Kâğıttan, tabaktan, anonstan Kemal hikâyeleri
Türkiye’de seçimi kazanması asla mümkün olmayan 6+HDP masasının kesinlikle kazanamayacağını Meral Akşener’in masayla blöf kavgası sonrası ortaya çıkan rezaletlerden bir kez daha anlamıştık. Son 1 haftada yaşanan rezaleti gören hangi akıl sahibi bunlara güvenip oy verir?
6+HDP masasının sahipleri bunun farkında olduğu için kendilerini güçlü göstermek adına propaganda ve algı oyunlarına hormonu basıp duruyorlar.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı açıklanır açıklamaz “Kriz sonrası ilk anket” adını verdikleri bir anket yayınlıyorlar. Anket sonucu şu: Kılıçdaroğlu %56,8 •Erdoğan %43,2 (Tarih: 4-6 Mart 2023)
6’lı masada kan gövdeyi götürürken nerede ve kiminle yaptınız bu anketi? Mantıkları aynen şöyle: Bas algı ve propaganda hormonu geç…
Bunların seçimlerde nasıl hüsrana uğrayacakları bir kez daha nerede ve nasıl anlaşıldı biliyor musunuz?
Bir dinlenme tesisinde '13. Cumhurbaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu' anonsu” şeklinde servis ettikleri videodan… Neydi o video?
Hangi il tam olarak bilmiyorum, bir dinlenme tesisinde kalabalık toplanmış, bu kalabalık içinden bir vatandaş “Türkiye Cumhuriyeti’nin 13. Cumhurbaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu olacaktır” anonsu yapıyor ve oradaki kalabalık bu anonsu alkışlıyor. Anonsu yapan bilinçli yapıyor, kalabalık alkışlamak, sevinç gösterileri yapmak için hazır bekliyor. Ama gizledikleri, zaten oradaki kalabalık Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylık açıklamasına otobüslerle gidip, o programdan dönenler. Yani anonsu da yapan CHP’li, anonsu alkışlayan kalabalık da CHP’li…
Fakat CHP medyası ve kuyrukları, bu manzarayı dinlenme tesislerinde sıradan ve birbirinden habersiz vatandaşların Kemal Kılıçdaroğlu’na sahip çıkması gibi gösteriyor. Bir görün kendilerinden geçmelerini, bir görün kırım kırım kırıtmalarını… Uyanın CHP’liler. Kendileri yazıp, kendileri oynuyor.
Daha bu ney ki? Bir de Kemal Kılıçdaroğlu’nun elindeki kâğıttan onun cumhurbaşkanı olması gerektiğini anlatan ve buna inanan bir CHP kitlesi var. Neymiş? Kemal Kılıçdaroğlu CHP grup konuşması yaparken, kürsüye elinde konuşmasına dair notlar aldığı müsvedde kâğıtlarla çıkmış. Çok tutumluymuş, israfı sevmiyormuş, o yüzden cumhurbaşkanı olmalıymış…
Bunu yazanlar CHP ve kuyruk trolleri değil... Bildiğiniz CHP’li gazeteciler. İsmail Dükel isimli CHP’li gazeteci “Konuşmasını kullanılmış kâğıdın temiz yüzüne yazan lidere, devlet yönetimi gönül rahatlığı ile bırakılır” diyor.
Müsvedde adamların müsvedde hikâyeleri… Kemal Kılıçdaroğlu bundan önce de tertemiz kâğıtlara, fiyatı oldukça yüksek karton kâğıtlara aldığı notlara, yazdığı yazılara bakarak konuşuyordu. O zaman Kemal Kılıçdaroğlu’nun o hâlinin çokluğuna bakarak da adaylıktan çekilmesi mi lazım?
Saadet Partisi önünde adaylığını açıklarken de gıcır gıcır kâğıtlara bakarak konuşuyordu. Yahu sizde nasıl bir zekâ kırıntısı var?
Bir gecelik otele 100 bin TL ödemiş adamın neyinden “tutumlu adam” çıkarmaya çalışıyorsunuz?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eski avukatı Mustafa Kemal Çiçek, geçtiğimiz yıllarda partinin kasasındaki 650 milyonun gazetelere, televizyonlara, anket şirketlerine aktarılarak CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Kedi hâlinin aslan gibi gösterilmesi için” para yağdırıldığını söylemişti. Nerede burada tutumluluk, israftan kaçma?
Ekrem İmamoğlu’nun İYİ Parti’ye 80 milyon TL “parti reklam giderleri için” yardımda bulunduğu iddia edildi. Bu yardımı kimse yalanlamadı. Ekrem İmamoğlu’nun sağ kolu Murat Ongun’un kayak tatiline gittiği İsviçre'de lüks otele 500 bin TL ödediği ortaya çıktı. Kemal Kılıçdaroğlu’nun tutumlu yönü hiç harekete geçmedi? İP milletvekilleri CHP’li belediyelerde ihale rekabetine girmişti, Kemal Kılıçdaroğlu’nun hiç umurunda olmadı.
Kâğıttan adamlarla, kâğıttan hayaller kurmayın. Çünkü çok komik oluyorsunuz.
Bunlar durmuyor, duracak gibi görünmüyorlarda…
Kemal Kılıçdaroğlu bir aileyi evinde ziyaret etmiş. Yer sofrası kurulmuş. Yemekte etli pilav varmış. Kemal Kılıçdaroğlu tabağın etli kısmını çocuğa çevirmiş… CHP’liler çok duygulanmış, ağlamaktan gözyaşları sel olmuş. Gözyaşlarını silmeye ne mendil, ne de selpak yetişiyormuş. İçlerinden bir tane beyin özürlü de sofrada her oturana tabakta yemek verilmiş de, niçin çocuğa yemek tabağı koymamışlar diye sormuyor.
Mevzu Kemal Kılıçdaroğlu’nu uçurmak olunca “Şeyh uçmaz, mürit uçurur” moduna geçip, kâğıttan, yemek tabağından, yandaş anonsundan halk adamı yaratmaya çalışıyorlar. Bir eli on binlerce insanı öldürmüş terör örgütü PKK’nın köleleri Demirtaş gibilerin, Pervin Buldan gibilerin ve HDP’nin elinde olan Kemal Kılıçdaroğlu’ndan halk adamı olmaz. Ondan olsa olsa terör örgütü PKK’ya yardım ve yaltaklık eden olur.
Kemal Kılıçdaroğlu’nu peygamber soyundan gelen birisi yapacak kadar uçan CHP’li müritlere bakınca bunlar seçime kadar hayal dünyalarının dibini sıyıracaktır. Kafayı sıyırdıkları da bir gerçektir.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun hâli de Nasrettin Hoca’nın şu fıkrasındaki gibi…
Nasrettin Hoca'ya sorarlar:
-Hocam sen evliya mısın...?
-Evet, ben evliyayım. İsterseniz şu karşıdaki ağacı çağırayım yanıma gelsin?
-Tamam Hocam, çağır görelim...
Üç kere ağacı çağırır Hoca, fakat ağaç gelmez...
Hoca der ki:
-O gelmezse biz gideriz o zaman, evliyada kibir olmaz.
***
Kemal Kılıçdaroğlu’nun evliya pozları da böyle bir şeydir. CHP’li müritler iki ayınız var. Daha yaratıcı olun. Çünkü kâğıt, yemek tabağı, dinlenme tesisinde anons biraz zekânızı tartışmaya açtı.