Temmuz ayı başında evde 5 kişinin kaldığını belirten Alkan, Benimle birlikte 6 kişi kalmaya başladık. Şu anda birisi işi bıraktı gitti. Birisi de izne ayrıldı. 2 kişi garson olarak çalışıyor. Diğerleri sürekli olarak restorandalar. Şu an evde 2 kişi kaldı. Ama her an artabilir. Restoran, duruma göre çalışan kişileri azaltabiliyor, artırabiliyor. Anlaşmamıza göre evi eylül ayı sonunda bana teslim etmek zorundalar. Noterden taahhütname yaptık. Gün sayıyorum sözlerine yer verdi.
Evdeki kiracıları ile birlikte çay içip televizyon seyrettiklerini anlatan Alkan, Eskiden tanışmış arkadaşlar gibiyiz. İlk geldiğimde 2 arkadaş kalıyordu. Bir tanesi bulaşıkçıydı. Diğeri de garsondu. Bulaşıkçı arkadaş buradan ayrıldı. Şimdi başka bir yerde kalıyor. Garson da izne gitti. Kendi yatağımı kurdum. Orada yatıp kalkıyorum. Eşim de var. O da mağdur durumda. Yaz tatili için yanıma gelecekti. Hayaller kurmuştuk. Evimiz bu durumda olunca yaz sıcağında İzmir'de kaldı. 24 yaşında oğlum var. O da Alaçatı'da sörf okulunda çalışıyor. O da evimize gelemedi. Konteynerde kalıyor. Benim gibi koğuş sistemi yaşıyor ifadeleri kullandı.
Alkan'ın ilginç hikayesi, sosyal medyada da geniş yer buldu.