21 Eylül 2024
weather
23°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkçe Düşün
İstanbul
HAFİF YAĞMUR
23°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Türkgün Gündem Taşova'dan bayram ve sonbahar uyarısı

Taşova'dan bayram ve sonbahar uyarısı

Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yeşim Taşova Prof. Dr. Yeşim Taşova, havaların ısınmasıyla birlikte koronavirüs salgınıyla mücadelede rehavete kapılınmaması gerektiğini, salgınların sonbaharda tekrar artabileceğini söyledi. Taşova, “Ramazan Bayramı’nda alışkanlıklarımız anne-babaların elini öpmek. ‘Elimi yıkadım, maskemi taktım öptüm’ derken, riskli grubu tehlikeye atabilme şansımız oluyor. O yüzden hazır güzel bir şekilde engellemişken biraz daha sıkı tedbirler hatırlatılmalı” dedi.  

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Taşova'dan bayram ve sonbahar uyarısı

Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yeşim Taşova, koronavirüs salgınındaki son durumla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Alınan tedbirler nedeniyle belirgin şekilde düşen vaka sayılarının sevindirici olduğunu kaydeden Prof. Dr. Yeşim Taşova, “Ancak bu azalmanın da rehavet getirmemesi gerek. Güzel havalarla birlikte korunmaya devam etmemiz lazım. Ülkemizde hastaların temas ettiklerini yüzde 99 oranında bulabiliyoruz. Günümüzde bu azalma devam edecek ama bu mikroorganizmanın ortadan kalktığı anlamına gelmiyor. Biraz uykuya çekiliyor diyebiliriz. Yüzde 40’ın üzerinde bağıl nem olması bunlara yardımcı faktör olarak görülebilir. Haziran-temmuz aylarında daha az göreceğiz ama sonbaharda, belki daha fazla vaka çıkacak. O yüzden kulağımız her zaman aşı çalışmalarında olmalı. Aşı ortaya çıkınca rahatlayacağız” diye konuştu.

Aşının tamamlanması 24 ayı bulabilir
Virüste ikinci dalganın ortaya çıkmaması için hijyen ve sosyal mesafe kurallarının uygulanmaya devam edilmesi gerektiğine vurgu yapan Prof. Dr. Taşova, hastaların yüzde 5’inin çok ağır şekilde yoğun bakımda tedavi gördüğünü, yüzde 10-15’inin ise orta derecede zatürre aşamasında hastalığı geçirdiklerini kaydetti. Taşova, virüs nedeniyle böbrek, karaciğer, damarların yanı sıra akciğerdeki hasarın uzun süre takip edilmesi gerektiğine dikkat çekerek, uzun süreli takip için özel bir merkez kurma aşamasında olduklarını anlattı. Aşı çalışmalarının da birçok kontrol listesi ve deneyler nedeniyle 24 ayı bulan bir zamanda tamamlanabileceğini aktaran Taşova, dünyadaki 70 çalışmadan 4’ünün önemli aşamada olduğunu söyledi. Taşova, normalleşmenin de aşı çalışmalarına bağlı olduğunu ancak eskisi gibi bir normalleşmeden söz edilemeyeceğini dile getirdi. Taşova, vakalardaki araştırmalar nedeniyle bulgu çeşitliliğinin arttığını, sadece ateş ve öksürük değil, ishalle seyreden vakaların da bulunduğunu kaydetti.

Alışkanlıklara göre düzenleme yapılmalı
SARS, MERS, kuş gribinde olduğu gibi yeni tip koronavirüsten de ders çıkarılması gerektiğini aktaran Prof. Dr. Yeşim Taşova, bu virüsün önceki koronavirüs çeşitleri gibi seyrettiğini ancak mutasyon da geçirebileceğini dile getirerek, ramazan bayramında alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:

“Ramazan bayramı ile ilgili Bilim Kurulu üyesi olarak değil de kişisel olarak yorumda bulunabilirim. Bu düzenlemeler her bölgenin kendi alışkanlıklarına göre yapılmalı. Çin’deki, ABD’deki düzenlemelere veya bizdeki alışkanlıklara göre oralarda düzenlemeler yapmak anlamsız olur. Bayramlarda anne babalara gittiğinizde el öpmeyince sıkıntı çıkıyor. Hadi ‘Maskeli öptüm, elimi yıkadım’ derken riskli grubu da tehlikeye atabilme şansımız oluyor. O yüzden hazır güzel engellemişken, bir sıkımlık daha. Biraz daha sıkı tedbirler alınmalı. Belki sokağa çıkma yasağı olmaz ama şehirlerarası seyahat engellenmeli veya belli saatler arası kısıtlanmalı. Bunun dışında 65 yaş üstünü ve 20 yaş altını da biraz rahatlatmamız ancak dikkatli gitmemiz lazım.”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Türk SİHA'ları karşısında çaresiz kaldılar!

Türk SİHA'ları karşısında çaresiz kaldılar!