Belediye pazarlıkları…
Yerel seçimler yaklaşıyor.
Bir taraf seçim hazırlıkları için kolları sıvıyor.
Diğer taraf ise parti içi hesaplaşmalarla uğraşıyor.
***
Bir tek parti içi hesaplaşmalar meydana gelmiyor.
Dün bir masa etrafında buluşan partiler arasında bir hesaplaşma da yaşanıyor.
Çünkü hiç kimse seçimlerin kaybedilmesi ile ilgili gerçek bir özeleştiride bulunup şapkasını önüne koymuyor, anca birbirini suçluyor.
***
Yenilginin suçunu başkasına yıkma telaşı beraberinde satışları getiriyor.
Kimi gizli protokolleri deşifre ediyor, kimi pişmanlıklarını dile getiriyor, kimi hayal kırıklıklarından bahsediyor.
Tavandaki bu durum tabandaki seçmeni de birbirinden git gide uzaklaştırıyor.
***
Onlar dün “kazanamaz” dedikleri adayın peşine takılıp oy istemelerinin neticesini bugün “kuyruk siyasetine alet olduk” itirafıyla kapattıklarını düşünüyorlar ama…
Seçmen tüm olanı biteni büyük bir dikkatle takip ediyor.
Ve geçmiş ile bugün arasında yaşanan çelişki parti tabanlarını, “bedeli ne olursa olsun hür ve bağımsız yürüyelim” diyenlerle, “ittifak olmadan kazanamayız” görüşüne sahip olanlar arasında ikiye bölünüyor.
***
Tüm bunları görmeyenler ise hesaplarını genel seçimlerde alınan oyların yerel seçimlere de yansıyacağı üzerine kuruyor.
Dünün gizli ortağının bugün ileri sürdüğü “destek için masada oturma” şartının yaratacağı kopuş hesap edilmiyor.
Eldeki belediye başkanlarının görev sürelerince tek bir hizmete imza atamayışlarının yaratacağı etkinin üzerinde zaten kimse durmuyor.
***
Peki, ne mi oluyor?
Al gülüm, ver gülüm siyaseti son gaz devam ediyor, “sen şuraya aday göster, ben buraya” çetelesi tutuluyor.
Kurban pazarlarındakine benzer şekilde il-ilçe belediyelerinin pazarlıkları yürütülüyor.
***
Tabii bu işler kolay olmuyor çünkü…
Seçim hezimeti sonrası yaşananlar şayet kurulacaksa ittifak pazarlıklarının çok çetin geçeceğini gösterdiği gibi geçmişte iddia ettikleri “ilkeler ve politikalar” ittifakından eser kalmadığını da artık herkes biliyor.
Hangi il ve ilçeye kimin aday göstereceği kurban pazarındaki el sıkışmalara benzer şekilde “kimin kolu çatlamazsa aday o partiden olsun” tarzında belirlenirken muhalefeti yerel seçimlerde bekleyen büyük hezimetin işaretleri bugünden veriliyor.