Kulağı Kandil’de…
Bay Kemal görev süresi boyunca terörün umudu unvanını kazanmak adına çok çabaladı.
Tabiri caizse, partisini PKK’nın yedek kulübesine çevirdi.
Ondan sonraki genel başkan Özgür Özel de onun bıraktığı yerden sazı eline aldı.
Muadil genel başkan olacağını, terörün umudu olma misyonunu sürdürerek gösterdi.
***
Terörist Demirtaş’a selam çaktı.
Küresel emperyalizme esas duruşta bulundu.
Türk düşmanı sözde sopranonun elini öptü.
Kahraman Türk askerine iftira atan sözde doktoru savunmaya kalktı.
***
Bay Kemal’in 13 yılda başardığını, Özgür Özel 13 günde başardı.
PKK’nın siyasi uzantısının desteğini almak için kılıktan kılığa girerken zorlanmadı.
Muadil genel başkan, CHP’deki yönetim değişikliğinin teröre bakışa yansımayacağını duyurdu.
Bunu duyururken altına imzasını attığı en vahim olay etnik fitneleri kaşımasıydı.
***
“Türkiye’de herkes eşittir, fakat Kürtler daha az eşittir” açıklamasında bulundu.
Terör örgütüyle aynı tezi savundu.
Bölücülerle aynı lügati kullandı.
Sırtını yalana yasladı, Kürt kökenli vatandaşlarımızı zehirlemeye kalktı.
***
Bu zehir sonrası hangi Kürt kökenli vatandaşımızın hangi imkandan mahkum kaldığı soruldu.
Cevaplamadı.
Bu fitnenin ardından ülkemizde iş adamı, akademisyen, kaymakam, diplomat, vali, milletvekili, bakan, meclis başkanı, CHP genel başkanı ve hatta cumhurbaşkanı olan Kürt kökenli isimler örnek verildi.
Görmezden geldi.
***
Nitekim tedavüle sokmaya çalıştığı kara kampanya sonuçsuz kaldı.
Özgür Özel genel başkanlıkta acemilik günlerine denk gelen ve sonuçsuz kalan kara kampanyasını tekrar dolaşıma soktu.
Bu kez “Kürtler ‘ben eşit hissetmiyorum diyorsa’ senin demenle eşit olmayacak, Kürtler gerçekten ‘ben eşit hissediyorum’ diyene kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
Hem de ne zaman kurdu bu cümleyi, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yıl dönümünü dolayısıyla gittiği KKTC’den dönüşünün ardından katıldığı ilk etkinlikte kurdu.
***
Özgür Özel…
Ya aynı şeyleri defalarca deneyip farklı sonuçlar almayı bekleyen biri ya da KKTC’de verdiği fotoğraftan rahatsız olan birileri kulağını çekti.
Başka ihtimal var mı?..
Milli meselelerde devletinin yanında tutum sergilemeye başladığı için taktir edildiğini duyan biri, duyduklarına karşın ilk iş olarak kulağının Kandil’de olduğunu kanıtlama ihtiyacını niye gösterir ki?..