Özellikle bu kitabenin günümüze kadar gelmiş olması Türk -İslam kültürünün hoşgörüsünün bir devamıdır. Çok sayıda kervansaray olan Malatya’da Sultan Hanı yapılar grubunda 8 tane örnek günümüze kadar gelmiştir. Bunların birçoğunun restorasyonu da yapıldı ve artık gümümüzde turizm amaçlı kullanılması için zemin hazırlamıştır. Bu kitabede bu turizm amaçlı çalışmalara hoşgörü anlamında güzel bir katkı sağlayacaktır.
Malatya Vesikası olarak yerini alan kitabenin üzerindeki Arapça yazıların Türkçe tercümesi şöyle: Şu günlerde bu büyük devlet, büyük merhamet sahibi, muzaffer, kalabalık orduların en büyük Mâliki, sultanların saltanatına gidiş yollarının sahibi Âlim Surur’a aittir. O aziz, vali, dünya ve dinin şerefi ve İslam diniyle Müslümanların kurtarıcısıdır. Krallarla büyük Selçuklu Sultanlarının tacı Musa’nın oğlu Nikal’in oğlu, Kılıçarslan’ın Oğlu, Keyhüsrev’in oğlu Allah’ın Aziz Edesi Ebu’l-Fetih Berkaver Buhayır İmaretinin sahibidir. O, ayıplarından kurtulsun diye Allah Teâlâ’nın Rahmetine muhtaç İlhan El-Mübarek Ebu’l-Hasan’ın oğludur. Karalar beşikler olarak devam ettiği müddetçe denizlerin sahip olduklarının emiridir.
Kitabede Süryanice olarak ise şu ifadeler yer alıyor: Bu han, 1651 yılının Ekim ayında, Malatyalı Tabip ve Arhıdyakon Abuselam eliyle tamamlanmıştır. Abuselam, Tabih ve Arhıdyakon Abdulhasan’ın oğludur. Mübarek olan oğlu Abulhasan’ın korunması için inşa etmiştir. Ölülerin keffareti adına, bunları okuyan onlar için namaz kılsın.
Kitabenin üzerinde üçüncü dil olarak bulunan Ermenice yazının ise tercümesi şu şekilde: Krisdos adına takdis edilen evlat anısı için ve onun istirahate girmesi için Ermeni Takvimine göre 1198 yılının üçüncü ebedi evi inşa edildi. Yerin ve göğün Tanrısı, başhekim Buselem’in büyük oğlu Melden’li Süryani Hekim Bulhan’a yardımcı olsun.