Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, açıklamasında şunları kaydetti:
Vatan hainlerinin yol arkadaşı olan 805 karanlık şahsın imzaladığı Türk milletinin birliğini ve dirliğini dinamitlemeye çalışan bildiri ve terör örgütü PKK’nın militan temin merkezi gibi çalışan HDP’nin kapatılması ile ilgili Sayın Genel Başkanımızın yapmış olduğu açıklama, vatan hainlerine vurulmuş sağlam bir tokattır.
Bu tokat, vurulduğu yanağı perişan ettiği gibi tokadın şaklama sesi herkesten önce bölücülerin şakşakçılarından gelmiştir. Terörden ve kandan beslenen, 83 milyonluk büyük Türk milletinin müreffeh günler görmesine mani olmak isteyen ne kadar isim varsa meydana çıkmış, zilletin gizlenen ortakları deşifre olmuştur.
Her ne kadar Kılıçdaroğlu’nun içerideki dostlarından birinin HDP/PKK olduğu bilinse de CHP’nin ve İP’in hâlâ gizli ortaklarını itirafa yanaşmaması dışarıdaki dostlarını kızdırmış olmalı ki “anti demokratik güçler” süreci hızlandırmak için devreye sokulmuştur.
“Millet İttifakı’nı demokrasi ittifakına çevirme” amacıyla hazırlandığı söylenen rezil bildiri, zillet ittifakının gizli ortaklarının zilletin temsilcilerine “hadi” mesajından başka bir şey değildir.
HDP’nin Eş Başkanları defaatle “Demokrasi güçleri cesurca ve korkusuzca davranıp ittifakları gizli olmaktan çıkarmalıdır.” dediği hâlde zillet ittifakının görünen ortaklarının bu cesareti gösterememesi üzerine, dışarıdan aydın maskeli piyonlar devreye sokulmuş ve sipariş bir bildiri yayımlanmıştır.
Sayın Genel Başkanımızın bu ülkeyi “vatan” olarak benimseyememiş 805 “yurttaş”ın maskesini düşürmesi ve iflah olmaz HDP’nin kapısına bir daha açılmamak üzere kilit vurulmasını teklif etmesi aziz Türk milletinde büyük bir karşılık bulmuştur.
Vatan hainlerinin toplanma merkezi, teröristlerin merkez üssü olan HDP’nin ülkemize, insanımıza bugüne dek diğer öncülleri gibi bir faydası dokunmamıştır.
Bu parti görünümlü örgüt, Türkiye’nin hangi meselesinde Türkiye’den taraf olmuştur, Türkiye’ye karşı düzenlenen hangi psikolojik harekâtta bu tarafta yer almıştır?
Türkiye’nin sınır dışı operasyonlarında teröristlerin önüne yatanlar, terör örgütünü bir korku unsuru olarak kullanıp insanları sokağa çıkmaya zorlayanlar, Türk askerini ve polisini hendeklerde boğmaya kalkanlar bunlar değil midir?
Dost ve kardeş ülke Azerbaycan’ın şanlı zaferinden üzüntülerini dile getiren, aklı başındaki Ermenilerin dahi işgalci olduğunu kabul ettikleri Ermenistan’a destek açıklaması yapan, yine bu parti görünümlü terör örgütü taşeronu değil midir?
Bunların bir şehidin ardından gözyaşı döktükleri görülmemişken kendi elleriyle PKK’ya teslim ederek müsebbibi oldukları teröristlerin leşlerini anne babaları reddederken bunların teslim alması vaka-i adiye hâline gelmiştir.
Bunların, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin çıkarına bir tane açıklamasını duymak mümkün değilken her hain bildirinin öncüsü, ülkemize dışarıdan gerçekleştirilen her kalleş saldırının destekçisi yine bunlardır.
Hâl böyle iken suyu bulandırarak ellerinde doğudan batıya, kuzeyden güneye insanımızın kanı bulunan HDP’yi masum ve Türk siyasetinin demokratik bir oluşumu olarak göstermeye kalkan kim varsa HDP’nin işlediği suçların da ortağıdır.
Hele ki Sayın Genel Başkanımıza ve Partimize bu hain bildiri ve HDP üzerinden saldırmaya kalkanlara cevabımızı misli ile vereceğimizin bilinmesini isteriz.
Milliyetçi Hareket Partisinin ve şanlı Türk Devletinin yıllardır Kürtleri katlettiğini iddia edebilecek kadar alçaklaşanlar ve Türkiye’de yeni bir kardeş kavgası meydana getirebilir miyiz diyerek avcunu ovuşturanlar kökü dışarıdaki kirli odakların Türkiye’deki elemanlarıdır. Bunları da tek tek deşifre etmek ve maskelerini soymak boynumuzun borcudur.
Milliyetçi Hareket Partisinin ve Türk Milliyetçilerinin geçmişten aldıkları emanet ve geleceği bırakacağı bir miras vardır. Bu miras önce sınırlarımız içerisindeki insanımızın, ardından Türk-İslam dünyasının ve nihayet tüm dünyanın müreffeh bir yaşama kavuşması ülküsüdür.
Bu ülkümüzü gerçekleştirirken efradımızı câmi, ağyarımızı mani olacağız. Türk milletini yolundan çevirmek isteyen kişi, dernek, oluşum, parti fark etmeksizin ortaya çıkartıp kanun önünde sorulması gereken hesabı mutlaka soracağız.
Sayın Genel Başkanımızın veciz ifadesiyle:
“Doğudan batıya, kuzeyden güneye büyük bir aile şuuruyla kenetlenip birbirimize dayanarak, birbirimizden güç alarak, millî birliğimizi perçinleyerek bu zor dönemi atlatacağız.
Eğilmez başımızla, yenilmez irademizle biz büyük Türk milletiyiz.
Hiçbir habis ve hain emel Türk milletini pes ettiremez, taviz verdiremez.
Hiçbir zalim, hiçbir zorba Türkiye’ye kanlı dişlerini geçiremez.”