MHP lideri Devlet Bahçeli’nin talimatlarıyla depremin ilk dününden beri depremzedeler için seferber olan Ülkü Ocakları’nın yaptığı çalışmalardan bahseden Erkan Akçay, ana muhalefete eleştirilerde de bulundu.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde 43 bin 556 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, on binlerce vatandaşımız yaralanmış, şehirlerimiz harap olmuştur. Kahramanmaraş depremi; şiddeti, ağır sonuçları, etkilediği alan ve nüfus itibariyle son bin yılın en büyük deprem felaketidir.
Pek çok güçlüğe rağmen depremin başından itibaren devletimiz tüm kurum ve kuruluşlarıyla afet bölgesine seferber olmuş, arama-kurtarma ekipleri, iş makineleri, ulaşım araçları, gıda ve sağlık malzemeleriyle vatandaşlarımızın yardımına ulaşmıştır.
Türk Milleti devletiyle birlikte muazzam bir dayanışma ve yardımlaşma örneği göstererek deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın tüm ihtiyaçlarını karşılamak, yaraları sarmak üzere seferber olmuştur.
Liderimiz Devlet Bahçeli, depremin olduğu ilk saatten itibaren milletvekillerimizden oluşan bir heyeti afet bölgesine göndermiş, tüm teşkilatlarımızı seferber etmiştir.
Bütün teşkilatlarımız ve Ülkü Ocaklarımız depremin yaşandığı her alanda disiplin içinde arama-kurtarma ve yardım çalışmalarına katılarak devletimizin yetkili kurumlarıyla organize bir şekilde çalışmaya başlamıştır.
Gün, siyasi görüşümüz ne olursa olsun milli birlik ve dayanışma ruhuyla bir ve beraber olma günüdür. Depremin yaralarını sarma zamanıdır. Gün, devlet ve millet olarak el ele verme, tek ses tek yürek olma günüdür.
Ancak, Türkiye büyük bir felaketin tesirindeyken, Türk Milleti büyük bir acı yaşarken bile CHP bu acının simsarlığını yapmakta, gerçekleri çarpıtmakta, yapılan çalışmaları baltalamakta, devlet-millet dayanışmasını zedelemeye çalışmakta, siyasi yağmacılık yapmaktadır.
CHP daha depremin ilk gününden itibaren her zaman yaptığı gibi kaos ve kargaşa yaratmaya çalışmış, “devlet yok” diyerek karamsarlık yaymaya, depremzede vatandaşlarımızı devlete karşı kışkırtmaya çalışmıştır.
Zillet ittifakı, FETÖ taktiğiyle AFAD ve Kızılay’ın güvenilmez olduğu algısını oluşturmaya çalışmıştır. Sonra da aynı FETÖ’cülerin yaptığı gibi devlete karşı PARALEL bir yapı oluşturmak amacıyla insanları başka yardım oluşumlarına yönlendirmiştir.
CHP beslemesi bazı basın yayın organları ve sosyal medya şarlatanları da yalan haberlerle algı operasyonlarına başlamıştır. Devletimiz yalan haber yapanlarla mücadeleye başlayınca Kılıçdaroğlu “beni de tutuklayın” diyerek CHP beslemelerine sahip çıkmıştır.
Deprem felaketini siyasi fırsata çevirmek isteyenlerden biri de pkk destekçisi CHP’li Özgür Özel’dir. CHP’li Özel sosyal medyadan yaptığı paylaşımlarla “deprem bölgesinde devlet yok” algısı oluşturarak insanlarımızın acısı üzerinden siyasi istismara tevessül etmektedir.
Siyaset adına polemik ve demogojiden başka bir şey bilmeyen, CHP’li Samandağ bld. başkanına bile geçmiş olsun demeyen, ondan azar işitip tepki gören, yalan ve iftirayla milletimizin acısını istismar eden CHP’li Özel’in Liderimize ve MHP’ye saldırması kimseyi şaşırtmamıştır.
Çukur ve çürük siyaset yapan CHP’li Özel bilmelidir ki, CHP üst yönetimi deprem felaketinde yaptığı yanlışlarla ülkemize kötülük etmektedir. Çukur siyasetini en iyi bilen Kılıçdaroğlu’dur. Çukur kazanlarla işbirliği yapan, çukur kazan PKK’lı teröristlere “arkadaşlar” diyen Kılıçdaroğlu’dur.
Bu deprem felaketi bize bir kez daha göstermiştir ki CHP üst yönetiminin de içinde bulunduğu Türkiye düşmanları aynı merkezden yönetilmektedir.
CHP’li Yavaş’ın “Ajans” olarak tarif ettiği bu merkez tarafından hükümete ve Cumhur İttifakına karşı algı oluşturmak için yalan ve iftira içerikli slogan ve söylemler hazırlanmaktadır. Zillet ittifakı ile pkk ve fetö bunları kullanmakta, CHP beslemesi medya yaymaktadır.
Böylesine büyük acıların yaşandığı zamanlarda bile milli birlik ve beraberlik ruhuyla hareket etmeyen, insanların acılarını yalan ve çarpıtmayla istismar eden
Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP’yi milli vicdan asla affetmeyecektir.
