20 Eylül 2024
weather
23°
Twitter
Facebook
Instagram
Türkçe Düşün
İstanbul
HAFİF YAĞMUR
23°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Türkgün Gündem Din İşleri Yüksek Kurulu'ndan 'aşı' açıklaması

Din İşleri Yüksek Kurulu'ndan 'aşı' açıklaması

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulunca, "Gıda ve keyif verici olmayan enjeksiyonlar, yemek ve içmek anlamına gelmediklerinden orucu bozmazlar. Aşı da böyle olup orucu bozmaz" ifadeleri kullanıldı. Açıklamada ayrıca, kolonoskopi, bölgesel ve genel anestezi yaptırmak, periton diyalizine girmek, damara serum verilerek hemodiyaliz yapılması şeklinde uygulanan tedavi yöntemlerinin ise orucu bozduğu kaydedildi.

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Din İşleri Yüksek Kurulu'ndan 'aşı' açıklaması

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın "Aşı orucu bozmaz" açıklamasının ardından Din İşleri Yüksek Kurulunca konuyla ilgili yazılı açıklama yapıldı.

İslam'ın 5 temel esasından biri olan orucun, tan yerinin beyazlığından, güneşin batmasına kadar yeme, içme ve cins, münasebetten uzak durarak ifa edilen bir ibadet olduğu hatırlatılarak, "Buna binaen oruç; yemek, içmek, cinsel ilişki ve bunların kapsamına giren şeylerle bozulur. Kurulumuzca daha önceki yıllarda alınan kararlara uygun olarak 2005 yılında, besleyici ve keyif verici olarak kullanılmayan aşıların iğne şeklinde uygulanmasının orucu bozmayacağı hükmüne varmıştır. Günümüzde uluslararası fetva meclislerinin görüşleri de bu yöndedir" denildi.

'ORUCU BOZAN TEDAVİLER'

Vücuda kan, serum vermenin yanında vitamin içerikli iğne, gıda ve keyif verici enjeksiyon, su, yağ ve benzeri gıda özelliği taşıyan dışarıdan bir maddenin vücuda verilmesiyle uygulanan endoskopi, kolonoskopi, bölgesel ve genel anestezi yaptırmak, periton diyalizine girmek, damara serum verilerek hemodiyaliz yapılması şeklinde uygulanan tedavi yöntemlerinin orucu bozduğu kaydedildi.

'ORUCA ZARAR VERMEYEN TEDAVİLER'

Salgın hastalıklar için yapılan aşılar, ağrıyı dindiren iğneler, besleyici içeriğe sahip olmayan sırf tedavi maksatlı iğneler, lokal anestezide kullanılan vücudun belli bir yerini uyuşturmak için vurulan iğneler, hastaya herhangi bir sıvı maddesi verilmeden hemodiyaliz yaptırmak, anjiyo ve biyopsi yaptırmak, vücuda merhem sürmek, vücuda ilaçlı bant yapıştırmak şeklinde uygulanan tedavi yöntemlerinin ise orucu bozmayacağı bildirildi. Pakistan, Ürdün, Mısır, Suudi Arabistan, Tunus ve Kuveyt fetva meclislerince de Covid-19 aşısı bağlamında meseleyi tekrar ele alıp aşının yeme ve içme anlamına gelmediği öne çıkartılarak, oruçlu iken aşı yaptırılabileceği ve bunun oruca zarar vermediğini beyan ettikleri vurgulandı.

'KLASİK KAYNAKLARDA BİLGİ YOK'

Aşı ve iğnenin orucu bozup bozmayacağı huşunun naslarda yer almadığı gibi mezhep imamları döneminde de aşı ve iğne yaptırma uygulaması bulunmadığından aşının oruca etkisiyle ilgili doğrudan bir hükme klasik kaynaklarda rastlanmadığı belirtilerek, şöyle denildi:

"Bu bağlamda, iğnenin ve aşının orucu bozup bozmayacağının, kullanış amacına ve gıda ya da keyif verici olup olmamasına göre değerlendirilmesi gerektiği ortaya çıkmaktadır. Gıda ve keyif verici olmayan enjeksiyonlar, yemek ve içmek anlamına gelmediklerinden orucu bozmazlar. Aşı da böyle olup orucu bozmaz. Ancak gıda veya keyif verici enjeksiyonlar orucu bozar. Hastaya serum veya kan verilmesi de, aynı hükme tabi olup orucu bozar. Netice itibarıyla, Hanefi mezhebinden İmam Ebû Yusuf ve İmam Muhammed’in görüşünü, bu doğrultuda Osmanlı'da Fetvâhane'nin verdiği fetvayı, daha önceki kararlarını ve aşı-iğne yaptırmanın yeme-içme sayılıp sayılmaması hususunda uzman görüşlerini de dikkate alarak Kurulumuz, 2005 yılında besleyici veya keyif verici mahiyette olmayan aşıların orucu bozmayacağı hükmüne varmıştır."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Mustafa Üstündağ gözaltına mı alındı? Mustafa Üstündağ kimdir kavgaya mı katıldı?

Mustafa Üstündağ gözaltına mı alındı? Mustafa Üstündağ kimdir kavgaya mı katıldı?