3-) NASIL BİR BESLENME ŞEKLİNİ BENİMSEMEK GEREKİYOR?
Dr. Aytaç Karadağ: Düşük glisemik endeksli; şekerin, ekmeğin, hamur işlerinin, pilavın, patates-mısır gibi nişastalı sebzelerin, paketlenmiş ürünlerin, balın, pekmezin, çikolatanın, reçelin, rafine gıdaların azaltıldığı bir beslenme, yaşam standardı haline getirilmelidir. Diyetin doymuş yağ ve basit şeker oranı düşük, lif oranı yüksek olmalıdır.
Hızlı kilo kayıplarında karaciğer yağlanması artıracağı için kilo kaybı haftada 450 gram olmalı, maksimum 900 gramı geçmemelidir. Aynı zamanda haftada 150 dakikalık egzersiz de karaciğer yağlanmasında son derece etkilidir.
Prof. Dr. Vedat Göral: İnsülin direnci gelişen vakalarda, insülin duyarlılığını azaltan ilaçlar kullanılabilir. Bu konuda E vitamininin yararı biliniyor. Statinler yani kanda yağ seviyesini düşüren ilaçlar da hastalarda kullanılabilir. Özellikle enginar ve bol yeşil sebzeler yarar sağlar. Katı yağ, hayvani yağ, sakatat, yoğurdun kaymağı, tavuk derisi, kuru yemiş ve çikolatadan uzak durulmalıdır.
4-) ALKOL KARACİĞERDE NASIL YAĞLANMA YAPIYOR?
Prof. Dr. Vedat Göral: Alkol, uzun süreli kullanılırsa toksik etki yapar ve tüm organlara zarar vermeye başlar. Başlangıçta karaciğer yağlanmasına, sonra hepatit ve karaciğer sirozuna neden olur.
Fakat alkol herkesin karaciğerinde aynı derecede hasar yapmaz. Genetik olarak bazı kişilerde, hasar daha fazla olur. Alınan alkolün miktarı, alkolle birlikte tüketilen gıdalar, mide boşalım hızı, midedeki alkol, metabolizma hızını ve dolayısıyla karaciğer hasarını etkiler.
5-) NE MİKTARDA ALKOL KULLANIMI SORUNUN ORTAYA ÇIKMASINDA ETKİLİ?
Dr. Aytaç Karadağ: En sık karşılaştığımız ilk evrede karaciğerde sadece yağ birikimi başlar. Her gün 20 gramdan fazla alkol alımıyla uzun vadede karaciğer yağlanması meydana gelir. Günde 60 gramdan fazla alkol alanların yüzde 90’ında karaciğer yağlanması gelişir.
Prof. Dr. Vedat Göral: Erkeklerde 40-120 gram, kadınlarda 20-50 gram alkolün, 10 yıl süreyle kullanılması sonrasında karaciğer hastalığı ortaya çıkabilir. Alkoliklerin yüzde 10-15’inde karaciğer sirozu gelişir. Her gün düzenli alkol tüketenlerde, ara sıra alkol tüketenlere göre daha fazla sorun meydana gelir.
6-) KARACİĞER YAĞLANMASI BAŞKA HANGİ KOMPLİKASYONLARIN OLUŞMASINA NEDEN OLUR?
Dr. Aytaç Karadağ: Karaciğer yağlanması bir süreçtir; önce basit yağlanma denilen hepatosteatoz gelişir. İlerleyince karaciğer hücrelerinde hasar başlar ve steatohepatit denen yıkım evresi meydana gelir. Bu evrede karaciğer enzimleri yükselmeye başlar. Altta yatan nedenleri düzeltemeyince, en basitinden kilo veremeyince bu evredeki hastaların 10 yıl içinde yüzde 10-20 karaciğer hücrelerindeki hasar iyice artıp fibrozis denilen sertleşme başlar ve artık karaciğer yetmezliği olarak da bilinen siroz evresi oluşur.
Prof. Dr. Vedat Göral: Karaciğer sirozu gelişen vakalarda, karaciğerde kanser bile gelişebilir. Karaciğer yağlanması gelişen vakalarda, çoğunlukla insülin direnci de vardır. İnsülin direnci gelişen vakalarda ileriki dönemlerde; şeker hastalığı, mide kanseri, pankreas kanseri ve prostat kanseri riski de artar.
7-) HASTALIĞIN İLERİ EVRESİNDE ORGAN NAKLİ GEREKEBİLİR Mİ?
Dr. Aytaç Karadağ: Karaciğer rejeneratif kabiliyeti çok yüksek bir organ olduğu için erken evrelerde kendini onarabilir. Ama siroz evresinden itibaren karaciğer kendini onarabilme yeteneğini kaybeder. Özellikle de karaciğer sirozu ve erken evre karaciğer kanserinde karaciğer nakli gerekebilir. Çünkü bu hastalıklarda normal ilaç tedavisi hastalığı yenmek için yeterli olmaz. Siroz nedeniyle karaciğer nakli olan hastaların en az yüzde 2-3’ünün NASH sirozu olduğu tahmin ediliyor.
Kaynak: Hürriyet