Şuan için Dünya’da kilo değerlendirmesi olarak kullanılan en ideal yöntem vücut kitle indeksidir. Mesela aktif spor yapan ve vücudunu irileştiren bir insanda kas kütlesi arttığı için yağa göre sınıflandırma pek yapılmıyor. Sonuç olarak insan vücuduna bakıldığı zaman kilolu olup olmadığını anlayabiliyoruz. Obezitenin dış görünüm harici, cilde olumlu bir katkısı var çünkü cilt altı yağ dokusu dolu olduğu için cilt gergin görünüyor. Obezite hastalarımızda kilo verimi sonrası cilt altındaki yağ dokusu azalır ve kırışmalar ortaya çıkar. Ama aldıkları her 1 kilonun dizlere ve omurgalara yaklaşık 5 kilodan fazla etkisi olmaktadır. Kişi eğer çok kiloluysa dizlerdeki ve omurgalardaki yıpranmalar hızlanır ve iskeletin formu öne eğilerek bozulur. Obezite kemik erimesini hızlandırır ve kişinin hareketlerini azalttığı için kilo alımını daha da kolaylaştırır. Obezite sadece cilt veya eklemlere değil saçtaki dökülmeyi ve kafa içi basıncı da artırmaktadır. Şiddetli bağ ağrıları, migren, meme, rahim ve kolon kanserlerinde artış risklerini beraberinde getirmektedir.”
Obezite cerrahisinin herkese uygun olmadığının altını çizen Doç. Dr. Özdenkaya, şu bilgileri verdi: “Obezite cerrahisi için en az 5 yıl belli bir kilonun üzerinde olmak gerekmektedir. Örneğin son 1 yılda 20 kilo verdim ameliyat olmak istiyorum diyen kişilere cerrahi önermiyoruz. Öncelikle hastaların diyetisyen eşliğinde sağlıklı beslenme şekli ve sporu denemesini şayet tüm yöntemleri uygulamasına rağmen başarılı olamazsa cerrahiyi düşünmeleri gerekmektedir. Obezite cerrahisi, uygulanan yöntemlerin cevap vermemesi sonucu uygulanması gereken diğer bir yöntemdir. Obezite cerrahisinde en sık kullanılan yöntem tüp midedir. Bu yöntemin tercih edilmesi Dünya’da yüzde 70’lere kadar çıkmaktadır.
Genel Cerrahi Bölümü’nden Doç. Dr. Yaşar Özdenkaya, 20 Mayıs Avrupa Obezite Günü ile ilgili açıklamalarda bulundu. DHA’nın haberine göre; Türkiye’nin yaklaşık yüzde 20’sinin obezite sınırında yer aldığına dikkati çeken Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Yaşar Özdenkaya, “Obezitenin artma sebebi paketli gıdalardır. Günümüzdeki her şeyin tadını arttıran madde olarak kullanılan şeker, çoğu paketli gıdanın da içinde bulunmaktadır. Obezite hastalarının aldıkları her 1 kilonun dizlere ve omurgalara yaklaşık 5 kilodan fazla etkisi olmaktadır. Obezite ayrıca kafa içi basıncını da artırır, şiddetli bağ ağrıları, migren, meme, rahim ve kolon kanseri riskini artırır” sözlerini kullandı.