Çin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Vang ve Blinken, "ABD tarafının isteğiyle" Almanya'da düzenlenen 59. Münih Güvenlik Konferansı'nın marjında "gayriresmi" görüşme gerçekleştirdi.
Vang, görüşmede Blinken'a "Çin'in ABD'nin balon olayındaki tutumunu protesto ettiğini" belirterek, Washington yönetimine "izlediği tutumu değiştirmesi, gücün kötüye kullanılmasının ABD-Çin ilişkilerine verdiği zararla yüzleşmesi ve onu telafi etmesi" çağrısında bulundu.
Blinken ile Vang'ın görüşmesi, ABD'nin 4 Şubat'ta hava sahasına giren Çin'e ait yüksek irtifa balonunu vurarak düşürmesi nedeniyle yaşanan krizin ardından tarafların ilk üst düzey yüz yüze teması oldu.
Görüşmeye ilişkin ABD tarafından yapılan açıklamada ise Blinken'ın muhatabına, "balonun hava sahasına girmesinin ABD'nin egemenliğinin ve uluslararası hukukun kabul edilemez bir ihlali olduğunu" ve "bu sorumsuz eylemin bir daha asla gerçekleşmemesi gerektiğini" vurguladığı kaydedildi.
Açıklamada, "Dışişleri Bakanı (Blinken), ABD'nin egemenliğinin ihlal edilmesine hiçbir şekilde kayıtsız kalmayacağını, (bu olayla) Çin'in 5 kıtada 40'tan fazla ülkenin hava sahasına giren yüksek irtifa balonlarıyla yürüttüğü gözetleme programının dünyaya ifşa edildiğini açıkça belirtti." ifadesine yer verildi.
"ABD'nin tavrı absürt ve gülünçtü"
Çinli üst düzey diplomat Vang, dün konferansın "Çin'in dünyadaki yeri" konulu oturumunda yaptığı konuşmada, ABD'nin balon krizindeki tavrını "absürt ve gülünç" olarak niteleyerek eleştirmişti.
ABD'nin Çin'e ait yüksek irtifa balonunu vurarak düşürmesinin, uluslararası teamüllerin, sivil havacılık kurallarının ihlali ve gücün kötü kullanımının örneği olduğunu savunan Vang, "ABD, bir balonu gelişmiş savaş jetlerinin füzeleriyle vurarak düşürmeyi tercih etti. Bu, oldukça absürt ve gülünç bir tavırdı. Dünyanın her ülkesinde bu türden balonlar var, her birini vurup düşürecek misiniz? Bu tavır, ABD’nin gücünü göstermiyor, bilakis tersine işaret ediyor." ifadelerini kullanmıştı.
