Yüksek kolesterol fark edildiğinde bilim tarafından geliştirilen önemli tedaviler sayesinde doğru bir strateji izlenebiliyor. Aynı zamanda doğal gıdaların tüketiminin de önemli olduğu bu durumda kolesterol seviyeleri önemli oranda azaltılabilir.
Örneğin; yapılan çalışmalar, meyvelerden birinin doğru tüketildiğinde kolesterolü %40 oranında düşürdüğü tespit edildi.
Semptomların pek belli olmaması nedeniyle yüksek kolesterolü anlamak, oldukça zor olabilir. Fakat kolesterol oranı yükseldikçe komplikasyonlar da artış gösterebilir.
Bu duruma yol açan yağ molekülleri, atardamarlarda zararlı plak oluşumuna neden olarak kalp krizi ve felç gibi ölümcül hastalık riskini artırabilir. Bir araştırma grubu ise turunçgil kabuklarında bulunan bileşiklerin kolesterol seviyelerini %40 kadar önemli ölçüde azaltabileceğini keşfetti.
Ulusal Sağlık Servisi'ne göre; her beş kişiden birinde görülen yüksek kolesterol, bu kişileri kalp hastalığı geliştirme riski altına alıyor. Dünyanın birçok yerinde en yaygın sorunlarından biri olan yüksek kolesterol, genellikle ilaçlar ile kontrol altına alınmaya çalışılıyor.
Science Daily'e konuşan bir araştırma grubu, turunçgil kabuğunda bulunan antioksidan bileşiklerin yüksek kolesterolü bazı ilaçlardan bile daha etkili bir şekilde ve yan etkisi olmaksızın düşürebildiğini keşfettiklerini belirtti.
Yüksek kolesterol, yüksek seviyelerde düşük yoğunluklu protein olarak adlandırılan veya kanda dolaşan kötü kolesterol olarak tanımlanan yüksek riske sahip bir sağlık durumu olarak biliniyor.
Yağlı moleküller, atardamar duvarına tutunur ve kanın damar duvarlarından geçmesi gereken alanı sınırlayarak, damarların daralmasına neden olur.
Kanada Ontario'da KGK Synergies'de yapılan bir araştırmaya göre; polimetoksitle flavonların (PMF), diğer narenciye flavonoidlerinin en güçlü kolesterl düşürücü etkisine sahip olduğu keşfedildi.
Ayrıca araştırma, PMF adı verilen bu bileşiğin yan etkisiz şekilde birçok kolesterol hastası üzerinde olumlu etkilere sahip olduğu konusunda veriler elde etti.
Çalışma bulguları, beslenmeye bağlı olarak ortaya çıkan yüksek kolesterolü olan hayvanlara dayanıyor.
Araştırmacılar, hayvanların yüzde bir PMF içeren yemlerle besledikten sonra LDL (kötü) kolesterol seviyelerinin %32 ila 40 oranında düşürdüğünü fark etti.
PMF, mandalina ve portakal kabuğunda bulunan antioksidanlar arasında oldukça etkili bir çeşidi olarak öne çıkıyor. Ayrıca diğer narenciye kabuklarında da öne çıkan bu bu bileşik, kolesterol üzerinde etkileri ile umut vaat ediyor.
Tarım ve Gıda Kimyası Dergisi'nde (Journal of Agricultural and Food) yayınlanan bulgular ise PMF'in turunçgillerde bulunan ve birçok sağlık yararı sunan birkaç başka bitki bileşiği ile de benzerlik paylaştığını tespit etti.
Farklı bir araştırma ise portakalda bulunan hesperidin ve greyfurtta bulunan naringin gibi benzer flavonoidler arasında pozitif bir ilişki olduğunu keşfetti.
Journal of Integrative Food, Nutrition and Metabolism'de yayınlanan makale, bergamotun da genel kolesterl seviyelerini %29 ve LDL kolesterlü %52 oranında azalttığı tespit edildi.
Doktor Kurowska, narenciye sularının önemli sağlık faydaları olabileceğini ve PMF almanın kolesterolü düşürmenin daha kolay bir yolu olduğunu belirtti.
Baş araştırmacı, bir kişinin faydalı etkilerinden yararlanabilmesi için 20 veya daha fazla bardak portakal veya mandalina suyu içilmesi gerektiğini belirtti.
bu nedenle düzenli tüketim, bu noktada önemli etkenlerden biri olarak öne çıkıyor. PMF'in etki mekanizmasının, karaciğerdeki kolesterl ve trigliserit sentezini engelleyerek çalıştığı düşünülüyor.
Bir diğer sağlık kaynaklarından biri olan Healthline, küçük miktarda yenmesine rağmen limon kabuklarının da çok besleyici olduğunu ve sadece bir çorba kaşığının günlük C vitamini değerinin %9'unu sağladığını açıkladı.
Meyve kabuklarında bulunan bazı bileşiklerin, diş çürükleri ve diş eti enfeksiyonu riskini azalttığını ve iyi ağız sağlığını korunmasına yardımcı olduğunu gösteriyor.
Üstelik D-limonen adlı bileşik, kalp hastalığı ve tip 2 diyabet gibi rahatsızlıkların riskini artırdığı tespit edildi.
Bu faydalar ise bu meyvelerin, vücuttaki serbest radikallerle savaşarak hücresel hasarı önleyen antioksidan aktivitesi ile ilişkilidir.