Liu, Türkiye-Çin ilişkileri, Çin ekonomisi, bölgesel ve uluslararası meseleler hakkında basın mensuplarına değerlendirmede bulundu.
Çin'in 8 Ocak'ta Kovid-19 salgını tedbirlerini tamamen kaldırmaya karar vermesiyle Çin ile Türkiye arasında her alanda işbirliğini canlandırmayı istediklerini aktaran Liu, 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Çin'in Türkiye'ye yaptığı yardımların iki ülke arasındaki dostluğu gösterdiğini dile getirdi.
Liu, depremden sonra yeniden inşa sürecinde Çin'in gerektiği takdirde elinden gelen yardımı sağlayacağını belirterek 28 Mayıs'taki seçimin ardından Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hemen tebrik mesajı gönderdiğini; bunun, Çin tarafından Türkiye ile ilişkilere verilen büyük önemi gösterdiğini ifade etti.
Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi'nin 26 Temmuz'da Türkiye'ye yaptığı ziyarette hem Cumhurbaşkanı Erdoğan hem de Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüştüğünü hatırlatan Liu, Vang'ın Fidan ile verimli ve kapsamlı bir görüşme yaptığını belirtti.
ÇİN İLE TÜRKİYE ARASINDAKİ İLİŞKİLERİ GELİŞTİRMEK BÖLGE VE ULUSLARARASI TOPLUM İÇİN DE ÖNEMLİ
Liu, iki ülkenin de stratejik işbirliği ilişkilerini geliştirme konusunda geniş kapsamlı bir mutabakata vardıklarını aktararak "Yeni yükselen ekonomi ve gelişmekte olan ülkelerden Çin ve Türkiye'nin her alandaki işbirliğini derinleştirmek sadece iki ülkenin faydasına değil, bulundukları bölge ve uluslararası toplum için de çok önemlidir." dedi.
İki ülke arasında Vang'ın Türkiye ziyareti sırasında varılan mutabakatın yerine getirilmesinin öneminin vurgulayan Liu, Türkiye ile Çin arasındaki ilişkilerin kapsamlı bir şekilde daha üst seviyeye taşınması gerektiğini dile getirdi.
Liu, Çin ekonomisinin de yeniden canlandığını, yatırımların da yavaş yavaş normale döndüğünü söyledi.
"TÜRKİYE'NİN DİPLOMATİK ÇABALARINI TAKDİR EDİYORUZ"
Çin'in Karadeniz Tahıl Girişimi'ne yönelik tutumunun belli olduğunu, her zaman Türkiye'nin bu konudaki diplomatik çabaları takdir ettiğini belirten Liu, tarafların diyalog kurarak sorunları çözüme kavuşturması gerektiğini ve uluslararası gıda güvenliğini ortaklaşa koruyabileceklerini dile getirdi.
Liu, ilerleyen günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in görüşmesinde bu sorunun çözüme kavuşturulabileceğini umduklarını söyledi.
Karadeniz Tahıl Girişimi kapsamında Rusya'nın bazı talepleri ve kaygılarının tamamen karşılanmadığını kaydeden Liu, gıda sorununun Rusya-Ukrayna kriziyle ortaya çıktığını ve bu sorunun çözülmesi için en kısa sürede diyaloğa ve barışa dönülmesi gerektiğini ifade etti.
Liu, Türkiye'nin daima dengeli bir tutum sergileyerek istişareyi ilerletmek için çaba gösterdiğini vurgulayarak ülkesinin, Türkiye'yle eşgüdüm sağlayarak diyaloğu güçlendirmek ve uluslararası tedarik zincirinde ortaya çıkanlar dahil olmak üzere, sorunların çözümü için çaba göstermeye hazır olduğunu kaydetti.
"TÜRKİYE'NİN BRICS'E KATILMASI HAKLARIN KORUNMASI AÇISINDAN OLUMLU OLACAKTIR"
Çin'in Türkiye'yi BRICS'e daveti hakkındaki görüşlerini paylaşan Büyükelçi Liu Shaobin, "Türkiye'nin katılması hakların korunması açısından olumlu olacaktır" dedi.
Geçen yıl BRICS'ın genişleme süreci başlattığını ifade eden Shaobin, "BRICS ülkeleri ile birlikte genişleme sürecini ilerletiyoruz. Aslında yeni yükselen ülkeler olumlu tepki gösterdiler. 20'den fazla ülke BRICS için başvuru yaptı. Ülkelerin gelişmek istediklerini gösteriyor. BRICS için tarihi bir başlangıç oldu. Uluslararası toplum için de olumlu oldu. Çin tarafı olarak Türkiye'nin BRICS'e katılması hakların korunması açısından olumlu olacaktır" diye konuştu.
BRİCS ülkeleri ve yerel para birimleriyle yapılan takasları değerlendiren Çin Büyükelçiliği Ekonomi Müsteşarı Liu Yuhua ise şunları söyledi:
"Uluslararası toplumda ABD doları sabit olarak takas özelliğini kaybetti. Euro ve pound takas birimi olarak öne çıkan para birimlerinden biri. ABD ise uluslararası alandaki kendi finans gücünü korumak için bazen tek taraflı önlemler alıyor. Dolar takası artık Amerika'nın küresel toplumda kendi gücünü korumak için bir araç oldu. Bu yüzden uluslararası ticarette dolar kullanmamak bir eğilim haline geldi. Çin dünyanın 2. büyük ekonomik gücü, kendi para birimimizi kullanmamız gündemde. Çin-Türkiye arasında yerel para biriminin takasıyla ilgili anlaşma imzalandı. Bu işlem hacmi iki ülke arasında toplamda 14,2 milyar yuanı aştı. Bu da demek ki yerel para takası aslında iyi bir eğilim haline geldi. Gelecek aşamada daha da iyiye gidecek. BRİCS ülkeleri, gelişmekte olan ve büyük ülkelerin yerel paralarla ticaret yapması bu ülkeler için oldukça önemli."
Kaynak: AA