07 Ekim 2024
weather
27°
Twitter
Facebook
Instagram

CHP elindeki belediyeler vatandaşa yüktür

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
CHP elindeki belediyeler vatandaşa yüktür

Cumhurbaşkanlığı 1. tur seçimleri öncesi “CHP’li Belediyeleri Anlat Yeter!” başlıklı yazılar yazarak, CHP’den bir cumhurbaşkanı seçilirse Türkiye’ye hiçbir hizmet olmayacağını CHP’li belediyelere bakarak anlayabilirsiniz mesajını verdim.

Demiştim ki; Cumhur İttifakı’nın seçimlerde en büyük şansı, CHP’nin elinde olan birçok büyükşehir belediyesinde görülen çapsızlıklar, vizyonsuzluklar, hizmet götürememeler ve siyasi ayak oyunlarındaki figüranlıkları olacak.

Aynen öyle oldu. Dört yılını boşa geçirmiş CHP’li belediyeler, Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığına hiçbir katkı sunamadı. Yani CHP’li belediyelerin yapmış olduğu bir hizmet, ortaya koyduğu bir vizyondan dolayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kazandığı bir oy yoktur. Sadece Türkiye’deki kutuplaşmadan kaynaklı Kılıçdaroğlu’nun sabit oyları vardır. Yani CHP’li belediyeler şehir efsanesinden ibarettir.

Ankara, İstanbul, Mersin, Antalya, Adana, Hatay, İzmir 2019 yılından bu yana ne yapmış ki, bu oya dönüşsün?

Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı il il, ilçe ilçe gezdirmedi mi? Ne faydaları oldu? Koca bir hiç…

Zaten Kemal Kılıçdaroğlu seçimden sonra çıktığı Sözcü TV’de “Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın seçim sonuçlarına bir etki etmediğini” şu sözlerle ima etmişti.

“O bağlamda altı lider ve iki büyükşehir belediye başkanı arkadaşımızla beraber alanlara çıktık. Beklediğimizin olmaması bizim üzerimizde üzüntüye yol açtı. “

Ankara ve İstanbul’a ne faydaları olmuş ki, Kemal Kılıçdaroğlu’na bir faydaları olsun. Dört yıl sosyal medya algısıyla şişirilen bir balon gibi patladılar.

Neymiş? Kemal Kılıçdaroğlu aday olmasa ve onlardan biri olsa seçimi kazanırmış. Ne yapmışlar da kazanacaklar? HDP olmadan Kemal Kılıçdaroğlu nasıl bir hiç ise, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş da aynı onun gibi bir hiçtir. 2019 yerel seçimlerinde HDP’nin oyu olmasa Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın kazanması mümkün müydü?

Önümüzdeki yerel seçimlerde HDP kendi adaylarını çıkaracağını duyurdu. Bu netleşmese bile böyle bir sonuçta zaten CHP’nin seçime girmesine gerek yoktur. Kaldı ki, HDP dışındaki hizmet alamayan vatandaş, bu seçimlerde CHP’li adaylara oy vermeyecektir. Yanıldılar oy verdiler ve şimdi hepsi pişman.

Cumhur İttifakı, Ankara, İstanbul, Adana, Antalya, Hatay, Mersin gibi şehirlerde doğru adaylar ile girerse seçimleri kesinlikle kazanacaktır.

Ekrem İmamoğlu’nun maskesi koltuğa oturduğu ilk günlerde düşmüştü, Mansur Yavaş’ın ise bu seçimlerde HDP-Demirtaş övgüleri, İHA-SİHA düşmanlığıyla geniş kitlelerce ne kadar çapsız ve sahte milliyetçi olduğu anlaşılmıştır. Ankara ve İstanbul yönetilememe ve hizmet alamama sorunu yaşamaktadır. Yerel seçimlerde de bunun faturasını ödeyeceklerdir.

MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin yerel seçimler çalışmalarını bugünden başlatması ve bunu kamuoyuna duyurması hazırlıklar açısından çok yerinde olmuştur.

“Nitekim mahalli idareler seçimleri 31 Mart 2024 tarihinde yapılacaktır.

Böylelikle peş peşe eklemlenen seçim gündemi milli iradenin tercihiyle noktalanmış olacaktır.

Milliyetçi Hareket Partisi, bu seçimlere hazırlık sürecini başlatmıştır.

Mahalli idareler seçimlerinde takip edeceğimiz birinci stratejik hedefimiz, mevcut belediye başkanlıklarımızı muhafaza ederek bunun üzerine yenilerini ve hatta daha çoğunu eklemektir.

İkinci stratejik hedefimiz, Cumhur İttifakı’nın doğasına ve ruhuna muvafık hareket edip; muhalefet partilerinin yönetimindeki belediyelerin yürek yaralayan makûs ve meyus hâllerine son vermektir.

14 Mayıs ve 28 Mayıs 2023 tarihlerinde elde edilen demokratik başarıyı mahalli idarelerle perçinlemek, Türk ve Türkiye Yüzyılı yürüyüşüne ivme vermek boynumuzun borcudur.

İstanbul, Ankara ve İzmir Büyükşehir Belediyeleri başta olmak üzere, diğer tüm büyükşehir belediyelerinin, il belediyelerinin, ilçe ve belde belediyelerinin Türkiye’nin yükselen itibarına ve marka değerine müzahir şekilde yönetilmesi tarihi önemdedir.

Belediyecilik bir sevda işidir.

Belediye başkanının yönetimi altındaki şehrinin emini olması bilinen bir husustur.

İstanbul beş yılını kaybetmiş, tarihin gerisine düşmüş; kaos, kriz ve karmaşa dünyanın en büyük Türk kentinin önünü kesmiştir.

Hakeza aynı durum Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Mersin, Tekirdağ, Eskişehir, Muğla, Aydın, Hatay büyükşehir belediyeleri için de geçerlidir.

CHP’li büyükşehir belediye başkanlarının ayak oyunlarından, parti içi cepheleşmelerden, fısıldayan kulislerden, kongre hesaplarından, hiziplerin rekabetinden, çıkarların yarışından başka bildikleri tek bir şey yoktur ve her şey de ortadadır.

Türk milleti mahalli idarelerin üzerine düşen zillet gölgesinden kurtulmalıdır.

Hizmet değil hezimet vadedenlerin şehremini olmaları, bu unvana sahip olmaları hepimiz adına bir vebaldir.

Bu vebalden arınacağız, Allah’ın izniyle CHP’nin ve diğer zillet partilerinin yönetimi altındaki belediyelerin hürriyet ve haysiyetlerine kavuşmalarına hep birlikte şahit olacağız.”

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin MHP Grup Toplantısı’ndaki bu açıklamalarını, MHP’nin ve Cumhur İttifakı’nın her mensubu dikkatli anlamalı ve hazırlıklarını ona göre yapması yerel seçimlerin zaferi için öncelikli şarttır.

CHP’nin bu yönetim anlayışıyla birlikte içinde bulunduğu siyasi kaos da birleşince kazanması zaten mümkün değildir. Ama seçim sonuçlarını şansa bırakmadan, çarpık zihniyetler toplamı olan CHP’nin elinden tüm belediye başkanlıkları alınmalıdır. Haydi hazırlıklar başlasın…

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *