Direktör Yardımcısı Romanets, Akkuyu NGS'nin inşaat halında hem bölge hem de Türkiye ekonomisine büyük bir katkı verdiğini ifade ederek, Şu an sahamızda 11 bin kişi 7 gün 24 saat esasıyla çalışıyor. Bunların 8 bini inşaat işçisi olarak sahada yer alıyor. Bunlar sahada gereken betonlamayı ve döşemeyi yapıyorlar. Çalışanların yüzde 80'i Türk işçiler. İnşaat işlerini onlar gerçekleştiriyor. Rus çalışanlar da özel ekipmanlarla ilgili çalışmaları yapıyor diye konuştu.
Akkuyu NGS'nin güvelik ve önlem anlamında 'en güvenli' santral olacağını kaydeden Direktör Yardımcısı Romanets, Akkuyu Nükleer Projesi Novovronyej NGS'sinin hemen aynısı olacak şekilde projelendirilmiştir. Rusya'da aynı şekilde projelendirilmiş dört tane proje devreye alınmıştı. 2 tanesi Novovronyej NGS'sinde, 2 tanesi Leningrad NGS'sinde ayrıca da biri de Belarus'ta devreye alınmıştır. Ancak bizim Akkuyu NGS'yi farklı yapan şey, Akkuyu 3+ nesile ait bir projedir. Projede Fukuşima'dan sonra alınan önlemler kullanıldı. Yönetici olarak Belarus'taki NGS'yi de devreye aldım. Aynı zamanda orada da yapı işlerinden sorumlu olarak görev aldım. Belarus'ta görev alan teknik ekip Akkuyu'ya gelerek tecrübelerini burada da hayata geçiriyor. Şu an sahada binden fazla kadın personel çalışıyor. Kadınlar sahada olmasa bu proje de olmazdı. Projenin her kısmında çalışıyorlar. Bu proje, hem Mersin hem de Türkiye için farklı teknolojilerin geliştirilmesini sağlayacak ifadelerini kullandı.