İtti̇fak rahatsızlığı ki̇mi̇n hesabı?

MHP Li̇deri̇ Devlet Bahçeli̇ gi̇bi̇ Cumhurbaşkanı Erdoğan da, MHP-AKP ili̇şki̇si̇ni̇n Korunması için çok hassas davranırken, o bahsetti̇ğimi̇z kişiler bu tür konulara yüzeysel ve düzeysi̇z gi̇rmektedi̇rler. Mi̇lli̇ duruş konusunda yakalanan İtti̇fak Gücü, bi̇ri̇leri̇ni̇n deri̇n hesapları ve si̇yasi̇ menfaatleri̇ için heba edi̇lmemeli̇di̇r.

Gündemin bir ana konusu da yerel seçimlerde ittifak... “Erken kalkan yol alır” hesabı, MHP ve AKP yine erken davrandı. Referandum ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde başarı yakalayan MHP ve AKP, yerel seçimlerde de bu ittifakı sürdürmek istiyor. Bu konuda da yine ilk açıklama MHP Lideri Devlet Bahçeli’den gelmişti. MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin yerel seçimlerde İstanbul, Ankara ve İzmir’in önemine dikkat çekmesi ve HDP’nin elinde olup kayyum atanan belediyelerin tekrar terör örgütüne yardım ve yataklık yapan HDP’nin eline geçmemesi adına ortaya koyduğu öneriye sağduyu sahibi kimsenin itirazı olmamıştır. İtirazı olanlar ise CHP, HDP, İP cephesi ve AKP içinde özel hesabı olan bazıları olmuştur. CHP, HDP, İP cephesi, referandumda ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde olduğu gibi yerel seçimlerde yapılmak istenen ittifak konusunda da MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye saldırmaktadır. Birbiriyle ittifak yapan, birbirine milletvekili transferi yapan, birbirine oy akışı sağlayan CHP, HDP, İP cephesinin, MHP-AKP ittifakına saldırması siyasi bir garabettir. Kendileri her türlü ittifakı yaparken, AKP- MHP ittifakının meşruluğunu test etmeye çalışanlar, acaba kendilerini olağanüstü siyasi bir yapı mı sanmaktadır? Yerel seçimlerde AKP ile ittifak kurma adına mantık çerçevesinde açıklamalar yapan MHP’ye saldıran İP’in yetkilileri ve propaganda sözcüleri, kendilerinin mi CHP’yi sırtında meclise taşıdığını sanıyor? CHP olmadan bir hiç olan HDP’nin kaygısı ise terör örgütlerine yardım ve yataklığı belediye imkanlarını kullanarak yapmak olduğu için MHP’nin ittifak modeline büyük öfke duymasıdır. CHP, HDP, İP kaygı duysa da, öfke kussa da geçtiğimiz gün AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki ile MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz yerel seçimlerde ittifak görüşmesi için yan yana geldiler. Olumlu geçtiği kamuoyuna yansıyan toplantıda, bundan sonra ittifak modelinin hangi ölçülerde olacağına dair görüşmelerin devam edileceği kamuoyuna duyuruldu. İttifak modeline göre ortaya nasıl bir sonuç çıkacak hep beraber göreceğiz. Ama şu belli ki, CHP, HDP ve İP’i yine bir hüsran bekliyor. Bu hüsranı da onlara MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin stratejik hamleleri yaşatmaktadır.

Maalesef AKP içinde bazıları bunu anlamamakta ısrar etmekte ve AKP-MHP arasındaki diyaloğu bozmak için elinden geleni yapmaktadır. Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi bazı AKP’li milletvekillerinin, danışmanların, yazarların AKP-MHP ittifakını bozmak için hangi yakışıksız sözleri kullandıkları arşivlerde bulunmaktadır. MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin yerel seçimlerde ittifakın önemine dair yaptığı açıklama sonrası bazı AKP’lilerin sıcak diyaloğu bozmak adına çaba içine girmiş olması da, AKP içindeki bu tür bazı damarların hala aktif olduğunu göstermektedir. Ankara ve İstanbul AKP için değil, Türkiye için çok önemlidir. Terörle mücadelede tavizsiz bir mücadele sürdürülürken, CHP, HDP, İP ittifakına kaptırılacak bir Ankara veyahut bir İstanbul belki de Türkiye’nin kaderini olumsuz değiştirecek sonuçlara neden olabilecektir.

Bazı AKP’lilerin anlamadığı ise işte tam da bu nokta olduğu için, derdi sadece memleket meselesi olan MHP’ye sürekli mesafe koymaya çalışmaktadırlar. Konu ne zaman MHP olsa o içlerinde barındırdıkları soğukluğu sürekli hissettirme gayreti vermektedirler. AKP içinde azlar ama etkin olma çabaları ve istekleri çok göze batıyor. MHP Lideri Devlet Bahçeli gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan da, MHP- AKP ilişkisinin korunması için çok hassas davranırken, o bahsettiğimiz kişiler bu tür konulara yüzeysel ve düzeysiz girmektedirler. Yerel seçimlerde ittifak konusunda da buna örnek böyle şahıslar olmuştur. Milli duruş konusunda yakalanan ittifak gücü, birilerinin derin hesapları ve siyasi menfaatleri için heba edilmemelidir. CHP, HDP ve İP birlikteliği karşısında makul, mantıklı ve toplumu kucaklayan milli her türlü adım atılmalıdır. Bölgemizde her ülkenin ayrı bir menfaat hesabı varken, bu hesaplarda maşa olarak kullanılan terör örgütü PKK’nın temsilciliğini yapan bir partinin de içinde bulunduğu ittifak başarılı olursa, diğer bir kazanan da ülkemiz üzerinde hesabı olan ülkeler olacaktır. O yüzden MHP ve AKP muhakkak başarılı olmalı ve ülkenin mücadele direnci yüksek sevilerde tutulmalıdır. Referandumda ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kaybedenler, yerel seçimlerde her türlü yolu deneyeceklerdir. Bu yolda AKP ve MHP bünyesindeki bazılarını kullanmak isteyebilirler. Herkes etrafını çok iyi kontrol etmelidir.