29 Ekim sabahı ise Atatürk'ün erkenden kalktığını söyleyen ve kendisini görür görmez "Bugün bayram" dediğini aktaran Gökçen, "Akşama doğru gençler yine vapurları doldurarak tıpkı onun son 30 Ağustos'unda olduğu gibi Dolmabahçe Sarayı'nın önüne gelmişlerdi. Ata'yı görmek istiyorlardı.
Coşmuşlardı. Tezahürattan yer gök inliyordu. Odaya Doktor Neşet Ömer Bey'le Salih Bozok girdi. Atatürk onları yanına çağırdı. 'Duyuyor musunuz, bunlar bizim gençlerimiz, cumhuriyet emanet ettiğimiz gençlerimiz.
Ne gür sesleri var. Öyle bir nesil yetişiyor ki bu neslin heyecanı yurt ve bayrak aşkı köreltilmeyecek olursa dünyanın en mutlu ülkesi biliniz ki Türkiye olacaktır. Bu çocukları görmek istiyorum. Buraya kadar geldiklerine göre onlara hiç olmazsa el sallamalıyım."
BÜYÜK ACI İÇİNDE PENCERE ÖNÜNE GELDİ
Gökçen anılarında Atatürk'ün doktorların itirazlarına rağmen gençlere el sallamak istemesinden sonra pencere önüne gelene kadar çektiği ıstırabı ise şu sözlerle dile getirir: "Binbir güçlükle elbisesini ve ayakkabısını giydirdiler...
O balmumu gibi olan yüzü ıstıraptan mosmor oluyor, alnından ter damlaları halının üzerine sanki yağmur gibi iniyordu. O coşkun gençliğe el sallayacaktı.
ŞİŞLİ BELEDİYE BAŞKANLIĞI
Daha hayatta olduğunu, daha onlarla birlikte olduğunu, bu cumhuriyet bayramını onlarla birlikte kutladığını göstermek istiyordu... Pencerenin önüne koltuk yerleştirdiler.
Atatürk bu koltuğa oturdu. İşte o zaman dışarıda kıyamet koptu. Onu gören gençler çılgınca alkışlıyorlar, bayraklarını sallıyorlardı. Atanın gözlerinde yaş vardı.
Ulusunu, gençlerini buradan el ile selamladıktan sonra 'Yoruldum, çok çabuk yoruluyorum. Beni lütfen yatağıma yatırınız. Onları gördüğüm için çok mutluyum" dedi.
SON CUMHURİYET BAYRAMI MESAJI
Atatürk'ün Ankara'daki cumhuriyet bayramı etkinliklerine katılamaması üzerine mesajını Ankara Hipodromunda yapılan geçit resminden önce Başbakan Celâl Bayar okumuştur:
"Zaferleri ve geçmişi insanlık tarihi ile başlayan, her zaman zaferle beraber uygarlık nurlarını taşıyan kahraman Türk ordusu! Memleketini en buhranlı ve zor anlarda eziyetten, felâketlerden, belâlardan ve düşman işgâlinden nasıl korumuş ve kurtarmış isen cumhuriyetin bugünkü verimli devrinde de askerlik tekniğinin bütün modern silâh ve araçları ile donatılmış olduğun halde görevini aynı bağlılıkla yapacağına hiç şüphem yoktur... Cumhuriyet Bayramı'nın on beşinci yıldönümü hakkınızda kutlu olsun."
Kaynak: Sabah