Eş-dost atamaları…

Seçimden önceki ifadelerine göre…

Belediyeler partizanlığın yürütülüp yandaşlığın sürdürüleceği…

Yardakçılığın doldurulup beş yıllık saltanatın sürüleceği yerler değildi.

***

Göreve geldiklerinde yalnızca halka hizmet edecek…

Sadece sorunlara çözüm üretmek için kafa yoracak...

Kimsenin kalbinin kırılmasına izin vermeyeceklerdi.

***

Hemen hemen tüm adayların dillerine doladığı tek ortak söylem buydu.

Kimsenin ekmeğiyle oynanmayacağına dair verilen namus sözleri havada uçuşuyordu.

Sonra ne mi oldu?

***

Mazbatasını alan belediye başkanı verdiği bu sözleri unuttu.

Göreve kıyımla başladı.

İşçisinden müdürüne fark etmeksizin, CHP’li belediyelerdeki işten çıkarma haberlerinin ardı arkası kesilmedi.

***

CHP’li belediyelerin işten çıkarma furyası bitti ama bu kez yeni bir furya başladı.

Bu furyanın adı, eş-dost atamaları…

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, birinci ve ikinci derecede yakınlarını belediyelere doldurmamaları yönünde başkanları uyarması onları durdurmadı, CHP’li başkanlar eş-dost-akraba atamalarına devam etti.

***

Bacanağını ve kayınbiraderini belediye başkan yardımcısı yapanı mı ararsın?..

Yoksa belediyedeki koordinatörün eşini başka bir belediyeye müdür olarak atattıran mı ararsın?..

Meclis üyesinin kızını danışman olarak işe başlatanı, milletvekilinin yakınını koordinatör olarak görevlendireni, ne ararsan var…

***

Haliyle insan merak ediyor…

Seçimden önce yandaşlığın sürdürülmeyeceği söylenen belediyeler, seçimden sonra ne oldu da eş-dostun doldurulup beş yıllık saltanatın sürüleceği yerlere dönüştü?

Akraba atamalarını perdelemek için borç devraldık yaygarası koparmakla meşgul olan CHP’li belediye başkanlarının bu soruya verebilecek bir cevabı var mı?