Bu sonuçlar, daha önce yapılan araştırmalarda belirli otlar ve baharatlarla etin marine edilmesinin de HCA'ları azaltabileceğini gösteren bulgularla uyumluydu.
Ohio Eyalet Üniversitesi'ne göre biberiye, karnosol adlı bir fitokimyasal bakımından zengin olarak öne çıkıyor.
Bu bileşen, kanser hücrelerinin büyümesini yavaşlatma, bağışıklık fonksiyonlarını güçlendirme, kanserle ilgili hormon üretimini sınırlama ve antioksidan olarak işlev görme özelliklerine sahip.
Yapılan çeşitli çalışmalar, biberiyenin kanserli hücrelerin çoğalmasını engelleyerek tümör büyümesini kontrol altında tutma potansiyeline sahip olduğunu göstermektedir.
2011 yılında yayınlanan bir meta-analiz, Critical Reviews in Food Science and Nutrition dergisinde, biberiyenin kolorektal kanser ve diğer kanser türleri üzerindeki koruyucu etkilerini ortaya koydu.
Araştırmacılar, biberiye özü ve bileşenlerinin antikanser potansiyelini gösteren hayvan ve hücre çalışmalarından elde edilen geniş bir literatür olduğunu belirtti.
İÇERİĞİNDEKİ ASİTLER KANSERE KARŞI MÜCADELEDE ETKİLİ"
Karnosolün yanı sıra, biberiyede bulunan karnosik asitler, rustik asitler ve rosmarinik asit gibi diğer bileşiklerin de kansere karşı etkili mücadelede rol oynadığı kanıtlanmıştır.
Araştırmacılar, biberiyenin çeşitli organlardaki tümörlerin gelişimini baskılama yeteneğini, kolon, meme, karaciğer, mide, melanom ve lösemi hücreleri dahil olmak üzere çeşitli kanser türleri üzerinde gösterdiğini ifade etmiştir.
2014 yılında PLOS One dergisinde yayınlanan bir araştırma, ağızdan verilen biberiye özünün farelerde tümör büyümesini yüzde 46 oranında önemli ölçüde bastırdığını göstererek bu bulguları destekledi.
Biberiye, kekik, fesleğen, nane, adaçayı, kekik, mercanköşk ve kekik gibi bitki ve baharatlar, antioksidan bakımından zengin oldukları için bir arada değerlendirilmektedir.