Terör örgütlerini 'tahriş' eden adamın istifası!

Geçtiğimiz günün akşamı, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun istifa etmesiyle Türkiye çok hareketli saatler yaşadı. Süleyman Soylu’nun istifa kararını açıkladığı saatten, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararının İletişim Başkanlığı tarafından “Sayın Bakanımız istifa talebini Sayın Cumhurbaşkanımıza sunmuş, Cumhurbaşkanımız bu talebi uygun bulmadığını kendisine ifade etmiştir” şeklindeki açıklanmasına kadar, gerçekten dost-düşman safını belli etmiştir. Terör örgütü PKK’nın yayın organı “Halk düşmanı istifa etti” diye hakaretlerle tepkisini ilk gösteren olmuştur. FETÖ’cüler adeta bayram eden propaganda yaptılar. CHP, İP, HDP, SP ve benzerlerinin hepsi adeta zil takıp oynadı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun cuma günü sokağa çıkma yasağı ile ilgili sokaklarda yaşanan kaos ve kargaşadan dolayı sorumluluğu alarak istifa etme kararı alması, siyasi etik açısından doğru olabilir. Ama bu karara sevinenlere bakınca kimin hangi noktada beklenti ve temenni içinde olduğunu da çok net gördük. Süleyman Soylu’nun geçmişte MHP hakkında yaptığı haksız eleştirilere Türkiye’de en ağır cevabı vermiş birisi olarak yazıyorum bunları… Kendisi o yazım hakkında da dava açmış, 15 Temmuz sonrası açtığı davayı geri çekmişti. Sayın Süleyman Soylu, İçişleri Bakanı olduğu günden bu yana gerçekten terörle mücadele konusunda aldığı sorumluluklar çerçevesinde hem dirayetli duruş sergilemiş hem de tavizsiz davranışlarıyla terör örgütlerini ve onların siyasi uzantılarını adeta çıldırtan olmuştur. Kandil’deki terörist başı Murat Karayılan bile çıldırmış bir vaziyette “Süleyman Soylu tahriş ediyor, böyle İçişleri Bakanı olmaz” demiştir.

Bir kişiyi sahiplenmek için dostlarına, düşmanlarına bakarak karar verilebilir. Süleyman Soylu istifa ettiğinde PKK, FETÖ, DHKP-C ve bunların Meclisteki uzantıları CHP, HDP, İP seviniyor, vatanseverler üzülüyorsa, bu manzaraya bakarak herkes kendi meşrebine göre tercihini yapabilir.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN SAĞDUYULU BİR KARAR VERDİ

Gazeteci Sayın Ceyhun Bozkurt sosyal medya üzerinden “Üstat Süleyman Soylu’nun istifasına ne diyorsun?” diye mesaj atınca “Üzüldüm. Cumhurbaşkanımız inşallah istifayı kabul etmez. PKK-FETÖ bayram ediyor” diye cevap vermiştim.

Elbette “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu olmazsa Türk devleti çöker” diye bir mantık yoktur. Bir Süleyman Soylu gider, bin Süleyman Soylu gelir. Ama terörle mücadelede gerçekten bir ahenk, disiplin ve kararlılık yakalanmışken, Türk milleti aynı zamanda koronavirüs karşısında hayatta kalma mücadelesi verirken, zamanı olmayan bir istifa olmuştu. Çok şükür Cumhurbaşkanı Erdoğan da sağduyulu kararla istifayı kabul etmedi.

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli de bu manada vurgular yaparak “Terörden ekonomiye, bölgesel sorunlardan küresel dayatmalara varıncaya kadar ülkemiz muazzam bir iradeyle duruş göstermektedir. Böylesi kırılgan bir dönemde İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun istifa niyeti, sürdürülen mücadele ruhunu sekteye uğratma riski taşımaktadır. Gelişmeler karşısında Sayın Bakanın istifa kararının Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından kabul edilmediği anlaşılmaktadır. Elbette takdir ve tasarruf Sayın Cumhurbaşkanımıza aittir. Milliyetçi Hareket Partisi mezkur istifanın kabul edilmemesinden ziyadesiyle memnundur. Sayın Süleyman Soylu azimli, inançlı, dirayetli ve mücadeleci kişiliğiyle Türkiye’nin en hassas döneminde üstlendiği Bakanlık görevini başarıyla yerine getirmiştir. Bizim temennimiz, bu görevine kararlılıkla devamından yanadır” şeklinde değerlendirmede bulunmuştur.

Dediğim gibi sevinen ve üzülenler denklemi bile Süleyman Soylu’nun istifası karşısında nerede duracağımızın yol haritası olmuştur.

Biz, Süleyman Soylu’nun kara kaşına, kara gözüne övgü yapmıyoruz ki, gün geldi yanlış duruşlarına karşı çok ağır eleştirilerimiz oldu, gün geldi İçişleri Bakanı olarak ortaya koyduğu başarılara alkış tuttuk. En başta da terörle mücadelede gösterdiği kararlılık bizim için desteklenmesi gereken güçlü tercih olmuştur. Süleyman Soylu istifa ettiğinde, asker ve polis odaklı, milli propaganda mücadelesi veren tüm sosyal medya sayfalarının Süleyman Soylu’ya yönelik gösterdiği sevgi ve sahiplenme boşuna değildir. Asker ve polis arasında güçlü bir bağ kurduğu ve terör örgütleriyle mücadelede duruşuyla güven verdiği anlaşılıyor. PKK, FETÖ, DHKP-C ve bunların CHP, HDP, İP gibi Meclis uzantılarının istifa haberinden sonra sergilediği sevinç çığlıkları uzun sürmedi. İstifa kursaklarında kalınca, bu sefer döndüler çeşitli tezviratlar yapmaya başladılar. Hele bir de kendilerine milliyetçi-ülkücü süsü veren CHP-İP-HDP yancılarının, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin Süleyman Soylu’ya destek vermesi sonrası iyice çıldırıp, “Yok Süleyman Soylu MHP’ye şu hakareti etmişti, yok çözüm sürecinde şunu söylemişti” demeleri yok mu, tam gerzeklik oluyor.

Süleyman Soylu, MHP’ye geçmişte laf söylediyse en ağır cevabı bizden aldı ve bunun için mahkemede yargılanan biz olduk. Kaldı ki, MHP’ye kim eleştiri getirdi, hakaret ettiyse yağları gevşeyen, dişlerini sırıtma pozisyonuna getiren siz olmadınız mı? Bize neyin hatırlatmasını yapıyorsunuz?

Şimdi Süleyman Soylu terörle mücadelede herkesin takdir ettiği duruşu sergilerken, PKK açılımları yapan CHP’nin etrafına sülük gibi yapışan siz değil misiniz?

Bu alçakların genel taktiği de budur. Mesela AKP’lilere gidip “Devlet Bahçeli geçmişte size bunları bunları söyledi” diye fitne yapıyorlar, MHP’lilere gelip “Recep Tayyip Erdoğan geçmişte size bunları bunları söyledi” diye fitne yapıyorlar.

O yüzden geçin bu hikâyeleri…

Dün nerede olduğunuz belli, bugün nerede durduğunuz bellidir. Biz ise yanlış yaparsa gerekeni söyleyerek, doğru yaparsa da destekleyerek olması gereken makul duruşu sergiliyoruz. Siz nasıl PKK’nın siyasi uzantısı HDP etrafında terörü meşrulaştırmak için buluştuysanız, MHP de tam aksine terörle mücadelede kararlı duruş sergilenmesi için AKP ile Cumhur İttifakı’nı kurmuştur. 15 Temmuz sonrası öldürülen on binlerce terörist leşi size hediyemiz olsun. Hele YPG aşkıyla yandıkları için Zeytin Dalı Operasyonu’na karşı çıkan CHP, HDP, İP üçlüsüne 4600 YPG’li terörist leşine ait kemikleri kargo ile postalasınlar mı? Size terörle mücadele anısı olsun. Bakıp bakıp hüzünlenirsiniz… Süleyman Soylu’nun görevine devam etmesi, Türkiye’nin beka mücadelesi adına iyi olmuştur. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin Süleyman Soylu’ya sahip çıkması da herkese önemli bir mesaj olmuştur. Yani terör örgütlerini “tahriş” etmeye devam…