Saygın çağrı ve İP'in boşboğazları
Siyasi gündeme geçmeden geçmişte MHP’de, sonra İP’te ve daha sonra ayrı partilerde yer bulan iki kişinin sözlerini hatırlatmak istiyorum. Aslında hatırlatacağım sözler siyasi gündemi yorumlamanıza katkıda bulunacaktır.
Bunlardan birincisi, Meral Akşener’in 7 Haziran 2015 seçimleri öncesindeki bir röportajında yer alan şu sözlerdi:
“Devlet Bey tam bir Adanalıdır. Adanalıların sohbetleri muhteşemdir. Devlet Bey de çok hoşsohbettir. Fevkalade mizahi bir tarafı vardır. Gençleri çok sever. Samimi ve inanmış bir demokrattır. Son derece yardımseverdir ama yardımlarını gizli yapar. Çok iyi de bir stratejik akla sahiptir. Satranç oyuncusudur, hep 5 hamle sonrasını görür. Bazı şeyleri göze alır, ama demokrasinin yanında durur. Partiye zarar getirecek bir şey Türkiye’ye faydalıysa, onu yapar. Rastgele konuşmaz. Çok edeplidir. Çocuğu yaşında birini de ceketini ilikleyerek karşılar. Devlet Bey’i kamuoyuna doğru düzgün anlatamamamız bizim eksikliğimizdir. Devlet Bey ile daha rahat ve sükûnet içinde çalışılıyor. Fikirlerimizi çok rahat ifade edebildiğimiz biri.” (3 May 2015/Haber Türk)
Bunlardan bir diğeri ise, Ümit Özdağ’ın geçtiğimiz günlerde kullandığı şu cümlelerdir:
"Bahçeli, çok uzun süre MHP genel başkanlığı yaptı. Derin bir bilgi ağı var şüphesiz. Siyasette taktik anlamda ciddi bir ustalığı var ve söylediği şey ciddiye alınmalı."
Her iki isim gelinen bu noktada MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye vefasızlık, nankörlük yapmış isimlerdir. Meral Akşener, MHP’de milletvekili iken bu değerlendirmeleri yapmış, Ümit Özdağ da Zafer Partisi Genel Başkanı olarak bu güncel açıklamayı yapmıştır.
Gelelim MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin geçtiğimiz hafta yapmış olduğu hamlesine…
Meral Akşener’in partisi İP’in, sürekli 26 Ağustos’ta Afyonkarahisar’da yapacağı programı spota çıkarırken, MHP Lideri Devlet Bahçeli, tam bu atmosferde geçmişte İP’e yaptığı bir çağrıyı hatırlatarak, MHP Genel Başkan yardımcısı İsmail Özdemir aracılığıyla CNN Türk’teki Hande Fırat’ın programına "Çağırdık dönmediniz yuvaya, yerel iktidarda komşu olalım ülke hayrına" mesajını gönderdi. CHP’deki güç kavgaları, HDP’nin bundan sonra ne yapacağına dair kararsızlığı ve İP’in kimlik arayışı sürerken, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin bu çağrısı, siyasetin ateşini oldukça yükseltti.
Bu çağrı geçmişte yapılanlar gibi MHP’nin bünyesine davet değildir. Bu çağrı iradesini CHP-HDP ikilisine kaptırmış İP’e, bir nevi sicil temizleme fırsatı vermek demektir. “Kurumsal kimliğinizle CHP-HDP ihanet havuzundan çıkın ve milli konularda duyarlılık adına komşu olalım” daveti idi. Kurumsal kimliği, tüzel kişiliği koruyarak yapılan bu çağrıyı, İP’nin yetkilileri çok yanlış anlayarak “Güzel ülkemizin temiz kalpli insanlarını, milliyetçilerini, vatanseverlerini, Türkiye sevdalılarını ülke ve millet hayrına İYİ Parti’de buluşmaya davet ediyoruz.” şeklinde yorumladı. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin bu çağrısını yine yanlış anladıklarını gösterdiler. MHP’ye davet mi var ki, İP’e davet ediyorlar?
Bir de Tolga Akalın, Rıdvan Uz, Metin Ergun gibi İP’in boşboğaz tiplemeleri var ki tam evlere şenlik… MHP’nin adını duyar duymaz ezikliklerinden ve psikolojik travmalarından kaynaklı olacak ki ne yapacaklarını bilemiyorlar. Halleri “Partisine bak, yattığı yere bak” misali gibi…
İP Milletvekili Metin Ergün, "Türk milliyetçiliği varlığı itibariyle siyasal İslamcılığa karşı konumlanmış bir harekettir. Dolayısıyla öyle bir yapıyla yan yana olmaz, olamaz. Tarihinin en çetin mücadelesini de 20. yüzyılının ilk yarısında siyasal İslamcılara karşı vermiştir" derken, İP Genel Başkan Yardımcısı Tolga Akalın, aynı minvalde saçmalamış, İP milletvekili ise Rıdvan Uz ise beynini pek kullanmadığını ispatlayan açıklamalar yapmıştır.
Referandumda, Yerel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yani her alanlarında ittifak ortağın terör örgütü PKK’nın siyasi uzantısı HDP olacak ama siz, “Siyasal İslamcılık” üzerinden Türk milliyetçiliği üzerinden geviş getireceksiniz ve MHP’ye o etkisiz eleman aklınızla ince mesaj verdiğinizi sanacaksınız öyle mi?
MHP’nin Cumhur ittifakı birlikteliğini sorgulamak adına “Siyasal İslamcı” dedikleriniz, 30 yıl sonra Karabağ’ı Ermeni işgalinden kurtarırken, ortağınız CHP-HDP, Ermeni safından sesleniyordu ve siz ittifak ortaklarınıza çıtınızı çıkaramadınız.
MHP’nin Cumhur ittifakı birlikteliğini sorgulamak adına “Siyasal İslamcı” dedikleriniz, Afrin’de 4600 YPG’li teröristi leş olarak sererken, ittifak ortaklarınız CHP ve HDP’den bile önce siz, "Tek adam rejimini kalıcı kılmaktan başka hiçbir amaca hizmet etmeyecek ve beka sorunu yaratabilecek Afrin savaş senaryolarına tamamen karşı" açıklamasını yapan bir partisiniz.
MHP’nin Cumhur ittifakı birlikteliğini sorgulamak adına “Siyasal İslamcı” dedikleriniz çözüm sürecini bitirip, şimdi HD(P)KK’yı her manada ezerken; çıktığı Ruşen Çakır’ın programlarında “İktidara geldiğimizde Kürt açılımı yapacağız. Çözüm süreci başlatacağız” mealinde açıklamalar yapan ve Diyarbakır’a gittiğinde “Mesele silahlara veda ve kan dökmeye tövbe etmekse biz varız. Biz konuşan Türkiye’den yanayız” diyerek çözüm sürecine ışık yakan, kendi genel başkan yardımcılığını yapmış olan Ümit Özdağ’ın, “Ümit Bey bir helikoptere atlayıp Kandil’e gitsem, Duran Kalkan’a ve Cemil Bayık’a sorsam, ulan siz ne istiyorsunuz anlatın bakalım'. İlk duyduğunda kulaklarıma inanamadım. Şaka yaptığını düşündüm ve Meral Hanım böyle bir şey olmaz. Böyle bir şey yaparsanız sizi hemen elinizi kolunuzu bağlarlar ilk mağaraya atarlar dedim ve aynı soruyu bir başka toplantıda tekrar sordu. Dışarıda bir daha söylememesi gerektiğini söyledim.” şeklindeki Meral Akşener ile arasındaki konuşmayı anlattığında, bu boşboğaz ekibinden birinin cevap verebildiğini niye görememiştik.
Boşboğazlar ekibi boş yapmayı bırakın. Onlar “Siyasal İslamcı” ise sizin tarifinizi de “Siyasal Kürtçüler, bölücüler” diye yapmak gerekmez mi? Her seçim döneminde PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile ittifak yaptıktan sonra bu ülkede hangi yüzünüzle kime akıl vermeye, kime yol çizmeye hakkınız kalıyor?
MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin, komşuluk hukukuna vurguda bulunarak yaptığı çağrı İP’i aslında köşeye sıkıştırmıştır. Ne yapacaklarını bilemez bir noktaya gelmişlerdir. Yine, yeni bir role soyunacaklarken, Meral Akşener’in “Çok iyi de bir stratejik akla sahiptir. Satranç oyuncusudur, hep 5 hamle sonrasını görür.’’ şeklinde yaptığı tespitle yüzleşmek durumunda kaldılar. Bir taraftan CHP-HDP ittifakındaki siyasi kazanımları artırmak için ellerini güçlendirme oyunları oynarken, diğer taraftan İP Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu gibiler ise “Ben diyorum ki, CHP ile iş birliği tartışmaya açılabilir ve sağ partilerin oluşturduğu blok desteklenebilir. Bence, Eskişehir de mesela AKP-MHP desteklenebilir. Sonuç tartışmasız galibiyet olacaktır ve Eskişehir için de hayırlısı budur” açıklamasıyla Cumhur ittifakından da alan açmaya çalışmıştı. Bunlardaki vaziyet anlaşılan üçüncü yol arayışındayken tüm yollarını kaybetmek olacaktır.
“Her yol mübah” anlayışıyla yola çıkanlar, elbette MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin saygın çağrılarını anlamakta zorlanacaktır. Hele boşboğazı bol olan bu partide, karşılaşacağımız bu gibi haller hep olacaktır.
Oysa bugün “Siyasal İslamcı” sıfatları üzerinden hadsiz ve ukala yorumlar yapanların, “Siyasal İslamcı” dediklerine 2018 seçimleri sonrası şu çağrıları yapıyor, koalisyon teklifinde bulunuyorlardı.
İP Konya Milletvekili Fahrettin Yokuş: “İktidarın Meclis’te tek başına çoğunluğu yok. İttifak kurduğu MHP ile birlikte götürecektir. Ola ki olumsuzluk yaşarsa İYİ Parti ile ittifak olur mu, olmaz mı; onları bilemem ama biz Meclis tıkanmasın, devlet çalışsın noktasında milletin hayrına olan her şeyde elimizi taşın altına koyarız”
İP kurucusu Mehmet Aslan’ın “Sadece kanun çıkarmakla ilgili Adalet ve Kalkınma Partisi’nin bir avuç milletvekiline ihtiyacı var. Bunu İYİ Parti’den de alabilir eğer devletin bekası, milletin geleceği ve millet için faydalı bir kanunsa MHP’ye ihtiyacı yok, İyi Parti ile de çıkarabilir”
İP Milletvekili Lütfü Türkkan: “AKP ile koalisyon yaparız. Ben söylüyorum yaparız. Öyle MHP gibi otopark, büfe alıp da koalisyon olmaz. En az 5-6 tane sağlam Bakanlık isteriz”
***
CHP-HDP ile yerel seçimlerde kadro ve ihale için ittifak yapanlar, bakanlık için AK Parti ile neler yapmaz ki?
Ey İP içindeki boşboğaz ekibi! Meral Akşener’in 2017 yılında Cumhur ittifakı birlikteliğini “Ayakların, Türk Milliyetçiliğinden çekilerek Malazgirt ovasına Otağ kurmaya yönelişi, Kızılelma seslenişi gayet memnuniyet vericidir.” şeklinde yorumladığı günü de hatırlıyorsunuz değil mi?
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin saygın, ölçülü, oynanan oyunlara son veren çağrısı, CHP-HDP ittifakında kirlenen İP’e yeni ve temiz yol açma stratejisiydi. Bunu anlayan anladı. Ruhu kirli ve hesapları karanlık olanlar ise anlamamış gibi yapıyor.
MHP Lideri Devlet Bahçeli 2019 yılında MHP’den ayrılıp İP’te yer bulanları “CHP ve HDP ile ittifak, hiçbir vicdan sahibi ülküdaşımın kabullenemeyeceği bir gaflet olarak hafızalara kazınmıştır. Bir inat ve öfke uğruna yuvasını terke zorlanan, aklı çelinen, makam ve mevki vaatleriyle davasından koparılan kardeşlerimin hüsranları şahsımı her zaman kaygılandırmış ve düşündürmüştür. Çağrım şudur: Fiziken orada, fikren aramızda bulunan dava arkadaşlarımın müştereken karar alıp Milliyetçi Hareket Partisi’ne dönüşün tarihi sorumluluğunu yerine getirmeleri halisane ve samimi beklentimdir. Buluşma yerimiz zillet değil millettir. Kucaklaşma zamanı gelmiştir.” sözleriyle tekrar yuvaya dönüşe davet etmişti. Elbette bu davet yine güncelliğini koruyor. Ama şimdi ki davetin tüzel kişiliğini, kurumsal yapısını korumak isteyenlere daha saygın alan açma nezaketini de barındırdığını siyasi edep, nezaket, ahlak sahibi olan herkes anlamıştır.
Daha 1 hafta önce “Bizleri MHP'den koparan ve MHP'nin AKP'nin arka bahçesi olduğunu söyleyenler PKK'nın ve CHP'nin arka bahçesi oluşumlarından haberi yok galiba.” sözleriyle istifa eden İYİ Parti Turgutlu İlçe Başkanı Önder Ertaş’ın ve daha önce istifa eden her İP’linin, HD(P)KK ilişkisine atıfta bulunması bile bu partide bulunanların aklını başına almasına en anlamlı örnek değil mi?
Ama gel gör ki, içinde kimlere hizmet ettiği belli olmayan bu boşboğazları barındıran İP’in içinde bir sağduyu arıyoruz.
İP’in içine düştüğü CHP-HDP çukurundan bu partiyi işte o sağduyu kurtaracaktır. MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin sağduyusu ise herkesi kurtaracak niteliktedir.