı bakış açılarına sahip olduğuna işaret eden Starovic, meselenin sadece Türkiye ile Sırbistan arasında değil, başta Avrupa Birliği (AB) üyeleri olmak üzere çok sayıda ülke ile Sırbistan arasındaki tartışmalı bir konu olduğunu söyledi.
Starovic, Türkiye'nin "bu çözülmemiş siyasi ihtilaftan kaynaklanan güvenlik endişelerini hafifletmek" için çaba sarf ettiği değerlendirmesinde bulunarak "Buna çok daha uzun bir ölçekte bile bakabiliriz. Yine de Türkiye'nin yapıcı bir ortak olarak hareket etmek için gerçekten çok çaba sarf ettiğinin farkındayız." dedi.
Belgrad ve Priştine arasında geçen yıl yapılan enerji anlaşmasında Türkiye'nin de yardımı olduğunu kaydeden Starovic, "İnanıyorum ki Türkiye'nin Balkanlar'da barış ve istikrarı koruma ve toplumsal barış ve müzakereler çerçevesinde yapıcı katkılarda bulunma yönündeki bu kararlılığı gelecekte de devam edecektir." değerlendirmesini yaptı. AA