Hakkı yenmez...
İmamoğlu partisinin kuruluşunun 100. yılı nedeniyle düzenlenen panele katıldı.
Yaptığı konuşmayla partisini ve en önemlisi de genel başkanını yerden yere vurdu.
Amalı, fakatlı, lakinli birçok cümle kurdu, “Cumhuriyet Halk Partisi zihni ve fiili değişememe sorunu yaşıyor” dedi.
***
Bana göre hem partisine hem de genel başkanına çok büyük haksızlık etti.
Çünkü Bay Kemal, CHP’nin zihni ve fiili olarak değişebilmesi için yalnızca elinden geleni yapmadı, adeta bu uğurda ömrünü tüketti.
***
Genel başkan olduğu günden bugüne…
Atatürkçü olduğu bilinen isimlerin partiden tasfiye edilip yerlerine etnik ve mezhepsel fitnelerin savunucularını doldurmak için yoğun mesai harcadı.
Ne kadar terör yandaşı grup varsa ayırt etmeksizin hamiliğine soyundu.
Bir CHP genel başkanının “Biz hapiste yatan PKK’lıya da gittik, DHKP-C’liye de gittik, hiçbir ayrım yapmadık” sözlerini kurması belki hayaldi ama Bay Kemal ile gerçek oldu.
***
Sırtını PKK’ya yasladığını söyleyenlerin, PKK sizi tükürüğüyle boğacak diye salya akıtanların, bebek katili Öcalan’ın heykelini dikme hayallerini ifade edenlerin terörist olmadığını savundu.
PKK terörünün kaynağını kurutmak için yapılan sınır ötesi operasyonlara karşı çıktı.
Kaynaklarını PKK’ya aktaran belediyelere kayyum atanmasına öfke kustu.
PKK övücüsü siyasetçilerin adalet önünde hesap vermesine en üst perdeden tepki koydu.
***
Yalnızca bunları da yapmadı.
Mesela FETÖ’cüleri CHP mitinginde isim isim sayarak alkışlattı.
Cumhurbaşkanı adayı olması sonrası tüm seçim çalışmasını FETÖ’cülerin serbest kalacağını vadetme üzerine kurdu.
Tüm bunları CHP’de zihni ve fiili değişiklikleri gerçekleştirmeden yapmak mümkün müydü?
Elbette değildi.
Bay Kemal partisini tam da küresel güçlerin istedikleri gibi at koşturacakları bir Türkiye’yi inşa edecek hale getirdi.
***
Bu nedenle onu eleştirirken muhaliflik ile münafıklık arasındaki ince çizgi arasında gidip gelmenin âlemi yoktur.
Bay Kemal, CHP’nin değişmesi için elinden gelenin fazlasını yapmış yegâne genel başkandır.
Bu konuda da oldukça başarılıdır.
Bu başarısı Mazlum Kobani kod adlı teröristin “Bize umut veriyor” sözleriyle övgüsüne mazhar olmuşken, “evladım” diye yücelttiği belediye başkanının Bay Kemal’in hakkını yemeye hakkı var mıdır?