Ekonomi gündemiyle ilgili sorulara cevap veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Faizi düşürmek suretiyle biz yatırım, istihdam, üretim ve ihracat ile büyümeyi sağlayacağız." ifadelerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları;
(Türkiye'nin büyüme oranları) Küresel salgın döneminde Türkiye bu üç çeyrekte de çok farklı bir ayrışma ortaya koydu. Yıl sonu itibarıyla da bu pozitif ayrışmayı devam ettireceğimiz inancındayım.
Faizi düşürmek suretiyle yatırım, istihdam üretim, ihracat büyüme... Bu dört ana başlık bize büyümeyi getirecek. Bizim tahminimiz asgari 10 ama bu 10'un üzerine çıkabilir.
Hep söylüyorum ya faiz sebep enflasyon neticedir. Şu an faizi düşürüyoruz, enflasyonun da düştüğünü inşallah hep beraber göreceğiz.
İki önemli destek paketi hazırladık. 50 kişinin altında çalışanı olan firmalarımıza yeni istihdam için 100 bin liraya kadar krediye erişim sağlıyoruz.
Amacımız kısa sürede 11 bin firmamızın toplam tutarı 10 milyar lirayı bulan krediden faydalanmasını sağlayarak, 50 bin yeni istihdamın önünü açmak.
Zengini zengin yapan model faizciliktir. Faiz zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapar.
Kur-faiz spekülasyonu ile karşı karşıyayız. Dolayısıyla bu spekülasyonu ancak biz engelleriz.
Yüksek faiz için kısa vadede ülkeye giren fonlar var. Bu dövizi düşürebilir ama bizim için ideal değildir. Yükselen kuru düşürmek için her seferinde daha fazla faiz vermek gerekir.
Kur-faiz-enflasyon sarmalında yaşamayacağız. Büyümeyi istikrarsız hale getirmelerine müsaade etmeyeceğiz ve biz bu sarmaldan çıkacağız.
Bu tezgahın bozulmasını istemeyenler bizi yeniden bu oyuna çekmek istiyorlar. Küresel işbirlikçiler ve içerideki ortakları bunu başaramayacaklar.
Türkiye'ye uzun vadeli yatırım yapanlar her zaman kazanmıştır, bundan sonra da kazanacaktır.
Şu an ihracatta çok çok iyi bir konumdayız. 215-220 milyar dolarlara çıktık. Yıl sonunda bunun da üzerine çıkacak. Bu, Türkiye'nin rekoru.
Döviz kazanıp cari fazla veren bir ekonomi olma hedefiyle hareket ediyoruz.
Faizi artırmanın çözüm olmadığını defalarca gördük. Bize dayatılan yüksek faiz politikası yeni bir olay da değil.
İhracatımızın ithalatımızı karşılama oranı yüzde 90'lara ulaştı. Aylık olarak cari işlemler fazlası vermeye başladık.
Ekonomik güvenlik ulusal güvenliğin bir parçasıdır. Türkiye ekonomisi güçlüdür. Döviz kurundaki son hareketlerin ekonomik temeli olmadığı açıktır. Türkiye ekonomik tehditlere pabuç bırakmaz. Algı operasyonları döviz manipülasyonlarıyla bizi engellemek artık mümkün değildir.
Seçim öncesine kadar faizin düştüğünü, kuru tetikleyen yüksek faizin düşüşü sebebiyle kurda da iyileşmenin olduğunu göreceğiz. Buna enflasyon da dahil.
Hedef, düşük faizle halkımızı, esnafımızı rahata çıkarmak ve daha çok yatırımı sağlayabilmektir.
Piyasayı bozucu faaliyet gösterenlere ve fiyatlama davranışlarını bozanlara kesinlikle göz açtırmayacağız.