İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "Elimizde PKK'nın en üst düzeydeki yöneticilerinden biri var" dediği terörist Abdulnasır Kaplan (45) hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açıldı. PKK'nın Şırnak kırsalındaki Besta cephesinde bulunan 300 kişilik terörist grubun başındayken, örgütten kaçarak güvenlik güçlerine teslim olan "Serhat Karayazı" kod adlı Kaplan 15 Temmuz hain darbe girişimi ve PKK bağlantısıyla ilgili çarpıcı itiraflarda bulundu. Sabah'tan Özgür Cebe'nin haberine göre, Darbeden haberdar olduklarını, bir gün önce darbe olacağının Kandil'den bildirildiğini söyleyen Kaplan, "Şehirlerdeki çukur ve hendek çatışmaları, devlet otoritesini zayıflatarak, darbenin önünü açmak içindi" ifadelerine yer verdi.
(Hendek ve barikat eylemleri) Bu olaylar Aralık 2015'te başladı. Koşullar uygun değildi. Buna rağmen ağır silahlar yığılmaya başlandı. Bu adım Duran Kalkan'ın 'Ordu şehirlere müdahale etmeyecek' açıklamasından sonra geldi. Ama ordu müdahalesiyle Hendek operasyonları başarılı olunca, sonra Kalkan bu kez, 'Biz ordunun şehirlere müdahale etmesini beklemiyorduk' dedi. Bu da çözülmeyi hızlandırdı. Bize 'Mayıs 2016'da darbe olacak, Cumhurbaşkanının kellesini alacaklar' denildi. Bu çatışmalarla darbe girişimi birbiriyle bağlantılıdır. Şehirler işgal edilerek devlet otoritesi zayıflatılıp, darbecilerin önünü açmak için bir zemin hazırlandı. Mayıs'ta şehir çatışmaları bitince Temmuz'da da darbe girişimi oldu.
"DARBECİLERE SALDIRMAYIN" EMRİ
15 Temmuz Darbe Girişiminde Bestler-Dereler genel sorumlusuydum. Darbe girişiminin ertesi günü "Latif" telsiz kodunu kullanan "Sedat Urfa" kod adlı yöneticiyle yaptığım şifreli telsiz görüşmesinde, askerlere ikinci bir emre kadar saldırı ve eylem yapılmaması kararı alındığını iletti. Darbenin başarılı olabilme ihtimaline karşı bize eylem yapmama talimatı verildi. Darbe girişimi başarısız olunca eylem yapmama kararını geri aldılar. Darbeciler ile PKK yönetimi arasında bir bağ olduğu nettir. Bunu Besta bölgesine gönderilince çok daha net anladım.
KALKAN ÖNCEDEN DUYURDU
Örgütte 25 yıl kaldım. Bu sürede örgütün birçok yabancı güç ve devletlerin aleti olduklarını gördüm. Duran Kalkan'ın örgütün Sterk TV adlı kanalına çıkıp, "Türkiye'de Mayıs ayı başında darbe olacak" demecinin ardından Temmuz'da darbe girişimi yaşanması örgüt ile darbeciler arasında somut bir bağ olduğunu ortaya koyunca anlamsızlık ve amaçsızlık duygularını derinden yaşadım.
'İNTİHARDAN VAZGEÇİP TESLİM OLDUM'
ÖRGÜTTEN ayrılma ile intihar etme arasında çok ciddi bocaladım. İntihar etmenin hiçbir faydası olmadığını düşünerek vazgeçtim. Bu sırada örgüt tarafından mağaraya hapsedildim. Örgütten kaçarak yurt dışında başka ülkelerde yaşama imkanım varken, teslim olup örgütün gerçek yüzünü anlatmaya karar verdim.
ÖRGÜTÜN TEPE İSİMLERİNDEN
TERÖR örgütünün silahlı kolu HPG'nin sözde Askeri Konsey üyesi de olan ve 25 yıl dağ kadrosunda çok sayıda kanlı silahlı eylemlerin talimatlarını veren, örgüt içinde de "Pir" telsiz kodunu kullanan Kaplan, terörist elebaşlarından Murat Karayılan ile Bahoz Erdal tarafından Şırnak'a sorumlu olarak gönderilmişti. PKK'nın tepe isimlerinden Kaplan sık sık örgütün televizyonlarına demeç veriyordu.